Ayça Erturan: "Roberto Carlos’la yarışırım"

Ayça Erturan'ın Akşam'da yayınlanan röportajı...

Ayça Erturan’ın oynadığı karakterlerle kendi hayatında ortak özelliği var mı?

Oynadığım karakterlerle gerçek Ayça arasında her zaman ortak özellikler olmayabiliyor. Ben genelde ortak payda bulmaya çalışıyorum. Bulamazsam, çevremdeki insanları çok gözlemlediğim için onlarla karakter arasında bir yakınlık varsa onu kullanıyorum. Benimki masum bir hırsızlık.

'Evli ve Öfkeli' dizisinde ihanete uğrayan bir kadını oynuyorsunuz. Gerçek hayatta başınıza gelse ne yapardınız?

Gerçek hayatta ihanete uğrasam ne yaparım bilemem. Tabii ki bunun olumlu bakılacak bir tarafı yok. Çok çirkinleşir ya da çok sakin kalabilirim de diyemem. Daha önce hiç yaşamadım. Allah da yaşatmasın.

ÖNCE SAYGI

Aldatılan kadın eşini affetmeli mi arkasına bakıp gitmeli mi?

Dilek affediyor. Ayça da ona çok kızıyor. Ben affedemem çünkü çok aşağılayıcı, gurur kırıcı bir durum.

Eşinizle13 yıl sonra evlenmişsiniz. Neden beklediniz?

Benim evlilik gibi bir hayalim olmadı hiçbir zaman. 13 yıl bekleme sebebimiz birbirimizi yeterince tanımak falan değildi. Evliliğin çocuk için önemli olduğunu düşünüyorum. Zaten hâlâ evli gibi değil, sevgili gibiyiz.

Gençler artık bu kadar uzun yıllar birlikte olmayı başaramıyor. 13 yılın sırrı nedir?

Sırımız, birbirimize dürüst olmamız ve saygımızdır. 13 senede tartışmış olabiliriz ama kavga ya da hakaret hiç olmadı. Gençler saygıyı önceliklerine koymuyorlar bence.

MİSAFİR AĞIRLAMAYI SEVERİM

Evlilik insanı öfkeli yapar mı?

Bu dünyada öfkelenmek için evliliğe ihtiyacımız yok ki. Öfkelenecek tonla konu var, elbet ilişkiler, evlilikler de buna dâhil. Bir de insan en çok en sevdiğine kızıyor. Bu yüzden evlilikte öfke bir yerlerde
saklanıp, bazen ortaya çıkıveriyor.

Oyunculuk dışında neler yaparsınız?

Şu sıralar dizi ve reklam çekimleri yüzünden pek bir şey yapmaya fırsatım olmuyor. Ben çok güzel hiçbir şey yapmam (gülüyor). Hiçbir şey yapmadan oturabilmek bazen çok kıymetlidir. Bir de yemek yapmaya bayılırım. Kendimce yeni tarifler uydurur arkadaşlarıma ikram ederim. Onları ağırlamayı çok severim.

STİL, KİŞİLİĞİN YAKIN AKRABASIDIR

Stilinizi tek kelimeyle ifade etseniz...

Dağınık (gülüyor).

Stil mi, moda mı?

Elbette stil. Stiliniz neyse modanız da odur. Stil, kişiliğin yakın akrabasıdır. Ayrıca stiliniz varsa başkalarının modasına ayak uydurmaya çalışmazsınız.

Olmazsa olmaz alışveriş parçanız?

Çanta (gülüyor).

Kıyafetlerinizi hangi parçalarla tamamlarsınız?

Aksesuar severim ama çok kullanmam. Evde bir sergi açabilecek kadar takım var; kimi zaman üşengeçliğimden midir bilinmez, kullanmam. Bileklik ve saat tamamlayıcı parçalarımın başını çeker.

Gardırobunuzda en sevdiğiniz parça?

Tulumlarım. Renk renk tulum alırım.

Modayı nereden takip edersiniz?

Çok takip ettiğim söylenemez. Ama sette bize giydirdikleri kıyafetler az çok fikir sahibi olmamı sağlıyor.

En sık kullandığınız makyaj malzemesi?

Rimel ve allık.

Güzellik formülleriniz neler?

Sabahları cildimi temizledikten sonra, C Vitamini serumu, güneş koruyucu ve nemlendirici uygularım.

Estetik yaptırmayı düşünür müsünüz?

Düşünürüm ama insanların birbirine benzemediği bir sistem görmedim. Umarım ihtiyacım olana kadar tıp daha çok ilerler.

Vücudunuzda en beğendiğiniz yer?

Burnum fena değildir  (gülüyor).

Vücudunuzda en sevmediğiniz yer?

Baldırlarım. Roberto Carlos’ la yarışırım bu konuda.