Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Maskeli balo sona erdi"

Milliyet'te yer alan habere göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, diplomatik krizin ardından Avrupa ülkelerine sert tepki gösterdi. Erdoğan, Avrupa’nın terör örgütleriyle, bir dolara satın aldığı ajanlarıyla Türkiye’yi sıkıştırmaya çalıştıklarını belirterek, “Bunu yapanlar artık bizzat sahaya indiler. Kardeşlerim, maskeli balo sona erdi” dedi. Erdoğan, “Tek adamlık” eleştirilerine ise, “O zaman Gazi Mustafa Kemal’e hakaret ediyorsun. Biz Türk tipi cumhurbaşkanlığı sistemiyle geliyoruz. Onların aynısını yapmak zorunda değiliz. Tamamen yerli ve millidir” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün Haliç Kongre Merkezi’nde İlim Yayma Vakfı Genel Kurulu’na katıldı. “Bu çatının altında yetişmiş hiçbir genç vatanına, milletine kurşun sıkmadı. Vakfımıza gönül vermiş hiçbir kardeşim İslam düşmanlarına kapıkulu olmadı” diyen Cumhurbaşkanı, amaç sadece güç ve tahakküm olduğunda FETÖ’nün düştüğü ihanet çukuruna yuvarlanmanın kaçınılmaz olacağını söyledi. Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:

‘İlahi tokat’

“Sinsice kurulan planlar bir gecede boşa çıkar. Biz yaparız diyenler bir gecede ilahi tokadı yiyerek, milletimizin o duruşuyla yerle yeksan oldular. Takiyye yaparak milletini kandıracaklarını zannedenlerin zelil durumu herkesin malumu. Paraya, makama kul olanların nasıl yer ile yeksan olduğunu gördük... Yarım asra yaklaşan birikimiyle İlim Yayma Vakfı, Türkiye’nin hafızasıdır. 1990’lı yıllarda bu ülke evlatlarının yüzlerine üniversite kapılarının nasıl kapatıldığını bizzat gördünüz. Güvenlik güçlerinin Fatih’te, Sultanbeyli’de başörtülü avına çıktığı o utanç günlerini unutmadık, unutmayacağız.”

‘Sözde profesör’

Avrupa’ya giden bakanların, milletvekillerinin konuşturulmadığını, ancak PKK’lıların FETÖ’cülerin konuşturulduğunu belirten Erdoğan şöyle devam etti: “Türkiye’den Barolar Birliği Başkanı, oraya gidiyor, bu terör örgütünün uzantılarıyla beraber orada toplantılar yapıyor. Kim bu? Barolar Birliği Başkanı. Sözde hukukçu, sözde profesör...  Kandil’deki hayır diyorsa, onlarla hareket edilir mi? İmralı’daki ülkemizdeki katiller değil mi? Bunlarla hareket etmek düşündürücü değil mi? Son günlerde işte Avrupa’da yaşananlar. Ülkemize ve davamıza karşı yürütülen mücadelenin yeni bir safhaya geçtiğini gösteriyor. Şimdiye kadar maşalarıyla silah verdikleri, sırtını sıvazladıkları terör örgütleriyle, bir dolara satın aldıkları ajanlarıyla bizi sıkıştırmaya çalışanlar artık bizzat sahaya indiler. Kardeşlerim, maskeli balo sona erdi.”

‘Yerli ve milli’

Şimdi birilerinin, “Bu sistem parlamentoyu fesheden sistemdir” dediğini söyleyen Erdoğan, “Bakıyorsun, sıfatı ‘avukat’. Bunları anlamak mümkün değil.  Dürüst ol. Böyle, internet sitelerinde dolaşmak suretiyle bu yalanları  söylemeyin. Bunları anlamak mümkün değil. Ana muhalefetin başındaki zatın yalancılığına alıştık da, siz de aynı lafları etmeyin, güya okumuşsunuz. Cumhurbaşkanının fesih yetkisi yok. İkide bir tek adam.. O zaman Gazi Mustafa Kemal’e hakaret ediyorsun...Biz Türk tipi cumhurbaşkanlığı sistemiyle geliyoruz. Onların aynısını yapmak zorunda değiliz. Tamamen yerli ve millidir."

‘Utanmasalar gaz odalarını getirecekler’

Gurbetçilere “En az 5 çocuk yapın” dediği için Avrupalıların rahatsız olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Senin vatandaşın değil mi? 3 de yapar 5 de yapar. Şuurlu bir yaklaşım gösterildiği zaman bunlar hortluyorlar. Utanmasalar yeniden gaz odalarını, toplama kamplarını gündeme getirecekler. Biz Srebrenitsa’yı unutabilir miyiz? İşte bu Hollanda zihniyeti budur. Faşist deyince rahatsız oluyorlar. Nazi deyince rahatsız oluyorlar. Hemen ortakları onlara sahip çıkıyor. Başta Merkel. Sen de şu anda Nazi uygulaması yapıyorsun. Almanya’daki kardeşlerime de vekillere de.”

‘Kuyruklu yalanlarla yaşıyorlar’

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’ndeki İlim Yayma Vakfı Genel Kurulu’nun ardından Bağcılar’da düzenlenen Esnaf Buluşması programına katıldı. Erdoğan’ın burada yaptığı konuşmanın başlıkları özetle şöyle:

"Esnaf ve sanatkarlarımız bu ülkenin kurucu unsurudur. 15 Temmuz gecesi darbeciler, uçaklarıyla, helikopterleriyle, bütün o saldırıya geçtikleri anda,  tank, top ellerindeki modern silahlarla, sokaklarımızı terörize etmeye başladıklarında ilk harekete geçen kimler oldu? Esnaf ve sanatkarlarımız oldu.

Hani delikanlı olun ciğerimi yiğin diye bir söz var ya. İşte öyle. Ne diyor bu Kılıçdaroğlu? ‘Artık meclis kapatılıyor’ diyor. Ayıptır ya. Meclisin kapatıldığı falan yok, niye yalan söylüyorsun, dürüst ol dürüst. Kanun teklif etme yetkisi cumhurbaşkanında değil, tamamen mecliste. Cumhurbaşkanı, bütçe dışında hiçbir teklifte bulunamaz. Her şey parlamentoya ait. Bunlar kuyruklu yalanlarla yaşıyorlar. Mesela diyorlar ki ‘Rejim değişecek.’ Yalan, rejim falan değişmiyor."

- Erdoğan, programda servisçilere de seslendi: “Dürüst olacağız, ben size plaka tahdidi sözü vermedim. Bakın burada başkanlar yanımda onlarla da konuştum. Eğer ben size plaka tahdidi verdiysem, o günün konuşmaları ortada; ben bunun arkasında durururum. Böyle bir sözüm yok. Kardeşlerim eğer plaka tahdidi dediyseniz eğer böyle bir adım atılırsa burada en büyük bedeli kim öder? Çocuklarımız öder, firmalar öder, bunlar öder. Ve hak edilmeyen kusura bakmayın bir şeyi size hak olarak ise veremeyiz, kusura bakmayın”