Afrin'e dönüşü PKK engelliyor

“Zeytin Dalı Harekatı sonrası 140 bin Afrinlinin geri dönemediği ve durumun kaygı verici olduğunu” iddia eden ABD'ye tepki yağıyor. Türk Dışişleri'nden yapılan açıklamada "Halkın Afrin'e dönüşünü PYD/YPG engelliyor" denildi.

Afrin'e dönüşü PKK engelliyor
Yeni Şafak'ta Yılmaz Bilgen'in haberine göre ABD yönetiminin Afrin'le ilgili yaptığı skandal açıklamaya tepkiler çığ gibi. Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ve Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından düzenlenen Zeytin Dalı Harekatı sonrası “140 bin Afrinlinin geri dönemediği ve durumun kaygı verici olduğunu” savunan ABD'li Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert'in açıklamalarına tepki yağıyor. Yeni Şafak’ın konuştuğu yerel yöneticiler, ABD-PKK ittifakınca işgal edilen bölgelerden 3.5 milyon sivilin zorunlu sürgüne tabi tutulduğunu ve evlerine geri dönmelerinin engellendiğini vurguladı.

RAKKA'YA DÖNEN OLMADI

ABD'li yetkilinin Afrin halkının geri dönüşüne izin verilmediği yönündeki açıklaması hakkında açıklama yapan Rakka Yerel Meclisi Üyesi Salih Hacı Abdullah, “Rakka’nın ABD ve PKK’lılar tarafından kontrol edilmesinin üzerinden 7 ay geçti, ancak yerel halktan yüzde 5’inin dahi dönüşüne izin verilmedi” dedi. ABD ve PKK ittifakının ele geçirdiği bölgelerde can, mal ve namus emniyetinin olmadığını söyleyen Abdullah, Rakka, Deyrizor, Halep ve Haseke’de ABD destekli PKK teröründen kaçan sivil sayısının 3.5 milyonu geçtiğini kaydetti.

AFRİN NORMALLEŞİYOR

Afrin Kurtuluş Konseyi Üyesi Eyup Ahmet ise ABD’nin açıklamalarının gerçeği yansıtmadığını kaydetti.

Afrinli sivillerin aşamalı olarak evlerine döndüğünü söyleyen Eyup Ahmet, “Afrin’de normalleşme süreci devam ediyor. Örgütle ilişkisi olmayan ve herhangi bir suça karışmamış her Afrinli evine dönebilir. TSK ve ÖSO gereken yardımı yapıyor” dedi. Eyup Ahmet, “PKK’nın Afrin’den zorla çıkardığı siviller kimsenin umurunda değil. Onlar kendi politik menfaatleri ve destekledikleri terör unsurlarını önceleyen tutum içerisinde” diye konuştu.

Kamplar içler acısı

Rakka, Deyrizor ve Haseke’de evlerinden sürülen halkın ABD gözetiminde kurulan kamplarda zorunlu ikamete tabi tutulduğunu belirten Salih Hacı Abdullah, bu kampların Nazi kamplarından daha kötü şartlara sahip olduğunu söyledi. Ayn İsa, Kerame, Mebrukat ve Şeddadiye kamplarının durumunun içler acısı olduğunu belirten Abdullah, bu kampları “yarı açık işkencehane” olarak niteledi. Hacı Abdullah, “İnsanlar zorla tutulduğu bu kamplardan kurtulmak için PKK’lılara yüklü miktarda rüşvet vererek bölgeden kaçıyor” diye konuştu.

Asıl endişe PKK ile işbirliği

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert'in, PYD/YPG terör örgütünün karalama kampanyasının etkisi altında kalarak talihsiz bir açıklama yaptığının altını çizdi. Aksoy, şunları söyledi:

PATLAYICILAR BÜYÜK TEHDİT

"Afrin’e geri dönmek isteyen yerel halkı engelleyen PYD/YPG’nin kendisidir. Anılan terör örgütü böylelikle Türkiye’ye karşı yürüttüğü kara propaganda faaliyetlerine malzeme devşirmeye çalışmaktadır. Diğer taraftan, PYD/YPG’nin şehire yerleştirdiği çok sayıdaki mayın ve el yapımı patlayıcının geri dönüşleri zorlaştıran bir güvenlik tehdidi oluşturduğu da vakıadır. Türkiye Afrin’deki durumu normalleştirmek ve yerel halkın güvenli şekilde geri dönüşünü kolaylaştırmak için çabalarını sürdürmektedir."

ASIL ENDİŞE VEREN PKK İLE İŞBİRLİĞİNİZ

Aksoy, mevcut şartlar altında Afrin'deki insani durumun "derin endişe" kaynağı olduğu iddiasının da tamamen temelsiz olduğunu vurgulayarak, "Suriye'nin kuzeyinde asıl endişe kaynağı, müttefikimiz olarak bildiğimiz ülkelerin PKK/PYD/YPG'li teröristlerle sürdürdükleri iş birliğidir." değerlendirmesinde bulundu.