Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan tüm partilere çağrı!

Tüm partilere çağrıda bulunan Erdoğan, "MHP, CHP, HDP'ye gönül veren kardeşlerim gelin 16 Nisan'da el ele verin, ülkemizi yeni bir aydınlık yarına hep beraber sevkedin" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan tüm partilere çağrı!
Yeni Şafak'ta yer alan habere göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kastamonu'daki Kuzeykent Miting Alanı'nda toplu açılış töreninde konuştu.

Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:

"16 Nisan yeni bir çıkıştır, yeni bir diriliştir. Hayır diyenler gibi körü körüne sandığa gitmiyoruz değil mi? Türkiye için tarihi bir yol ayrımındayız. Kimler hayır diyor? Söyleyeyim; Kandildeki teröristlerin başları, PKK terör örgütü, FETÖ'cüler hayır diyor. Sevgili Peygamberimiz 'Kişi sevdikleriyle beraberdir' buyuruyor. Bunlar Kandil'i, PKK'yı seviyorlarsa onlarla beraberlerdir. 15 Temmuz'da ülkemizi bölmeye çalıştılar, 16 Nisan bunun hesabını sorma günüdür.
Anamuhalefetin başı, elalem uzaya çıkıyor, bizimkiler ülkeyi tek adama bırakıyor diyor. Yahu elalem uzaya çıkarken siz Türkiye'de darbe peşindeydiniz, kızlarımızın türbanıyla uğraşıyordunuz. Bunların gözleri kulakları kalpleri hakikate kapalı. Yalan makinesine binmişler gidiyorlar.

Yeni anayasa değişikliği ile Cumhurbaşkanlığı ile Başbakanlık birleştiriliyor. Adam bizim söylediğimizi değil kendi söylediğini de dinlemiyor. Zihin fukara olunca akıl ukala olurmuş. İnsan muvazeneyi kaybedince dilinin freni boşalırmış. CHP seçmenine üzülüyorum. Adam yeni seçim kaybetmiş yerinden kımıldamıyor. 7 değil 17 seçimde kaybetse mevcut sistem buna hak veriyor. Yeni sistem buna karşı olacak. En fazla 2 defa şansın olacak. 3. defa kaybedersen geçmiş olsun, kimseyi orda tutmazlar. Onun için bu kadar bağırıyor. Biliyor ki 16 Nisan'dan sonra bu bedavacılığın devri kapanıyor. MHP, CHP, HDP'ye gönül veren kardeşlerim gelin 16 Nisan'da el ele verin, bu tepedekilerin yanlışını bozun ve ülkemizi yeni bir aydınlık yarına hep beraber sevkedin. İşte bu çukurcularla beraber mi yürüyeceğiz? Bu çukurcular benim Güneydoğu'daki kardeşlerime az mı cefa, eza çektirdiler. Artık o devir kapandı.

"Cumhurbaşkanının bütçe dışında kanun teklifi yok"

Geçmişte hükümet kurmak için otellerde milletvekili pazarı kuran parti liderleri vardı. Vaatle, şantajla, milletvekili istifa ettiren siyaset baronları vardı. Meclis'te beşinci parti olduğu halde Başbakanlık koltuğuna oturan genel başkanlar vardı. Türkiye artık bu rezillikleri geride bırakıyor. Çünkü hükümet Meclis'te değil doğrudan sandıkta kurulacak, otellerde değil. Milletin yarısından bir fazlasının oyuyla Cumhurbaşkanı seçilen kişi kendi kabinesini oluşturacağı için 1950'den bu yana 48 hükümetin kurulmasına şahitlik eden Meclis'te bu rezaletler yaşanmayacak.

Cumhurbaşkanının bütçe dışında kanun teklifi yok. Dönemin Cumhurbaşkanı ile Başbakanı arasında bir anayasa kitapçığı fırlatma hadisesi yaşanmıştı. Türkiye ekonomik ve siyasi krizle karşı karşıya kaldı. Devrin Başbakanı bu krizin bedelini siyasetten silinerek ödedi. Cumhurbaşkanına ne oldu, aynen devam etti. Şimdi ana muhalefetin başı o yok olanın devamıdır. Eğer 2001 krizinin ardından Cumhurbaşkanlığı seçimi yenilenmiş olsaydı aynı kişinin Cumhurbaşkanı olma şansı var mıydı? Meclis Cumhurbaşkanının görevini sonlandırıp, kendisi devam edemiyor. Veya Cumhurbaşkanı Meclis'i feshedip seçime gitme hakkına sahip değil. İkisi beraber millete gidecekler. Yeni anayasayla birlikte Cumhurbaşkanı her yaptığından sorumlu olacak.

Cumhurbaşkanı isterse bir gecede lokantaları kapatacak diyerek kendini gülünç duruma düşüren bu zata ne desek boş. Zaten bu sözler ona değil milletime. Bu zatın yalanlarıyla kafası bulanan vatandaşlarımız varsa bunların hepsini onun için anlatıyorum. Bir tek adam lafı tutturmuşlar gidiyor. Bir ülkede demokrasi, hukuk, anayasa varsa orada tek adam olmaz. Bir ülkede Meclis varsa orada tek adam olmaz. Bir ülkede milli iradeye saygı, milletin kararlarının üstünlüğü varsa yani sandık varsa orada tek adam olmaz. Yarın akşam 19.30'da Kanal-D-CNN ortak yayınına çıkacağım.

"Artık söz de karar da milletindir"

Bu meseleyi peygamberlere kadar götürdüler. Alın bunlardan birini vurun ötekine. iri kalktı peygamberimize laf uzattı. Ertesi gün evirdi çevirdi yine bir yere oturamadı. Yazıklar olsun. Biz milletimize hizmet için varız. 15 yıldır biz ne dedik meydanlarda biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Biz rabbim ömür verdiği müddetçe bu milletin hizmetkarı olmaya talibiz. Bir de zannediyolar ki erkek gençler girecek. Kızları niye hesaba katmıyorsunuz. Bu oyunu 16 Nisan'da bozmaya var mıyız? Bütün gençlik bir olacak, iri olacak, diri olacak, kardeş olacak, hep birlikte Türkiye olacak. İnşallah 16 Nisan'da sandıkları patlatacağız. Sorsanız bunlar kadın haklarının savunucusudurlar. Ama bunlar meseleyi askerliğe bağladılar. Artık söz de karar da milletindir.
Onu istemem, bunu istemem. Siz ne istiyorsunuz? 1940'lı yılların tek parti Türkiye'sini istiyorlar. Seçimlerin laf olsun diye yapıldığı günler, açık oy gizli tasnif günlerini istiyorlar. Milletin kılık kıyafetinden dolayı Ankara caddelerine sokulmadığı günleri istiyorlar. Aşık Veysel kendi kıyafetiyle Ankara'ya sokulmamıştır biliyorsunuz değil mi? CHP'liler o dönemde hem belediye başkanı hem vali koltuğunda oturuyor. O koltuğu bırakırlar mı?

Yenilikten korkanlara...

Yenilikten korkanlara diyoruz ki, daha delinecek çok dağlarımız var. Çanakkale 1915 Köprüsü'nün temelini attık, inşallah onu da bitireceğiz. Daha inşallah çok fabrikalarımız var. Milletimize yapılacak çok hizmetimiz var. Onun için 16 Nisan'ın yeni bir dirilişin adı olduğunu söylüyoruz.

İnşallah Devrekani ve Taşköprü'nün doğalgaz olayını çözüyoruz. Daha kepengi açılacak çok dükkanlarımız, başı okşanacak yetimlerimiz, dökülecek çok yetimimiz var. Vatan, istiklal, istikbal için dökülecek çok terimiz var. Milletimize edecek çok hizmetimiz var. 16 Nisan'ın yeni bir dirilişin adı olduğunu söylüyoruz. Anayasa değişikliğiyle milletimizi layık olduğu geleceği için lazım olan yönetim sistemine kavuşturmak istiyoruz. Her evet mührü 2023 Türkiye'sine giden yola döşenmiş bir taş olacaktır. 2053, 2071 vizyonlarının şekillenmesi için atılmış bir taş olacaktır.

Toplam yatırım bedeli 672 milyon lira olan eserin açılışını yapıyoruz. 142 kalemde bu eserlerin resmi açılışını gerçekleştiriyoruz. Hepsinin ülkemize milletimize hayırlı olmasını diliyor. Devrekani ve Taşköprü'nün yıl sonuna kadar doğalgaza kavuşturulacağı müjdesini de veriyorum."