Balık-ceviz yiyin beyninizi bitirmeyin!

Hayvani yağları azaltıp daha fazla zeytinyağlı gıdalar tüketmek Alzheimer hastalığını önlüyor. Balık, fındık ve ceviz gibi folik asit zengini besinler de beyin ile damar sağlığını koruyor.

Balık-ceviz yiyin beyninizi bitirmeyin!
Takvim'de yer alan habere göre beyin sağlığını korumak için tüketilen besinlere dikkat edilmesi gerekiyor. Anadolu Sağlık Merkezi Nöroloji Uzmanı Dr. Hale Gökmen, dünyada olduğu gibi Türkiye'de de inmenin sık görülen bir hastalık olduğunu ve hastaların bazen hayat boyu yatağa bağlı kalabildiğini belirterek, şunları söylüyor: "İnme, hasta ve hasta yakınları açısından uzun yılları kapsayan sonuçları olabilen bir hastalık. Dünyada her yıl 6 kişiden biri inme geçiriyor. Ülkemizde ise ölüm nedenleri arasında koroner kalp hastalıklarından sonra ikinci sırada yer alıyor. İnme dışında sık görülen beyin hastalıkları demans, baş ağrıları, Parkinson hastalığı ve MS." Kişinin genetik bir yatkınlığı varsa inme gibi hastalıkların tamamen önlenemeyebileceğini ifade eden Dr. Hale Gökmen, beslenmenin beyin sağlığını korumadaki önemini şöyle anlatıyor: "Beyin sağlığı açısından en önemli faktör özellikle de beyin damar tıkanıklıkları ve demansta, beslenme ve hastanın yaşam şekli. Akdeniz tipi diyet ile beslenenlerde daha az Alzheimer hastalığı görüldüğü kanıtlandı. Bu tabii daha az hayvani yağ, daha fazla zeytinyağlı yemekler, balıktan zengin bir diyet demek. Balık, fındık, ceviz gibi yemişlerin ve Omega 3, folik asitten zengin beslenmenin demansı azalttığı gösterilmiş. Beslenmenin yanında egzersiz de beyin damar hastalıkları ve demanstan koruyor. Hatta başlangıç evresindeki Alzheimer hastalarının egzersizden ciddi şekilde faydalandığı biliniyor."

ZARAR GÖREN HÜCRELER YENİDEN OLUŞMUYOR


"Beyin hücreleri zarar gördükten sonra geriye dönüş neredeyse imkansız" diyen Dr. Hale Gökmen, şu uyarıda bulunuyor: "Travma, beyin damar tıkanıklığı ya da demans nedeni ile kaybedilen beyin dokusu yeniden oluşmadığından nörolojik hastalıklar ağır hasar bırakabiliyor ve bu noktada tedavi mümkün olmuyor. Bu hasarlar oluşmadan önce beynimizi koruyabilmek önemli. Çünkü ister demans ister inme gibi damar tıkanıklığı ya da hipertansiyona bağlı beyin kanaması olsun, birçok nörolojik hastalık aslında koruyucu tedaviler ve kişinin hayat tarzını değiştirmesi ile bir ölçüde önlenebiliyor."