Gülcan Arslan: "Dünyayı gezeceğim"
Oyuncu Gülcan Arslan: "Evliliğin yaşla ilgili olduğunu düşünmüyorum; bazı şeyler insanın gönlüne ve ruhuna bağlı. Şu an ben o noktada değilim. Evlilik ve çocuk planım yok, daha dünyayı gezeceğim..."
Atv’nin yeni dizisi ‘Ölene Kadar’da
‘Beril’ karakterini canlandıran
Gülcan Arslan'ın Sabah'tan Oğuzhan Toracı'yla
gerçekleştirdiği röportaj...
'Beril' karakteriyle yolunuz nasıl kesişti?
'Beril'e dair bana bir monolog verildi ve
onu okuduğumda farklı şeyler hissettim. Duyguları, kızgınlıkları,
yardım dilenmesi ve bir şekilde onaylanma isteği, beni karaktere
daha da yaklaştırdı.
BAŞLARDA BOCALADIM
'Beril' nasıl bir kadın?
'Beril' annesini kaybetmiş ve yalnızca
babasıyla bir hayatı vardı. Zengin, elinin altında her şey var ama
huzuru yok. 'Dağhan'la karşılaştığında
onunla güzel bir aşk yaşıyor. Fakat sonra hiç içinde bulunmak
istemediği olaylar yaşıyor. 'Babamı 'Dağhan'
öldürmemiştir'i düşünecek durumda değil. Çünkü
hayatında 'ailem' dediği adamı kaybetmiş.
'Beril', iç dünyasında ne hissediyor; şaşkınlık
mı, nefret mi?
'Dağhan'a karşı çok fazla hayal kırıklığı
yaşıyor. Ne yapması gerektiğini bilemiyor. Yanında sadece eski
arkadaşı 'Ender' var. Onu güvendiği bir
liman olarak görüyor. 'Ender'le olan
evliliği mecburiyetten, zoraki bir evlilik de değil. Buna da yine
'Beril'in seçimi diyebiliriz. 'Ender'in
karanlık tarafları da var ama bunu
'Beril' bilmediği için ona çok fazla
güveniyor.
Babasının katili olsa da 'Dağhan'a olan aşkını
'Ender'le yaptığı evlilik bitirebilir mi?
Aşk başka, sevgi başkadır. En azından kendisini güvende hissetmek
de bir sevgi göstergesidir. 'Ender'in ona
kol kanat gerişi, küçüklüğünden beri hep yakınında olması,
'Beril'in 'Ender'e güvenmesi gibi
sebepler, onları evliliğe götürüyor.
'Beril'le aranızda benzerlik var mı?
Oyuncu koçum Çetin Sarıkartal ile çalışırken şöyle bir şey oldu:
Gülcan ve 'Beril' olarak verdiğimiz
tepkiler o kadar farklı ki, başlarda bocalıyordum. 'Beril neden
bunu yapıyor?' diye sorguluyordum. Çetin Hoca da; "Bu
Gülcan değil, 'Beril" diyordu. Sonunda rolün
duygularını kabullenip, sindirdik. O yüzden benzeştiğimiz bir nokta
yok.
Dizideki karakterinizde edineceğiniz tecrübeler kendi
yaşamınıza yansır mı?
Bir katili oynadığımda da, bu benim hayatıma yansır mı diye
düşünmeyelim. (Gülüyor) Şaka bir yana,
karakterimi etkileyecek bir yaşta değilim. 30 yaşına girmenin
verdiği bir olgunluk var.
HAYATLA EĞLENMEYİ SEVERİM
Peki, dizinin dışında nasıl bir hayatınız var?
'Bir 30 yaşına gel de, anlarsın o zaman'
dedikleri noktadayım. 30'un fiziksel ve hormonsal olarak farklı
tepkileri varmış. Hayatımda çok şey değişti, bedenimi ve ruhumu
daha fazla tanır hale geldim. Kendimle daha fazla yüzleşiyorum ve
kabul etmem gereken huylarım varsa, onları kabul ediyorum. Daha
oturaklı ve kendinden emin bir kadın oldum ama içimdeki çocuğu da
öldürmem.
Normalde muzur birisiniz ama hep duygusal yoğunluğu olan
rollerde izledik sizi.
Allah gerçek hayatta ağlatmasın diyelim. Evet, yer aldığım
projelerde hep öyle roller denk geldi ama belki komedi de
yaparım.
ANAÇ TAVIRLI BİRİYİM
Oturaklı rollerden sonra bir komedi projesinde yer almanız
yarattığınız karizmayı etkiler mi?
Benim karizmamı etkileyecek olsa normal hayatta bu kadar muzur
olmam. (Gülüyor) Hayatla eğlenmeyi
seviyorum.
Kısa sürede farklı projelerde yer aldınız ama ortalıklarda
olmadınız. Bunun sebebi var mı?
Magazinin önünde olmak ya da olmamak bence bir tercihtir.
'Şuraya, buraya gitmeyelim' demiyorum,
zaten nasıl yaşıyorsak öyle yaşıyorum. Tabii ki yaptığım iş
magazinselleşmeyi getiriyorsa, onunla da inatlaşmam.
Genelde iş konuşmayı seviyorsunuz. Hayat işten mi
ibaret?
Ben istediğim ve mutlu olduğum bir yerdeyim. O yüzden de mutlu
olduğum nokta iş ise, ondan ibarettir diyebilirim. Hayatım hep iş
değil ama evde vakit geçirmeyi seviyorum. Sevdiklerimi toplayıp
yemekler yediren anaç bir tavrım vardır.
RYAN GOSLING 'MERHABA' DEDİĞİNDE
CEVAP VEREMEDİM
Geçen yıl Cannes Film Festivali'nde tek Türk oyuncu olarak;
'The Nice Guys' filminin galasına davet edilmiştiniz.
Hollywood yıldızlarıyla bir arada olmak ne
hissettirdi?
Ne olduğumu şaşırdım ve sanki bir film setindeymişim gibi
hissettim. Ryan Gosling yaklaşıp
"Merhaba" dediğinde bana kal geldi. Cevap
vermekte zorlandım.
Türkiye'de hayranlık duyduğunuz meslek büyükleriniz ya da
rol modelleriniz var mı?
Evet, var. O kişi Çetin Tekindor'du ve kendisiyle birlikte çalışma
fırsatı da yakaladım. Çalışmadan öncesinde hayrandım ve birlikte
çalıştığımızda da hayran olunacak nedenlerin ne olduğunu daha iyi
anladım.
AŞKTA ÇOK FAZLA MANTIK
ARAMIYORUM
Aşka inancınız ne durumda?
Hepimizin şuurumuzun kaybettiği bir nokta vardır ve herkeste aynı
etkiyi yaratır. İşte o aşktır! Duygularımı yaşanması gerektiği gibi
yaşıyorum ve aşkta çok fazla mantık aramıyorum. Aşk olmadan
olmaz!
'Şu kadar sene içinde evlenip çoluğa çocuğa
karışırım' gibi planlarınız var mı?
Hiç öyle planlarım yok. Dünyayı gezmek istiyorum. Evliliğin yaşla
ilgili bir durum olduğunu düşünmüyorum; insanın gönlüne ve ruhuna
bağlıdır bazı şeyler. Mesele imza atalım, bunu da bir gösterelim
midir? Galiba şu an ben o noktada değilim.