Cenk Ertan: "Kimseyi taklit etmeyi sevmem"

Akşam'dan Ercan Öztürk'ün röportajı...

Sizi tanıyabilir miyiz?

Mankenlikle başladım. O yıllarda öyle bir meslek vardı. Şimdi böyle bir meslek de kalmadı. Oyunculuk beni cezbediyordu. Zaten yapmak da istiyordum. Hollywood ve Avrupa sinemasını yakından takip ediyordum. Paul Newman, Marlon Brando filmlerini izleyerek büyüdüm. İçimde istek vardı. 20’li yaşlarda sinema okuyan arkadaşlarım vardı. Mezuniyetlerde hep beni oynatırlardı.

Sinemaya dizi filmlerle giriş yaptınız sanırım?

Bir gün zincirleme tesadüfler oldu. Tesadüfi bazı arkadaşlarla karşılaştım ve bir anda kendimi bir dizide buldum. Uğur Yücel’le Kenan İmirzalıoğlu’nun oynadığı “Alacakaranlık” oynadığım ilk dizi oldu. Kötü adam rolünü oynadım. Onun peşinden de “Kurtlar Vadisi,” “Haziran Gecesi” geldi.

Hep Yek 2 filmindeki “Kedi Arif” karakteri seyircide nasıl bir iz bıraktı?

Filmde Kedi Arif diye mafya babasını canlandırdım. Adana’da başka bir filmin çekimlerimde olduğum için galaya gidememiştim. Eşimle sinemaya gittik. Kedi Arif karakterinin seyirciden çok olumlu tepki aldığını gördüm. Filmde yapılan esprilere gülerek eşlik ediliyordu. Kısacası izleyiciler filmden mutlu bir şekilde ayrılıyordu.

AKSİYON DURMUYOR

Dağlıca’daki saldırıda Bordo Bereliler telsiz kapatarak operasyona gitmişti…

Burada da aynı hikâye var. Olayda arkadaşları esir düşüyor. “Dön” çağrısı olur diye telsizleri kapatıp operasyona katılıyorlar. Arkadaşlarını kurtarmaya Suriye’ye gidiyorlar. Orada yeni oluşan bir terör örgütü var. Bazı araştırmalardan sonra bu örgüte ulaşıyorlar. Arkadaşlarının yerini öğrendikten sonra da operasyona başlıyorlar.

Telsizler kapandıktan sonra 74 terörist öldürülmüştü. Burada da aynı olaylar mı oluyor?

Filmde de olan bu. Bayağı bir çatışmalar oluyor. Suriye’de bir karargâha sızmaya çalışıyoruz. Terör saldırısında operasyona giden arkadaşlarımızdan biri esir düşüp biri de yaralanınca operasyona dalıyoruz. Arkadaşımıza ulaşana kadar da hiç durmuyoruz. Aksiyon hiç durmuyor anlayacağınız.

Seyirci hep aksiyon mu izleyecek?

Filmde operasyon var ama çatışmaya giden askerlerin de bir hikâyesi var. Timden haber alınamayınca eşlerin, sevgililerin ve anne-babaların endişeli bekleyişlerini de izleyiciyle buluşturacağız. Yaralı bir arkadaşımızın ve ailesinin hastane hikâyeleri var.

Senaryoyu ilk okuduğunuzda etkilendiniz mi?

Çok etkilendim. Hikâye o kadar iyiydi ki hiç sıkılmadan okuyup bitirdim. Koptuğum bir yer olmadı.

Türkiye hareketli günlerden geçiyor. Bu film seyirci üzerinde nasıl etki bırakacak?

Mevzuyu okurken hayal ederim. Senaryoyu okurken filmi yaşarım. Bir kere filmi izlemem lazım. Bakalım beni etkileyecek mi? Beni etkiledikten sonra seyirciyi de etkileyeceğini düşünüyorum.

ERKEKLER BU FİLMDEN ETKİLENECEK

Erkek izleyiciler filmi daha bir merak ediyor sanırım?

Ben senaryoyu okurken nasıl etkilendiysem içinde askerlik merakı olan çok sayıda erkek bu filmden etkilenecek. Yüz tane insanı dize getiren kahraman hikâyeleri tarih boyunca hep izlenmiştir. Yüz tane daha yapılsa izlenmeye devam edecektir.

Terör saldırılarından sonra sosyal medyada erkeklerin tepkisi farklı oluyor?

Erkeklerin içinde askerlik duygusu hep var. İçimizde savaş ruhu olmasa yüz yıllardır kimse kimseyle savaşmazdı. Sinema tarihinde bunlar hep kahramanlık hikâyeleri olarak kullanılmıştır.

Bordo Bereli birini oynamak nasıl bir şey?

Bu insanlar çok özel. Yetişme tarzları bir kere çok sert. Biz üç gün dağda kalalım, biteriz. Bunlar tamamen farklı. Sertliğe, açlığa ve susuzluğa karşı çok dirençliler. Askerlere, Özel Kuvvetlere bir merakım vardı.

Çekimler başlamadan eğitim aldınız mı?

Uzun yıllardır bu tarz insanların eğitimleriyle, yaptıklarıyla ilgili belgesel filmleri izledim. Dolayısıyla hangi şartlarda yetiştiklerinden haberim vardı. Zaten film boyunca danışmanlık yapan bir bordo bereli vardı.

Filmdekiyle gerçek hayattaki bordo berelilerin operasyon anında yaptıkları aynı mı? 

Örneğin bize danışmanlık yapan arkadaşa “Operasyon anında argo konuşur muydunuz” sorusunu sorduk. Doğal bir ortam olduğu için de çok argo konuştuklarını söyledi. Ancak biz bunu filme yansıtmadık tabii.

Kedi Arif karakterini mi yoksa Yüzbaşı Mehmet’i mi oynamak zor?

Tabii ki askeri oynamak zor. Kedi Arif takım elbiseyle, kucağında kedisi gayet rahat. Kulüp sahibi. Çok rahat bir roldü. Öbürü rahat bir rol değil. Sonuçta aksiyon filmi. Sürekli çatışma ve koşturma hali var. Arazidesiniz. 5 hafta sürdü. Çekim süreci çok zordu. Dolayısıyla Yüzbaşı Mehmet’i oynamak daha zordu.

KİMSEYİ TAKLİT ETMEYİ SEVMEM

Örnek aldığınız bir oyuncu var mı?

Bir kere kimseyi taklit etmeyi sevmem. Bordo Bereli bir askeri canlandıracaksam kendi iç dünyamla onu oynarım. Ne yani birini taklit ederek onun mimiklerini mi kullanayım? Oyunculuğunu sevdiğim insanlar var ama oynarken örnek aldığım kimse yok.

Sinema dışında neler yapıyorsunuz?

Yürürüm. İstanbul’un kalabalığından sıkıldığımda kendimi kamplarda buluyorum. Yılda iki üç defa Likya yolunu yürürüm. Çadırlarla kamp kurarım. Bu beni çok zinde tutuyor. Kafa olarak rahatlıyorum.