’’Küçük Sırlar’’ını döktüler
‘Küçük Sırlar’ dizisinin genç oyuncuları, Vogue Türkiye Dergisi için bir araya geldi bakın neler neler anlattı...
‘Küçük Sırlar’ dizisinin genç oyuncuları Vogue Türkiye için bir arada: Bir yanda Sinem Kobal, Burak Özçivit, Birkan Sokullu, İpek Karapınar, Merve Boluğur ve Kadir Doğulu diğer yanda sıcak, deniz ve Suada...
Uzun bir gün olacak, belli. Ama onların son dört aydır hemen her günleri bu tempoda ve beraber geçtiği için idmanlılar. Zengin ve popüler bir grup gencin yaşamlarını, sorunlarını, arayışlarını, ilişkilerini anlatan ‘Küçük Sırlar’ dizisi için bir aradalar. Son iki aydır haftanın altı günü setteler ama öncesinde de iki aylık bir oyunculuk kursu için beraberdiler.
Dizi kıyafetleriyle de iddialı bir dizi olacak. Tıpkı ‘Sex and the City’, ‘Gossip Girl’ hatta ‘Aşk-ı Memnu’ gibi. Dizinin karakterlerini giydiren moda ekibinin başında Hakan Oktaş var. Kızlarla farklı bölümlerde bire bir çalışan modacılar da var. Mesela Elif Cığızoğlu Merve ile, Tuvana Büyükçınar Sinem ile ilgileniyor. Kılık kıyafetten konu açılınca Kadir “Çok bol kıyafetler yakışmaz bana” diyor. Birkan ise smokin, takım elbise gibi şeyler giyince kendini garsona benzettiğini söylüyor ve ekliyor: “Bir de Matrix’te gördüğümüz, dizde biten uzun deri ceketleri hayatta giymem.” Burak’a göre de erkek dediğin öyle çok dar pantolonlar giymezmiş. Dizi ilerledikçe göreceğiz bakalım hangisine en çok ne yakışıyor?
İşkolik Burak, Aşçı Kadir, Basketçi Birkan
Birkan 2003 Best Model of Turkey üçüncüsü. Burak aynı
yarışmanın 2005 birincisi ve Best Model Of The World ikincisi.
Burak, dizide oynadığı Çetin karakteri için doğru seçim diye
düşünüyorum. Çetin dizide sevgisiz, hesaplı bir adammış. Burak ise:
“Ben vicdanlıyımdır” diyor. Birkan yakışıklılığın bir yere kadar
olduğunu, bir altyapı oluşturmazsan birkaç iş sonra silinip
gidileceği fikrinde.
Kadir Doğulu’nun ise ilk oyuncululuk deneyimi. Ama setteki herkes ona öyle yardımcı olmuş ki, buna kendi de inanamıyor. 17 yaşından beri yalnız yaşıyor. Birkan ve Burak aileleriyle birlikte, Bağdat Caddesi sakinleri. Üçü set dışında da görüşüyorlar, birlikte en çok rakı-balık yapmayı seviyorlar. Ayrıca Kadir, müthiş güzel yemek yapıyormuş.
Kadir’in dediğine göre onun bu deli dolu halinin arkasında çok
sabırlı ve sakin bir adam var. “Allah bana bir enerji vermiş, başka
da bir şey vermemiş. Uyumam, yemem ama sanki uyumuşum yemişim gibi
devam edebilirim. Biriyle kavga ettiğimde, etmemiş gibi
davranabilirim. Çok pozitif ve sabırlıyımdır.” Burak’ta ise
oyunculuğa başladığından beri sabır falan kalmamış. Oğlak burcu,
Oğlak’ın işkoliklik huyunun onda olduğunu kabul ediyor. “İşim
olmadığı zaman çok mutsuzum. Ben hep çalışmalıyım, işim yoksa
huzurum da yok” diyor. Dizi için hazırlanırken üçünün de saçları,
sakalları gitmiş. Kadir, sekiz sene sonra yüzüne ilk kez jilet
vurmuş. Burak kilo vermiş, Kadir kilo almış.
Cate Blanchett, asimetrik yüzü ve beyaz teniyle Kadir’in favorisi.
Sienna Miller ise sarışınlığı ve stiliyle Birkan’ınki. Burak ise
önce yüz güzelliği diyor, başka bir şey demiyor.
Sinem hızlı, Merve seçiçi, İpek olgun
Sinem çok zayıflamış. 34 beden gibi. Meğer son aylarda çok
çalıştığı için kilo vermiş. Ama zayıf olacağım diye bir takıntısı
olmadığını, herkese yakışan bir kilo olduğunu söylüyor.
Twitter, Facebook gibi sosyal ortamlarla arası hiç yok.
Kullanmıyor, “İnsanın her şeyini paylaşabileceği 500 tane arkadaşı
olabilir mi hiç?” diye soruyor. Çocukluğundan beri setlere
yetişmeye çalıştığından olacak, çok hızlı hazırlanıyor.
“Kızlar erkekleri bekletir ya, ben tam tersiyim. Bekletmem ama
bekleyebilirim!” Sinem, gelecek üzerine fazla plan yapmayan,
kafasını bulandırmayı sevmeyen biri. “Hiçbir şeye bağımlı değilim.
O anda canım ne istiyorsa ona odaklanıyorum. Bir ara ahşap boyamaya
taktım, bir sürü sandık boyadım” diye anlatıyor. Güzel ve başarılı
oyuncu ile zengin ve parlayan bir futbolcu. Nerede olsa
kıskanılır... Arda ile olan ilişkisini merak ediyorum, ama belli ki
konuşmayacak. Yüzünde manalı bir tebessümle geçiştiriyor:
“Bizi merak edenleri anlayışla karşılıyorum.” Sinem, yaptıkları
işin popcorn-gelip geçici bir iş olduğunu bildiğini, gün bittiğinde
o günün başarısının da geçmişte kaldığını söylüyor.
İpek, Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuarı Keman
Bölümü’nde okumuş sekiz yıl. Türvak’ta üç dönem süren
bir oyunculuk eğitiminin ardından Köprü, Talih Kuşu ve Kurtlar
Vadisi’nde oynamış. Doludizgin Yıllar dizisinin setinde attan düşüp
belini incitmiş: “Şu an sırtımda altı tane vida, iki platin var ve
onları çok seviyorum. Çünkü onlar olmasa sakat kalacaktım. Her
şeyin bir anda nasıl değişebileceğini gördüm bu kazayla” diyor. En
büyük hayali, kendini aynı anda hem dalgalı hem de güvenli bir
deniz gibi hissedeceğine inandığı annelik.
Merve, çekim sırasında elinde balonu, pembe ruju ve kırmızı
elbisesiyle Şeker Kız Candy gibi. Biz onu ‘Acemi Cadı’ dizisinden
tanıyoruz. Müjdat Gezen Sanat Okulu’ndan mezun: “Ama sette pişmek
de önemli.” O, hayata seçici gözlerle bakan bir genç kadın, sevdiği
şeylere de tutkuyla bağlı: “İnandığım, hoşlandığım şeyler azdır
benim. Bir şeye inanıyorsam eğer, yapmak isterim” diyor.
KORKULAR TAKINTILAR
Kadir: İğne korkusu.
“Birinin bana iğne göstermesi silah çekmesinden daha kötü.”
Birkan: Bakkala bile gitse, kolunda mutlaka saati olacak. Yükseklik
korkusu, cabası.
Sinem: Kolye takmadan asla...
Burak: Hayatta yalnız kalmaktan çok korkarım. Merve:
Burak gibi, aynen.
Yazı: Işık Cansu Canayak Fotoğraf: Jamtul
Milliyet