Feride Hilal Akın: "Restoranda ateşler içinde kaldım!"
‘Yeni Gelin’ dizisinin Şirin’i Feride Hilal Akın, ‘Kafalar Karışık’ isimli filmle beyazperdeye göz kırptı. İlk sinema filmi deneyimi yaşayan Akın, sette yaşadıklarını anlattı.
Feride Hilal Akın'ın Akşam Gazetesi'nde yayınlanan
röportajı...
-Sosyal medyada şarkıcı kimliğinizle tanındınız. Oyunculuk
hikâyeniz nasıl başladı?
İki yıl önce Hakan Tunçbilek ‘Yeni Gelin’
dizisinin jenerik şarkısını okumam için beni stüdyoya götürdü.
Burada yönetmenimiz Ersoy Güler’le tanıştık. Ersoy Hoca sadece bana
“Şirin” karakterini oynamamı teklif etti.
Şaşırmıştım ama sadece beni role değil, oyunculuk yapabileceğime de
ikna etti. 2 sene boyunca ondan ve setteki üstatlardan birçok şey
öğrendim. Benim için bir okul oldu. Yine öğreneceğim çok şey var
biliyorum ama inanıyorum ki kariyerimde oyunculuk hep olacak.
-Kafalar grubuyla daha önce tanışıyor muydunuz? Filmin
kadrosuna nasıl dahil oldunuz?
Birbirimizi biliyorduk ama yüz yüze ‘Kafalar
Karışık’ filmi sayesinde geldik. Enerjileri, hayal
güçleri ve kendilerine has, mizah anlayışlarını çok seviyorum.
Menajerim filmden bahsettiğinde hikâyesi, kadrosu ve bu aşamaya
kadar harcanan emek beni çok heyecanlandırdı. İlk sinema tecrübemin
bu projeyle olmasını istedim.
- Film için nasıl bir ön hazırlık dönemi
geçirdiniz?
Aslında benim için fazlasıyla yoğun bir dönemdi. Dizi çekimleri çok
uzun, konser takvimim yoğundu. Boş zamanlarımda ilk uçakla
Adana’dan İstanbul’a gelip oyuncu koçum Süeda Çil ile çalışıyordum.
Hayatımın en az uyuyabildiğim dönemiydi ama söz konusu hayallerim
ve hedeflerim olduğunda, enerjimi, motivasyonumu hep yüksek
tutarım.
- Çekimler nasıl geçti? Aksiyon yönü de olan bir film
olduğu için zorlandığınız anlar oldu mu?
Restoranda ateşler içinde kaldığımız sahneler çok gerçekçiydi.
Birine bir şey olacak diye endişelensem de herkes sağ salim çıktı o
sahneden (gülüyor). Ateşler içinde koşan
insanlar; tam kaostu. Gerçek bir adrenalin patlaması yaşattı
bize.
İMKANSIZ DİYE BİR ŞEY YOK
-Usta oyuncularla kamera karşısına geçmek nasıldı?
Çok heyecan vericiydi. Hayran olduğum, bir yandan da evimden,
ailemden birileriymiş gibi sevdiğim ustalarla aynı sahneyi
paylaşmak ‘İmkansız diye bir şey yok’
dememe neden oldu. Sanırım hayatım boyunca unutamam.