Bakanlar Kurulu sona erdi

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Arefe günü olan 24 Ekim Çarşamba günü mesai yapılmayacağını belirterek, emekli, dul ve yetim maaşlarının da bayram öncesinde ödeneceğini söyledi.

Bakanlar Kurulu sona erdi

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu sonrasında yaptığı açıklamada, Kurban Bayramı dolayısıyla resmi tatilin ne kadar olacağını açıkladı. Arınç, Arefe Günü olan 24 Ekim Çarşamba günü tatili yarım günden tam güne çıkardıklarını söyleyerek, Arefe günü mesai yapılmayacağını kaydetti.

Otoyol ve boğaz köprülerinin de bayramda ücretsiz olacağını kaydeden Bülent Arınç, "Yine her bayramda olduğu gibi otoyol ve boğaz köprüleriyle belediyelerce yürütülen toplu taşıma hizmetlerinin ücretsiz veya indirimli olması da karara bağlandı" dedi. Arınç, konuyla ilgili olarak şunları söyledi:

"24 Ekim 2012 çarşamba günü 00.00’dan başlayarak 30 Ekim 2012 salı günü saat 07.00’ye kadar otoyollar ve boğaz köprülerinden ücretsiz yararlanılacak. 25 Ekim perşembe günü saat 00.00’dan başlayarak, 28 Ekim pazar günü saat 24.00’e kadar belediyeler ve bunların kurduğu birlik, müessese ve işletmecelerce yürütülen toplu taşıma hizmetlerinden yararlananlar da bunlardan istifade etmiş olacak."

BAYRAM ÖNCESİ EMEKLİ MAAŞLARI ÖDENECEK

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, emekli, dul ve yetim aylığı alanlarının bayram öncesinde maaşlarının yatırılacağı müjdesini verdi. Arınç, ödemelerin 25 -26 -27 -28 -29 Ekim tarihleri yerine 17 -18 -19 Ekim tarihleri arasında yapılacağını belirterek, "Takriben bayramdan 1 hafta önce ödemeler yapılmış olacak" dedi. Arınç "Tahsis numaralarının son rakamları 9,7,5 ve 3 olanlara 17 Ekimde; 1,8 ve 6 olanlara 18 Ekimde; 4,2 ve 0 olanların 19 Ekim tarihlerinde emekli aylıkları ödenecektir" diye konuştu.

BELEDİYELER YASASI

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, yeni belediyeler yasası ile ilgili de açıklamalarda bulundu. Konunun kanun tasarısı olarak Bakanlar Kurulu’nda görüşüldüğünü ifade eden Arınç, "Son şekli verilmek üzere TBMM’ye sunuldu. Hafta içinde komisyonlarda görüşülüp kanunlaşmasına çalışılacak" şeklinde konuştu. Arınç, kanun tasarısında ise büyükşehir belediyesi olacak illerin ise, Aydın, Balıkesir, Denizli, Hatay, Malatya, Manisa, Mardin, Kahramanmaraş, Muğla, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa ve Van olduğunu kaydetti.

Yeni düzenleme için, "Nüfusumuzun yüzde 75’i büyükşehirlerin hizmet edeceği alanda yaşamaya başlayacaktır" diyen Arınç, böylece tüm mahalli idarelerin daha güçlü şekilde hizmet vermesinin önünün açılacağını belirtti.

Suriyeli sığınmacılar hakkında da bilgi veren Arınç, Bakanlar Kurulu’nda açıklanan rakamlara göre, Türkiye’de 98 bin 217 Suriyeli sığınmacı bulunduğunu kaydetti.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Diyarbakır Emniyet Müdürü’nün açıklamalarını takdirle karşıladığını belirtti. Arınç, Suriye konusunda çıkarılan tezkere içinse, "Bu tezkere laf olsun diye çıkarılmamıştır" dedi.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu sonrasında yaptığı açıklamaların ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. Arınç, bir gazetecinin Akçakale’ye düşen top mermileri sonrasında tezkere çıkarıldığını ve bu tezkerenin hangi durumda kullanılacağını sorması üzerine, "TBMM’den hükümetin talebi üzerine çıkarılan tezkerenin sınırları, şümulü ve gerekçesi bellidir. Resmi Gazete’de yayınlandı. Yapılan tartışmalarda barışın esas olduğunu, savaşın istisnai olduğunu söylüyoruz. Türkiye Cumhuriyeti egemen bir devlettir. Egemenliğine yönelecek, yurttaşlarımızın can ve mal kaybına yol açacak her türlü tecavüze karşı elindeki yetkiyi kullanmakta serbesttir" diye konuştu.

"Bu tezkere laf olsun diye çıkarılmamıştır" diyen Bülent Arınç, "Bu yetki dostlar alışverişte görsün yetkisi de değildir. Barışı hepimiz ister ve arzu ederiz. Bugüne kadar Suriye’deki menfi gelişmelere rağmen Türkiye ne müdahale etmeye, ne de başkasının müdahale etmesine imkan vermemiştir" dedi.

Arınç tezkerenin çıkması ile ilgili olarak, "’Tezkereyi aldık bundan sonrası savaş’ diye kimsenin aklına gelmesin. Biz barışçıl ülkeyiz, savaşı düşünmeyiz, aklımıza getirmeyiz ama bağımsızlığımıza da, egemenliğimize de pek çok ülkeden daha fazla özen gösteririz" diye konuştu. Arınç ayırca tezkerenin icap ettiğinde kullanılmak için de çıkarıldığını hatırlatarak, kullanma yetkisinin hükümette olduğuna dikkat çekerek, "Münferit atışlar sebebiyle zarar verme devam ettikçe, münferit atışların karşılığı kendilerine verilecektir. Başka şekil almaya başladığı takdirde, Türkiye sınırlarını zorlamak kaydıyla sonuna kadar gereğini yapacaktır" diye konuştu.

"100 BİNİNCİ SIĞINMACIDAN SONRASINI ALAMIYORUZ’ DİYEMEYİZ"

Başbakan Yardımcısı Arınç, bir gazetecinin; Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun daha önce yaptığı bir açıklamasında Suriye’den gelen sığınmacıların sayısının 100 bini bulması halinde Suriye’de bir tampon bölge oluşturulabileceği yönünde açıklaması olduğunu hatırlatması üzerine değerlendirmelerde bulundu. Arınç, "Bakanımızın böyle beyanatı yok. Ama bir eşik olarak 100 bin telaffuz edilmiştir. O eşiği de son aylarda yaşanan uçakların, helikopterlerin bombalaması, insanların doğrudan hedef alınması karşısında sığınmacı sayısı artmıştır. Sığınmacı sayısının artması, Suriye’deki olayların artmasına paralel olarak 100 bini bulması durumunda ciddi eşik kabul etmişizdir. Ama bizim, 100 bininci sığınmacı gelince ’tamam biz dolduk, ondan sonraki 101 bininciyi alamıyoruz’ diyemeyiz" değerlendirmesinde bulundu.

DİYARBAKIR EMNİYET MÜDÜRÜ’NÜN AÇIKLAMALARI

Bülent Arınç, bir soru üzerine Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven’in, ’Dağda ölen teröriste ağlamıyorsanız, insan değilsiniz’ şeklindeki açıklamalarını da değerlendirdi. Arınç, kendisini Siirt Emniyet Müdürlüğü döneminden de tanıdığını belirterek, "Konuşmanın içeriğine baktığımız zaman bunu takdirle karşılıyorum. Şahsi düşüncemi ifade ediyorum. Hem kişiliğine, hem görev anlayışına hem 1991 -95 yılları arasında Diyarbakır’da görev yapmış bir insan. Yaşadığı acı olayların analizini yaparak bugüne ışık tutmasını takdirle karşılıyorum" diye konuştu. Arınç, Emniyet Müdürü ile ilgili olarak, "Emniyet müdürünün bu düşüncelerini ve önümüzdeki çalışma dönemine ait neler yapılabileceğini söyleyen ifadelerini çok değerli buluyorum. İnşallah bunun ışığında bölge halkıyla da kucaklaşarak, teröre karşı birlikte çalışacağımızı göstermiş olur" dedi.

Kendilerinin Cuma günü Diyarbakır ziyareti sırasında 200 kilogram patlayıcı bulunduğunu hatırlatan Bülent Arınç, "Terör ve teröristle mücadelede bir taraftan mutlaka devam edecektir. Biz Cuma günü Diyarbakır’a gitmiştik. Bir gün öncesinde 200 kilogram patlayıcı ele geçirilmiştir. Bu Gaziantep’teki olayın birkaç mislisinin planlandığını göstermiştir. Eminiyet büyük dikkatle bu olayı çözmüştür. Uzun namlulu silahlar, el bombaları ele geçirildi. Emniyet müdürünün söylediği ’halk bize yardım etti. Halktan aldığımız bilgilerle ortaya çıkarıyoruz.’ Demek ki, sayın emniyet müdürünün söylediği ’halk bize yardım ediyor’ sözü boş değil" şeklinde konuştu.

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in helikopterinin PKK terör örgütü tarafından hedef alındığı şeklindeki iddiaları da değerlendiren Arınç, "Üzerinde durmadık. Üzerinde durulacak ciddiyette de bulmadığımız için durmadık" dedi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, anadilde savunma ve yine anadilde kamu hizmeti düzenlemesi üzerinde Adalet Bakanı ve ilgili bakanlıkların çalıştığını söyleyerek, "Bu çalışmalara start verildi ama taslak haline gelip sunulacak noktada değil" dedi.

Bakanlar Kurulu sonrasında bir basın toplantısı düzenleyerek gazetecilerin sorularını cevaplandıran Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bir gazetecinin anadilde savunma konusunun Bakanlar Kurulu’nun gündemine gelip gelmediğini sorması üzerine, "Bu konuda Adalet Bakanlığmız ve ilgili bakanlıklar yasal düzenlemeler konusunda çalışmaya başladılar fakat bunların bir kısmı Anayasa değişikliği, bir kısmı da yasa değişikliği gerektiriyor" cevabını verdi.

Konuyla ilgili kısa, orta ve uzun vadeli çalışmalar yapılacağını belirten Arınç, "Bu çalışmalara start verildi ama bir taslak haline gelip sunulacak noktada değil" diye konuştu.

Suriye’ye yönelik gerçekleşen top atışlarında hangi hedeflerin vurulduğunu ve Suriye tarafının kayıp verip vermediği şeklindeki bir soru üzerine ise Arınç, "Var ama söylemeyeceğim" cevabını verdi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bir gazetecinin TSK İç Hizmet Kanunu’nun 35. maddesinin gündeme gelip gelmediğini sorması üzerine, "Hayır, üzerinde konuşmadık. Muhalefetin de o konularda talepleri olduğunu biliyoruz. İç hizmet kanunun 35. maddesini değiştirmekle mi yetineceğiz, yoksa paket mi hazırlayacağız? Çalışma noktasında 35. maddeyi değiştirmek çok kolay. Bunu kapsamlı ele alalım, sonra 3-5 maddelik paket haline getirebilir miyiz diye çalışıyoruz" şeklinde konuştu.

"HEPİMİZ EMPATİ YAPMALIYIZ"

Arınç, başka bir gazetecinin, "Diyarbakır Emniyet Müdürü empatiden bahsediyor. Bu empatiyi Meclis’te görme imkanı olacak mı? BDP’yle ilgili de bir söylem var. Emniyet Müdürü’nün tutumu doğru ise bunu Meclis’e ve yasamaya yansıtmak gerekir mi?" şeklindeki sorusu üzerine, "Emniyet müdürü öyle düşünüyor, böyle yapıyor, yasamaya nasıl yansır?

O emniyet müdürü burası da yasama meclisi. Burada milletvekilleri, iktidar ve muhalefet var. Empati yapması gerekenler şu kişiler, bu kişiler değil hepimiziz" değerlendirmesinde bulundu.

Bülent Arınç son olarak ise, büyükşehir olacak olan belediyelerde çalışan sözleşmeli çalışanların kadroya alınıp alınmamasıyla ilgili bir soru üzerine ise, bunun söz konusu olmadığını söyledi. Arınç, konuyla ilgili olarak, "Henüz kanun içerisine girmiş bir kabul de yok, bunun dışında netleşmiş bir sonuç da yok bildiğim kadarıyla" cevabını verdi.

Ahmet Topal