Ebru Cündübeyoğlu'ndan 'komedi' çıkışı!..

2 yıl önce çıkardığı ‘Sevdiğim Şarkılar’ albümüyle müzikseverlerin beğenisini toplayan Ebru Cündübeyoğlu, yeni şarkısı ‘Dertlerimi Zincir Yaptım’ ile şaşırtmaya devam ediyor.

Ebru Cündübeyoğlu'ndan 'komedi' çıkışı!..
Ebru Cündübeyoğlu'nun Akşam'da yayınlanan röportajı...

-Yeni single’ınız hayırlı olsun. Biraz bahseder misiniz?

Eski nostaljik bir şarkı olan “Dertlerimi Zincir Yaptım”ı single yaptım. Yine Tamer Özkan’la çalıştım. Yapımcım Polat Yağcı bana kol kanat gerdi. Çünkü bu müzik sektöründe nerede ne yapılacağını pek bilmiyorum. Bu pop şarkıyı diğer alaturka şarkılarımla kıyasladığımda daha çabuk yayıldığını gördüm.

- Daha önce de bir Türk Sanat Müziği albümü yapmıştınız. O nasıl gelişti?
O benim 20’nci seneme özel bir albüm projesiydi. Türk Sanat Müziği’ni çok seviyorum. Zaten müzik camiasına uzak bir insan da değilim. Tanıdığım çok insan var. Piyasaya uzak olunca böyle şeylere cesaret edebilmek zordur. Ama ben yanlarında büyüdüğüm insanlarla bu kararı aldım. Albümün adı “Çok Sevdiğim Şarkılar” adı üstünde hangi şarkıyı seviyorsam, aldım onu okudum. Ticari bir beklentim yok. Zaten oyuncu olunca, şarkı söyleyip dans da ediyorsun. Hepsi birbirinin içine geçiyor. Oyuncuysan, hepsinden bir şey yapmalısın ve bilmelisin diye düşünüyorum.

MÜZİK HEM OYUNCULUĞUMU HEM DE HAYATIMI RENKLENDİRİYOR

- Şarkıcılık sizin için ne kadar önemli?

İlk olarak oyunculuk geliyor hayatımda ama biz oyuncuların böyle renkleri olması, meslek kalitemizi yükselten bir şey. Yoksa ben yeni bir mesleğe falan yönelmiş değilim. Sadece sevdiğim şarkıları söylemek istiyorum. Müziğin oyunculuğumu renklendirmesi, benim de hayatımı renklendiriyor.

- Gelelim tiyatroya… ‘Müziksiz Evin Konukları’ oyununun kadrosuna nasıl dahil oldunuz?
Aslında tiyatro yapmak gibi bir niyetim yoktu. Uzunca bir süredir de yapmıyordum. Çünkü provalarıyla, turneleriyle çok emek isteyen ve fazlasıyla vakit alan bir iş. Kızımın dersleriydi, okuluydu derken biraz teneffüse çıkmak istedim. Ama bu teneffüs beklediğim kadar uzun sürmedi. Nedim Saban bana öyle bir oyun gönderdi ki, geri çeviremedim. Oyunu okurken, sabahı sabah ettim diyebilirim. Rol beni çok etkiledi, hikaye keza öyle. Hakikaten hiç aklımda olmadan tiyatroya bir dönüş yaptım. Benim için ders yeni başladı.

DRAMA DAHA FAZLA PRİM YAPIYOR

-Gelen dizi tekliflerini seçerken neye dikkat ediyorsunuz?

Benim için her şey çok önemli; senaryosu, yapımcısı, oyuncu kadrosu. Zaten biri iyi olduğunda diğerleri de çoğu zaman iyi oluyor. Hepsi iyi olduğunda çok da sorun olmuyor. Ancak dizi sektöründe de bir moda var. Anne-kız ilişkisiyle ilgili diziler tutarsa, hemen o konudaki diziler artıyor. Ama bu da böyle bir süreç, her şey bir süre sonra rayına oturuyor. Ben, dizi sektöründe çok fazla yapımın olmasından yanayım. Böylece iyi iş ile kötü iş arasındaki fark ya da iyi oyuncu ile kötü oyuncu arasındaki fark belli oluyor.

- Oynadığınız karakterler arasında sizin için önemli veya özel var mı?
“Deli Yürek” ile dizi kariyerim başladı. Ayşegül karakteri çok ağır, efendi bir karakterdi ve sonrasında 10’dan fazla bu tarz rol geldi. Sonra bir avukatı daha canlandırdım. “Omuz Omuza” dizisindeki Sevilay karakteri benim için çok özeldir. Çünkü komedi yapabildiğimi insanlara göstermemi sağladı. Bizim sektörümüzde güzelsen komedide notun kırılıyor. Güzel kadın komedi yapamaz algısını bana Sevilay kırdırdığı için benim için çok özel.

-Drama mı daha keyifli komedi mi?
İkisini de oynayabilmek bir oyuncu adına en önemlisi bence. İkisini de seviyorum ama Türk insanının algısı olarak bakarsak drama daha fazla prim yapıyor. Biz de dramanın saygınlığı daha fazla. Ancak dünyada komedi daha ön planda. Benim için ise şöyle; drama oynayan herkes komedi oynayamaz ama komedi oynayan biri daha rahat drama oynayabilir. Yeter ki komedi üzerine yapışmış olmasın.

KIZIMIN SANATA BÜYÜK BİR İLGİSİ VAR

-Kızınız Duru’yla ilişkiniz nasıl?

Kızım 10 yaşında oldu. Tiyatrolara, sinemalara birlikte gidiyoruz. Öyle şeyler söylüyor ki, inanamıyorum. Çocuk deyip geçmemek lazım. Onunla birlikte vakit geçirmeye bayılıyorum.

-Kızınızın hangi meslekle uğraşmasını istersiniz?
Onun sanata büyük ilgisi olduğunu görüyorum. Gerçi benim için hiç fark etmez. Oyuncu da olabilir, yönetmen de, doktor da. Onu mutlu eden ne varsa ve neyi istiyorsa olsun. Benim kabulümdür. Çünkü ben kendi hayatıma da öyle bakıyorum. Oyunculuk yapıyorum, şarkı söylüyorum, tiyatroda oynuyorum. Ancak zevk almazsam bunların hiçbirini yapmam.