Başbakan Yıldırım: "Onlara dünyayı dar edeceğiz"

Başbakan Binali Yıldırım, Ankara'da, Devlet Övünç Madalyası ve Beratı Tevcih Töreni'nde konuştu.

Başbakan Yıldırım: "Onlara dünyayı dar edeceğiz"
Yeni Şafak'ın haberine göre Yıldırım'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

"Gazilerimiz vatan ve millet savunması uğruna gazilik şerefine nail oldular. Bin yıldır biz bu topraklarda yaşıyoruz. Mübarek şehitlerimizin, yiğit gazilerimizin fedakarlıkları olmasaydı, değil bin yıl, bir yıl bile bu topraklarda tutunamazdık. Bu topraklarda bin yıldır bulunan Türk devlet geleneğinin davası, insanlık davasıdır. Davamız barış ve kardeşlik davasıdır. Yakın geçmişte, terörle mücadelede, 15 Temmuz ve sınır ötesi operasyonlarda şehit düşen, gazi olan kardeşlerimiz bu davanın önemli neferleridir. Her biri günümüzün Alparslan'ı, Fatih Sultan'ı, Mustafa Kemal'idir. Şanlı tarihimizin kahramanlarıdır.

'Karanlık ellerin kirli oyunu'

Şehit düşen her Mehmetçiğimiz her bir gazimiz bizi topraklarımıza daha büyük bir aşkla bağlıyor. Vatandaşlarımız, askerimiz, polisimiz, güvenlik korucumuz zaman zaman acımasız saldırıların hedefi oluyor. Türkiye'ye karanlık ellerin kirli oyunu ile diz çöktürülmeye çalışılıyor. Türkiye terör örgütleri ile mücadelesini kesintisiz bir şekilde yürütecek.

Türkiye terör belası ile yıllardan beri amansız bir mücadele veriyor. Bu bela kimi zaman vesayetçiler yolu ile, kimi zaman terör olarak önümüze geliyor. Kimi zaman asker kıyafetine bürünmüş hainlerin saldırıları ile karşılaşıyoruz.

Bu aziz millet en zor zamanlarda dahi bayrağına, vatanına, ezanına ve devletine sahip çıkmıştır. En son örnek 15 Temmuz hain darbe girişiminde tanklara karşı burada bulunan kardeşlerimiz göğsünü siper etti, tankın gücünü yendi. Dünyanın neresine giderseniz gidin hiçbir milletin böyle bir mücadelesi yok. Böyle bir şehidi yok.

Biz böyle kutlu bir medeniyetin evlatlarıyız. Devletin başı dara düştüğünde bayrağımıza en küçük bir tehdit olduğunda aziz millet olaya el koymuştur, el koymaya devam etmektedir. Biz cephelere oğlunu vatana kurban olsun diye ellerine kına yakarak yollayan bir milletiz.

Can verdik ama bağımsızlığımızdan, bu cennet vatandan asla taviz vermedik.

Zaman zaman Güneydoğu'da sergilenen ayrılıkçı oyunlara bizzat şahit olduk. Kardeşi kardeşe kırdırdılar. 16 yaşında kurban eti dağıtan evladımızı vahşice katlettiler. Kadim şehirlerimizi, Diyarbakır'ı abluka altına almak istediler. Masum sivillerin hayatına kastettiler. Kur'an-ı Kerimimize bile saldırmaktan geri durmadılar. Milletimiz bu oyunları bir bir bozdu. Bundan sonra da bozmaya devam edecek. Türkiye artık farklılıkları ile büyük bir zenginliğe sahip ülkedir. Bugün Türkiye'ye, Kudüs, Halep, Gazze, Arakan ve daha nice mazlum millet selamını ve duasını gönderiyor. Türkiye bütün terör saldırılarına rağmen kardeşliği ve barışı büyüterek tüm dünyaya güzel bir mesaj veriyor. Şehitlerimize sözümüz var. Gazilerimize borcumuz var. Türkiye'ye ve gelecek nesillere sevdamız var.

'Ağa babalarına da dünyayı dar edeceğiz'

Bayrağımızı indirmeyecek, ezanlarımızı dindirmeyecek, teröristlere ve onların ağa babalarına da dünyayı dar edeceğiz. Kardeşliğimizi hukuk ve demokrasiyi koruyarak bütün terör örgütlerinin başını ezeceğiz. Cerablus'ta, Gabar'da, Afrin'de, Cudi'de mücadele ediyoruz, etmeyi sürdüreceğiz. Şehitlerimiz ve her gazimizin kanı yerde kalmıyor, kalmayacak. Biz ölürken milletçe gözyaşı dökerken musalla taşlarından şehit cenazeleri kalkarken taziyelerini bile ağız ucu ile iletenler, biz bu işe hukuk ve meşru müdafaa çerçevesinde son verirken ahkam kesmesinler. Ölen bizim askerimiz, polisimiz.

'Kardeşliğimizi asla yok edemeyecekler'

Kardeşliğimizi asla yok edemeyecekler. Bugün güney sınırlarımızda bazı tezgahlar planlanıyor. Düne kadar en büyük bela DEAŞ'tı. Bütün dünya DEAŞ'la mücadele için konuşurken Türkiye Fırat Kalkanı ile en büyük darbeyi vurdu. Türkiye'nin samimi ve kararlı tutumu bazı çevrelere yeterli gelmedi. Dost ve müttefik bildiğimiz bazı ülkeler, sınırlarımıza 30 bin kişilik bir terör ordusu hayaline kapılmışlar. Uluslararası hukuktan doğan haklarımızı kullanarak terör yapılanmasına son vermek için Zeytin Dalı Harekatı'nı başlattık. Bu harekatla ilgili şu hususları sizlerle paylaşmak isterim. Bu harekat son terörist yok oluncaya kadar devam edecek. Zeytin Dalı Harekatı sırasında sanki Kürt kardeşlerimize yönelik bir operasyon yapılıyormuş gibi göstermeye çalışıyorlar. Bu zinhar doğru değildir. Bu en büyük alçaklıktır. Asıl olan bu bölgede yaşayan Arap, Kürt, Türkmen, diğer bütün etnik kökene sahip masum ve sivil insanları alçak PKK, DEAŞ terör örgütlerinin zulmünden kurtarmak, onları rahata erdirmek. Ülkemize yönelen her türlü tehdidi yerinde bertaraf etmek.

Hükümetimiz, ülkemizde ve bölgemizde yaşayan her bir vatandaşımızın can ve mal güvenliğini esas alır. Bazı çok bilmişler yorumlar yapıyorlar ancak yaparken terör örgütünün emeline bilerek yahut bilmeyerek yardım ettiklerinin farkında değiller. Hiç sıkılmadan geçmiş olaylara ait fotoğrafları sanki Afrin operasyonunda çocuklar, siviller öldürülüyormuş gibi takdim etmekten çekinmiyorlar. Milletimiz rahat olsun, sosyal medya sorumsuz medya değildir. Kimsenin hukuka adalete uymayan çaba içerisine girme hakkı yoktur. Burada yaşanan, işlenen suçların hesabı da sorulmaya başlanmıştır. Barış için Zeytin Dalı Harekatı'na leke sürmek isteyenlere asla fırsat vermeyeceğiz.

'Ona buna güvenmesinler'

Kahraman ordumuz Afrin bölgesinde kararlılıkla faaliyetlerini sürdürüyorlar. Bizim kimsenin toprağında gözümüz yok. Suriye'nin toprak bütünlüğüne sonuna kadar saygılıyız ama terör örgütlerine de eyvallah diyecek halimiz yok. Biz oraya topraklarımızı genişletmeye değil, barışın hakim olduğu bir ortam oluşturmaya gidiyoruz. Aynen Fırat Kalkanı Harekatı'nda olduğu gibi bu bölgeden de bütün terör unsurları temizlenecek. Suriye'den gelen kardeşlerimiz oraya yerleşecek. Bölgede oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu başlarına yıkacağız. Ona buna güvenmesinler. Unutmasınlar, çay gider, kum kalır. Bizimle burada birlikte yaşamak istiyorlarsa emperyal güçlerin oyununa gelmesinler. Derhal silahlarını bıraksınlar milletin başına bela olmaktan vazgeçsinler.

Emin olun ki 80 milyon vatandaşımızın duası, desteği sizinle beraberdir. Değerli şehit yakınlarımız, kıymetli gazilerimiz bugün sizlere tevcih edilecek bir madalyayı aslında siz bize verdiniz. Bu ahde vefa nesiller boyu devam edecek, Türk milleti, Türk devleti sizleri şerefle, şanla yad edecektir."