Bir babanın yıkıldığı an!...
Serinlemek için girdiği derede boğulan 9 yaşındaki Mulla Kiriz'in babası Mehmet Kiriz yıkıldı. Acılı baba "Çocuğum evden hiç dışarı çıkmazdı. O gün eceli onu çağırdı. Bu acının tarifi yok" diye gözyaşı döktü.
Sabah'tan Sırıberk Arslan'ın haberine göre
Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinde emekli matematik öğretmeni
Mehmet Kiriz'in dört çocuğundan biri olan ilköğretim okulu 4. sınıf
öğrencisi Mulla Kiriz, Güneşli Mahallesi'ndeki evlerinden dedesini
ziyaret için Tepebaşı Mahallesi'ne gitti. Burada arkadaşlarıyla
birlikte serinlemeye Söğütlü Çayı'na giren çocuk, bir anda atladığı
suda gözden kayboldu. Arkadaşlarının imdat çığlıklarını duyan
çevredeki vatandaşlardan biri dereye girerek suda hareketsiz duran
Mulla'yı kıyıya çıkardı. Çağrılan 112 Acil Servis ekiplerince
Elbistan Devlet Hastanesi'ne kaldırılan çocuk, müdahalelere rağmen
hayatını kaybetti. Boğularak öldüğü anlaşılan talihsiz çocuk,
otopsinin ardından gözyaşları arasında toprağa verildi.
'HEP DERS ÇALIŞIRDI'
Acı olaydan 3 gün önce kalp ameliyatı geçiren baba Mehmet Kiriz ise hasta yatağında aldığı kara haberle adeta yıkıldı. Baba Kiriz, Mulla'nın çok başarılı bir öğrenci olduğunu ve güler yüzü nedeniyle çevresinde çok sevildiğini belirterek, "Dışarıdan çok evde vakit geçirmeyi severdi. Arkadaşları oyun oynarken o evde ders çalışırdı. Olay günü izin istedi, verdim. Keşke vermeseydim de yanımda kalsaydı diyeceğim ama takdir-i ilahi işte. Eceli onu çağırmış. Kaderi böyleymiş. Acısı sadece ailesi olarak bizi değil onu tanıyan eş, dost, akraba herkesi yaktı. Oğlum çok tatlıydı. İçimde yanan ateşin ve çektiğim acının tarifi yok. İçimdeki ateşi hiçbir şey söndürmüyor. Allah kimseye böyle acı yaşatmasın" dedi.
'HEP DERS ÇALIŞIRDI'
Acı olaydan 3 gün önce kalp ameliyatı geçiren baba Mehmet Kiriz ise hasta yatağında aldığı kara haberle adeta yıkıldı. Baba Kiriz, Mulla'nın çok başarılı bir öğrenci olduğunu ve güler yüzü nedeniyle çevresinde çok sevildiğini belirterek, "Dışarıdan çok evde vakit geçirmeyi severdi. Arkadaşları oyun oynarken o evde ders çalışırdı. Olay günü izin istedi, verdim. Keşke vermeseydim de yanımda kalsaydı diyeceğim ama takdir-i ilahi işte. Eceli onu çağırmış. Kaderi böyleymiş. Acısı sadece ailesi olarak bizi değil onu tanıyan eş, dost, akraba herkesi yaktı. Oğlum çok tatlıydı. İçimde yanan ateşin ve çektiğim acının tarifi yok. İçimdeki ateşi hiçbir şey söndürmüyor. Allah kimseye böyle acı yaşatmasın" dedi.