Cilt kanseri uyarısı!...

Haber 7'de yer verilen habere göre deri veya cilt kanseri yaz aylarına girilen şu günlerde yeniden akıllara geliyor. Günümüzde kanser olgusu tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de artıyor. Güneşe daha fazla maruz kaldığımız sıcak yaz günlerinde ise deri kanseri korkutuyor. Melanom başta olmak üzere cilt kanserlerinde kontrol edebilir tek faktör, güneş ışığı.

Çocukluk dönemi de dahil ciddi güneş yanıkları geçirenler, güneşe fazla maruz kalanlar ciddi risk altında. Daha fazla ölümcül risk taşıyan melanom cilt kanserinde ise tehlike daha fazla. Yani melanom ve melanom dışı kanseri birbirinden ayırmak gerekiyor. Melanom dışı kanserlerin ölümcül hale gelmesinin sık olmadığını ancak melanom deri kanserinin ise ölümcül olduğunu belirten İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Estetik Cerrahi Uzmanı ve Türk Onkoloji Başkanı Prof. Dr. Sıdıka Kurul, "Melanom dışı kanserler bazal ve squamöz hücreli deri kanserleridir ve ölümcül hale gelmeleri sık değildir. Melanom tümüyle farklı bir deri kanseri türüdür ve erken tanı önemlidir. Melanom dışı kanserler de ise tek sebep güneş değildir" dedi.

"DERİ KANSERİ HER YERDE GÖRÜLEBİLİR"

Derinin de bir organ olduğunu ve tüm vücutta kanser görülebileceğini söyleyen Kurul, "Deri vücudumuzun en büyük organıdır ve saçlı deri dahil yer yerde kanser  gelişebilir. Ancak yüz, kulak ve boyun bölgesi güneş ışınlarına daha fazla maruz kaldığı ve güneş ışınlarının zararlarından daha çok etkilendiği için,  bu bölgelerde deri kanserlerine daha yüksek oranda rastlanır" dedi.

"DERİ KANSERİNİN TEK SEBEBİ GÜNEŞ DEĞİL"

Güneşin birinci etken olduğunu söyleyen Kurul, özellikle güneş açıları konusunda uyardı. Kurul, "Melanom dışı deri kanserlerinde güneş ışınlarının birikici etkisi önemlidir, bu nedenle deri kanseri ileri yaşlarda ve güneş ışınlarına daha çok maruz kalan yüz/kulak ve boyunda görülür. Deri kanserinin tek sebebi güneş değil, doğuştan var olan deri lezyonları kanserleşebilir, kötü iyileşmiş yanık yaraları ve kronik varis ülserleri üzerinde  veya fistül trajelerinde- ağızlarında deri kanseri gelişebilir. Doğuştan gelen bazı hastalıklarda güneş ışınlarına duyarlılık olduğu veya güneş ışınlarının deride yaptığı hasar onarılamadığı için erken yaşlarda deri kanseri gelişir. Güneş ışınlarının dünyaya dik geldiği öğlen saatlerinde ki bu saatlerde ultraviyole indeksi yüksektir güneş ışınlarına maruz, güneş yanığı geçirmek sakıncalıdır" diye konuştu.

GÜNEŞLENMEYE DİKKAT!

Deniz ve güneş koruyucular için de uyarı da bulunan Kurul, "Güneş koruyucular, güneş filtreleri insan için zararlı olan kimyasallar içerebilir. Bu konuda dikkatli olmak gerekir. Güneş koruyuculara güvenip uzun süre güneşte kalmak doğru değildir. Ayrıca Tuzlu ve klorlu sudan sadece cildiniz değil, saçlar da olumsuz etkileniyor. Tuzlu veya klorlu su derinin kurumasına ve dolayısıyla daha çok yıpranmasına yol açar. Kişinin kendi deri yapısını bilmesi ve buna göre davranması önemlidir. Güneş ışınlarına maruz kaldığında derisi hemen kızaran kişiler, sarışın ve renkli gözlüler, güneş alerjisi olanlar deri kanseri açısından risk grubundadır. Sadece risk grubunda olanlar değil herkesin bilinçli güneşlenmesi gerekir. Güneş yanığından kaçınılmalıdır" ifadelerini kullandı.

DERİ KANSERİ BELİRTİLERİ NELER?

Melanom dışı kanserinin riskinin büyük olmadığının yeniden altını çizen Kurul, "Deri renginde ve kalitesinde değişme, kılcal damarların belirgin hale gelmesi, döküntülü, kırmızı, kaşıntılı kimi zaman renk alacalanması gösteren deri lezyonları, Deri üzerinde yeni oluşan veya birkaç zamandır var olan kabarıklıkta büyüme, Deri yüzeyinde çukurlaşma ve çevresinde belirgin kabarıklık  oluşması, Deride iyileşmeyen yara, zaman zaman iyileşir gibi görünüp tekrar açılan yara, kaşınma, kanama ve akıntı kanser belirtileridir" dedi.

MELANOM KANSER NEDİR?

Melanom, cilt kanserleri arasında en tehlikeli olanı! Melanomun tedavisinde önce cerrahi yöntemler uygulanıyor. Melanomun deri içindeki kalınlığına bağlı olarak çevresinden çıkarılacak normal deri alanı belirleniyor. Melanomun kalınlığı arttıkça önce lenf bezlerine, daha sonra diğer organlara yayılma riski artıyor. Erken tanı ile bu risklerin önüne geçmek mümkün olabiliyor.