Emre Aydın: "Evlilik, hayatımı güzelleştirdi"

Dört ay önce Eda Köksal’la nikah masasına oturan Emre Aydın, “Hayatım güzelleşti, daha huzurluyum. Birlikte çalışıyoruz, onun zevkine çok güveniyorum” dedi.

Emre Aydın: "Evlilik, hayatımı güzelleştirdi"
Milliyet'ten Senem Aydın'ın röportajı...

- Yeni şarkınız ‘Sen Beni Unutamazsın’ müzik listelerinde en çok dinlenenler arasında yerini aldı. Yaptığınız hemen hemen her şarkı hit oluyor. Bunu neye bağlıyorsunuz?


Birincisi, seçici davranıyorum. İkincisi, gerçekten çok özen gösteriyorum. Bir yeri bile içime sinmezse, haftalarca ve aylarca çalışabiliyorum. Her yaptığım şarkı tabii ki hit olmuyor ama çoğunluğu oluyor diyebilirim. 12 yıldır çalışıyorum, yüzdeye vurmadım hiç ama tutan parçam
70-80 oranında vardır.

- Müzik kariyerinize single’la mı devam edeceksiniz?

Sürekli single’la gitmek çok uygun bir yöntem değil. Bir tane daha single çıkaracağım, sonra albüm çalışmalarına  başlayacağım. Ama albümün bir senesi var.

- Sinema da bir yandan devam ediyor. Şimdi ikinci film için hazırlanıyorsunuz sanırım.

İki hikayem var. Biri dram, iki kardeşin öyküsü. Diğeri ise komedi. Hangisi önce olursa... Şarkının koşuşturması bitsin, doğrudan oraya evrileceğim.

- İlk filminiz ‘Cinni:Uyanış’ın gişesi beklentinizi karşıladı mı?

‘Cinni’nin hazır kitlesi yoktu. ‘Dabbe’ ve 'Siccin’ serilerinin izleyicisi kitlesi de ‘Cinni’den çok haz etmedi. Gişe endişesi varsa eğer, benimki bu yüzdendi. Kemik bir kitlesi oldu ama ‘Cinni 2’yi çekmek için şu an erken.

- Oyunculuk yapmayı düşünüyor musunuz?

Filmlerin birinde oynayacağım. Hem istiyorum hem de biraz oyna ısrarı var. İkinci ya da üçüncü karakter bir rol oynayabilirim.

- Kısa süre önce evlendiniz. Evlilik, evli bir adam olmak neleri değiştirdi?

Hayatım güzelleşti, daha huzurluyum. Rahatladık biraz, birbirimize daha çok vakit ayırabiliyoruz. Beraber çalışıyoruz zaten. Eda (Köksal), iç mimar ve sanat yönetmeni. Kliplerde, filmde birlikte çalıştık.  Görsel tasarımlara da çok yardım ediyor.

Hem ‘Ölünmüyor’ hem de ‘Sen Beni Unutamazsın’ın kapak tasarımını yaptı. “Eşler beraber çalışmazlar” derler, o çok klişe bence. Anlaşıyorlarsa çalışırlar, biz rahat çalışıyoruz. Eda’nın zevkine çok güveniyorum.

- Baba olmak istiyor musunuz?

Hiç konuşmadık. Daha çok yeni zaten. Herhalde zaman içerisinde konuşuruz. İki kedimiz var, şu an onlar çok tatlı ve yorucu.

‘20’li yaşlardaki kilomdayım’

- Bir yılda 15 kilo aldığınız yazıldı. Doğru mu?

Filmin montaj zamanında almıştım ama spor ve diyetle verdim. Hep kilo alır, veririm. Bu, dinleyiciler için şaşırtıcı bir şey olmadı. Bir arkadaşımız 10 yıl önceki fotoğrafımı alıp, yanına da kilolu halimi koyunca inanılmaz bir habermiş gibi internette büyüdü. Şu an 20’li yaşlarımdan 1-2 kilo fazlayım, onu da vereceğim. Neredeyse bütün sporları yapıyorum. 

‘Alternatif müzikteki en büyük hastalık, tembellik’

- İnternetteki sözlüklerde “Moraliniz bozuk, canınız sıkkınsa en iyi Emre Aydın gider” yazmışlar...

İki türlü dinleyici var. Biri, ‘Moralim iyiyken neden seni dinleyip, moralimi bozayım?’ diyenler. Bir de ‘Moralim bozuktu, seni dinlendim, çektiğim acıyı ehlileştirdi’ diyenler. Mesela ben Sezen Aksu’nun ‘Kavaklar’ şarkısını çok seviyorum ama dinlediğimde modumu düşürüyor.

- Yıllar geçse de fan kitleniz sizi hiç bırakmadı. Bunu neye bağlıyorsunuz?

Bu, nasıl popüler olduğunuzla ilgili. Kısa yoldan ünlü olduysanız, dinleyici tarafından o kadar çabuk terk edilme riskiniz var. İnsanlar beni bir sene falan görmediler... Konu, albüm sanatçısı olmak, kısa vadeli işler yapmamak ve çalışkan olmakla ilgili. Alternatif müzikteki en büyük hastalık, tembellik.

- Ünlü olduğunuzu ilk ne zaman anladınız?

Konserde fark ettim. ‘Hoşçakal’a kadar sokakta çeviren çok azdı. Kliplerde görmeye başlamalarıyla arttı.

- Müzik sektörünün bugünkü durumuyla ilgili neler söyleyeceksiniz?

Elimde bir istatistik olmadan, atıp tutmak istemem ama çok küçüldüğünden eminim. Eğlence sektörünün bir dalı ve olumsuz bir olay yaşandığında hemen etkileniyor. Konser yapabilmek çok zor oldu. Her ay 10 konserden dokuzu iptal ediliyor. Toparlanacağını düşünüyorum.
Konular Röportaj