Cezalara rağmen ‘zehir’ satıyorlar!

Sağlık Bakanlığı son 1.5 yılda 2 bin 959 kozmetik ürününden 234’ü hakkında ‘güvensiz’ oldukları gerekçesiyle piyasadan toplatma kararı verdi. Cilt hastalıkları ve kansere davetiye çıkaran bu ürünlerin bir bölümü ise hâlâ vatandaşların bir ‘tık’ uzağında...

Cezalara rağmen ‘zehir’ satıyorlar!
Milliyet'ten Burak Dursun'un haberine göre Türkiye’de sağlık Bakanlığı’na bağlı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TITCK), 2015’in başından 2016 Haziran ayına kadar geçen 1.5 yılda piyasadaki 2 bin 959 kozmetik ürününü denetledi. Yapılan denetimler sonrası ortaya çıkan tablo ise oldukça ürkütücü. TITCK, ürünlerden 234’üne ‘güvensiz’ onayı verip üretici firmalara 2 milyon 389 bin TL para cezası uyguladı. Ürünlerin satışı da yasaklandı. Ancak yasağa ve cezalara rağmen internette bu kozmetik ürünlere ulaşmak mümkün.

Daha güzel ve farklı görünmek için kullanılan bu kozmetik ürünlerinin kimisi Türkiye’de üretilirken kimisi de Uzakdoğu ve bazı Avrupa ülkelerinden ithal olarak getiriliyor. Uzmanlara göre çok ciddi deri hastalıkları, zehirlenme ve kansere yol açabilecek bu kozmetik ürünleri denetlemelere rağmen vatandaşların sadece bir tık uzağında.

Bebek pudrası da var

Piyasada dolaşmaya devam eden zararlı kozmetik ürünlerinin fiyatları 2.5 TL’den başlıyor. Uygunsuz ortamlarda ve hijyenik olmayan koşullarda imal edilen ürünlerin birçoğuna ya üretici firmanın kendi internet sitesinde ya da günde binlerce kişinin girdiği alışveriş sitelerinden ulaşılabiliyor. Hatta internet üzerinden satılan ürünlerin birçoğuna kargo ücreti bile istenmiyor. Şampuandan sabuna, tüy dökücü kremden bebek pudrasına kadar onlarca zararlı kozmetik ürünleri büyük tehlike yaratıyor.

Organik ibareli

Türkiye’de üretilmiş ya da ithal edilmiş yüzlerce ‘güvensiz’ onayı alan ürünlerden bir tanesi de ülkemizde üretilmiş olan ‘Hel-Kim SDF Krem’. 13 TL’ye satılan bu ürün TITCK tarafından incelenerek içeriğinde kozmetik mevzuatına uygun olmayan madde tespit edilmesinden dolayı idari para cezası ve yaptırım uygulanmış. Yine Türkiye’de üretilmiş ‘Jaleriz Organik Bebek Şampuanı’ üzerinde yapılan incelemeler neticesinde mikrobiyal üreme tespit edilmiş; geri çekme, imha ve idari para cezası uygulanmış. Buna rağmen bebeklerin sağlığını tehlikeye atan bu ürün de 18.5 TL’ye internetten alınabiliyor.

Arsenikli tüy dökücü

İtalya’da üretilmiş ‘Rephair Saç Serumu’, losyonu ve şampuanı da incelemelere göre güvensizlik tespit edilen ürünlerden. Geri çekme ve idari para cezası uygulanmasına rağmen bu ürünü de 33 TL’ye almak mümkün. Ülkemizde üretilmiş ‘Nora Bay&Bayan Tüy Dökücü’nün de bazı serilerinde arsenik tespit edildi. Bu serinin toplatılıp firmaya para cezası verilmesine rağmen internette bu ürünün hangi seriye ait olduğu belirtilmeden satışına 2.5 TL’den devam ediliyor. TITCK tarafından incelenen ‘Feıque Kıwı Fruit Beyazlatıcı ve Leke Giderici Krem’ de yapılan testler sonucunda uygunsuz bulundu. Çin’den getirilen bu ürün, içeriğinde kozmetik mevzuatına aykırı madde bulunmasından dolayı idari para cezası ve yaptırım uygulanmasına karşın 79 TL fiyatla satışa sunuluyor. ‘Doğacı Kil Poşetli 500 gr’ ve ‘Doğacı Kil Kutulu 400 gr’ ürünlerinde yapılan incelemeye göre mikrobiyal üreme olduğu tespit edilmesi sonucunda geri çekme ve idari para cezası işlemi uygulanmış. Ancak bu ürünü de internetten 12 TL’ye satın almak mümkün.

‘İlaçlardan daha sık kullanılıyor’

Kozmetik ürün kullanma sıklığının ilaçtan çok daha fazla olduğunun altını çizen Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Kozmetoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fahriye Figen Tırnaksız, “Bu kadar sık kullanılan bir ürünün imalatı da ilaç üretim standartlarında olmalıdır. Maalesef kozmetik ürün mevzuatları ilaçlar kadar sıkı değil. Bu tüm dünyada böyle. Denetim açısından, etkin maddeler, zararsızlığın gösterilmesi gibi konularda kozmetik ürünlerinde kurallar biraz daha yumuşak. Kozmetik ürünleri en az zarar verecek şekilde piyasaya çıkarılır. Her ürünün belirli ölçüde zararı ve yan etkisi de vardır. Bu ürünlerin içerisindeki aktif veya yardımcı maddelerin belirtilen maddeler ve oranlarda olması gerekiyor. Ürün piyasaya çıkmadan önce çok önemli kontrollerden geçmesi gerekiyor. Çok büyük kozmetik firmaları bu denetimleri çok iyi yapıyor. Bu standartlar tutturulamadığı takdirde ürünün içerisinde zararlı moleküller olabiliyor ve bu da insan sağlığı tehdit ediyor. Bunun sonuçlarında alerji de olunabilir kanser de. Belli bir adı olan, araştırma laboratuarı olan bir kozmetik firmasının ürünlerinin kullanılması daha doğru” dedi.

‘Kokusuz ve renksiz ürünler tercih edin’

Daha çekici ve bakımlı olma, hatta olduğumuzdan biraz daha farklı görünme arzusunun günlük kullandığımız kozmetiklerin sayısını artırdığını belirten Acıbadem Göktürk ve Zekeriyaköy Tıp Merkezi Dermatoloji Uzmanı Dr. Seher Arı, “Bununla birlikte tercihlerimiz, konforlu olmasından dolayı renkli ve kokulu ürünler yönünde olmaya başladı. Kozmetik ürün tercihinde, ürünün menşeine, üretim ve son kullanma tarihine bakmak gerekir. Mümkün olduğunca daha renksiz ve kokusuz ürünleri tercih etmek gerekir, çünkü ürünlerin içindeki koku maddeleri ve boyar maddeler ciddi alerjik reaksiyonlara sebebiyet verebiliyor. Kozmetikler; kişinin hassasiyeti varsa veya bu kozmetiklerin içinde bulunmaması gereken maddeler varsa ya da olmasında sakınca olmayan maddeler güvenli dozun üstünde bulunuyorsa temas ettiği bölgede veya tüm vücutta alerji, egzama, kuruluk, sivilce yapabilir. Göz kapaklarında şişlik, el egzamasına neden olabilir. Solunum sıkıntısıyla giden astım krizlerini tetikleyebilir. Listede içerisinde arsenik olduğu tespit edilen ürünlere düşük dozda uzun süreli maruz kalmak hem deri döküntülerine hem de deri kanserine neden olabilmektedir” diye konuştu.