Başsavcı Kocaman'dan 'sempatizan' kararı yorumu
Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman, Yargıtay’ın FETÖ’ye ilişkin “sempatizan” kararını değerlendirdi.
Habertürk'ten Fevzi Çakır'ın haberine
göre Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman,
yargı muhabirleriyle bir araya geldi ve önemli açıklamalarda
bulundu. Ankara’daki darbe girişimi eksenli soruşturmaların
tamamlandığını belirten Kocaman, yeni bulgular ve ifadeler ışığında
yeni darbe soruşturmalarının açılabildiğini vurguladı. Ankara’da,
15 bin dolayında FETÖ’nün gizli haberleşme programı ByLock
kullanıcısı olduğunu ifade eden Kocaman, bunların çok önemli
bölümünün soruşturmalara konu edildiğini söyledi. Kocaman,
emniyetin imkanlarının kısıtlı olması nedeniyle operasyonları
belirli periyotlara yaydıklarını dile getirdi, halen yüzde 25
dolayında (3 bin 750) işlem yapılmayan ByLock
kullanıcı bulunduğunu kaydetti.
‘BİZİ ETKİLEMEZ’
Kocaman, Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin FETÖ terör örgütüne ilişkin “sempatizan kararı” ile ilgili de konuştu. Habertürk’ün manşetten duyurduğu kararı doğru bulmadığını vurgulayan Kocaman, “Örgütle mücadelenin devam ettiği bu süreçte Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin kararının doğru olduğunu düşünmüyorum. Normal bir vatandaş dini duygularla, FETÖ’cüleri tam anlamıyla tanımadığı için sohbetlerine gitmiş. Bu kişiler bizim için tek başına FETÖ üyesi değil. Ama örneğin terörist elebaşının talimatı sonrası Banka Asya’ya para yatıranlar terör örgütü üyesidir. Bu karar Yargıtay Ceza Genel Kurulu’ndan geçene kadar biz aynı kriterlerle devam ediyoruz. İtiraz olur, daire önüne gelir. Daire onar. Yargıtay Ceza Genel Kurulu’ndan geçer, o zaman hepimizi bağlar. Ama şu aşamada biz katılmıyoruz. Belki mahkeme direnecek. Şu anda belli değil ne olacak. Ben umudumu koruyorum. Değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Bizi etkilemez. FETÖ ile mücadele kararlı bir şekilde devam edecek.”
‘17-25 GENEL MİLAT DEĞİL’
17-25 Aralık sürecinin FETÖ için kriter olması gerektiğini belirten Kocaman, şöyle devam etit: “Örgütün yönetici takımını alalım. Adam himmet toplamış, örgüt adına toplantılar düzenlemiş. Sohbetleri o organize etmiş. Bu kişi 17/25’ten önce de sonra da sorumlu. Ama vatandaş bu örgütün gerçek yüzünü görünce araya perdeyi çekmiş.
Yönetici takımı bilerek ve isteyerek örgütün içinde kalmış ve örgütün eylemlerini organize etmiş. Kesinlikle yanlış anlaşılmasın. 17-25 örgütle ilgili genel bir milat değildir. Bizim bahsettiğimiz normal vatandaş, örgütte yöneticilik yapmış olanlar değil. Örgütün toplantılarına katılmış, himmet toplamış.
Bank Asya bizim ana kriterimiz. Örgüt elebaşının talimatıyla hesap artışı yapanlar bizim için ciddi şüpheli. 2014 Ocak ayını düşünün.
Cumhurbaşkanı’mız, Başbakan, hükümet, bakanlar ve herkes televizyonlarda bunları anlatıyor. Diyeceksiniz ki: ‘Niye banka hemen kapatılmadı?’
Yüzlerce, binlerce FETÖ’cü oralardayken, kararlar alınamadı. Bu nedenle gecikti. Samanyolu TV’nin TÜRKSAT’tan çıkarılma kararı çok önceden alınmasına rağmen, gereği yapılamadı. Her yerde kripto FETÖ’cü olduğu için devlet adımlarını hızlı atamadı.”
‘BİZİ ETKİLEMEZ’
Kocaman, Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin FETÖ terör örgütüne ilişkin “sempatizan kararı” ile ilgili de konuştu. Habertürk’ün manşetten duyurduğu kararı doğru bulmadığını vurgulayan Kocaman, “Örgütle mücadelenin devam ettiği bu süreçte Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin kararının doğru olduğunu düşünmüyorum. Normal bir vatandaş dini duygularla, FETÖ’cüleri tam anlamıyla tanımadığı için sohbetlerine gitmiş. Bu kişiler bizim için tek başına FETÖ üyesi değil. Ama örneğin terörist elebaşının talimatı sonrası Banka Asya’ya para yatıranlar terör örgütü üyesidir. Bu karar Yargıtay Ceza Genel Kurulu’ndan geçene kadar biz aynı kriterlerle devam ediyoruz. İtiraz olur, daire önüne gelir. Daire onar. Yargıtay Ceza Genel Kurulu’ndan geçer, o zaman hepimizi bağlar. Ama şu aşamada biz katılmıyoruz. Belki mahkeme direnecek. Şu anda belli değil ne olacak. Ben umudumu koruyorum. Değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Bizi etkilemez. FETÖ ile mücadele kararlı bir şekilde devam edecek.”
‘17-25 GENEL MİLAT DEĞİL’
17-25 Aralık sürecinin FETÖ için kriter olması gerektiğini belirten Kocaman, şöyle devam etit: “Örgütün yönetici takımını alalım. Adam himmet toplamış, örgüt adına toplantılar düzenlemiş. Sohbetleri o organize etmiş. Bu kişi 17/25’ten önce de sonra da sorumlu. Ama vatandaş bu örgütün gerçek yüzünü görünce araya perdeyi çekmiş.
Yönetici takımı bilerek ve isteyerek örgütün içinde kalmış ve örgütün eylemlerini organize etmiş. Kesinlikle yanlış anlaşılmasın. 17-25 örgütle ilgili genel bir milat değildir. Bizim bahsettiğimiz normal vatandaş, örgütte yöneticilik yapmış olanlar değil. Örgütün toplantılarına katılmış, himmet toplamış.
Bank Asya bizim ana kriterimiz. Örgüt elebaşının talimatıyla hesap artışı yapanlar bizim için ciddi şüpheli. 2014 Ocak ayını düşünün.
Cumhurbaşkanı’mız, Başbakan, hükümet, bakanlar ve herkes televizyonlarda bunları anlatıyor. Diyeceksiniz ki: ‘Niye banka hemen kapatılmadı?’
Yüzlerce, binlerce FETÖ’cü oralardayken, kararlar alınamadı. Bu nedenle gecikti. Samanyolu TV’nin TÜRKSAT’tan çıkarılma kararı çok önceden alınmasına rağmen, gereği yapılamadı. Her yerde kripto FETÖ’cü olduğu için devlet adımlarını hızlı atamadı.”