Hande Fırat: "Aydın Doğan'a haksızlık yapılıyor!"

FETÖ yabancı istihbaratların kontrolündeki terör örgütüdür

Medyanın Elli Tonu'nda yer alan habere göre Adem Metan, yıldönümüne girilmesine kısa bir süre kala hain darbe girişimi 15 Temmuz’un kahramanlarından Hande Fırat’ı Radyo Viva’da ağırladı. Yayın, o gece Fırat’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile tarihi konuşmasını yaptığı CNNTürk’ün Ankara’daki binasında gerçekleşti.

Metan’ın sorularını cevaplayan Fırat, adeta o geceyi yeniden yaşadı. Radyo başındaki binlerce dinleyici Fırat’ın o gece yaşadıklarını büyük bir ilgi ve dikkatle dinledi. Dinleyiciler, yayına sosyal medyadan yoğun ilgi gösterdi.

22 yıllık gazeteci olduğunu ve telsiz taşıyarak muhabirlik yaptığını anlatan Hande Fırat, 15 Temmuz’un farklı olduğunu anlattı. Yıldönümü CNN İnternational başta olmak üzere ABD, Avrupa, Suudi Arabistan, Katar ve İsrailli tanınmış televizyon kanallarının belgesellerine konuştuğunu ve darbe girişimini en ince ayrıntısıyla anlattığını ifade etti. Yolda kendisini görüp sarılan ve teşekkür edenlerin duygulandırdığını da anlatan Fırat, gözlerinin dolduğunu anlattı.

Hürriyet gazetesinin 15 Temmuz’da özel bir sayı ile çıkacağını ve CNNTürk’ün de gün boyu yayın yapacağını ifade eden Fırat, darbe girişiminin en ince ayrıntısıyla ele alınacağını kaydetti. Fırat, ayrıca Cumhurbaşkanlığı ile TBMM’de düzenlenecek programlara da katılacağını anlattı.

AYDIN BEY’E HAKSIZLIK YAPILIYOR!

Transfer teklifi gelmesi halinde kabul etmeyeceğini de kaydeden Fırat, Aydın Doğan ile ilgili duygu dolu konuşma yaptı. Fırat, ‘Bizim bakış açımız evrensel ilkeler ışığında gazetecilik yapmak. Bunun çok önemli olduğunu 15 Temmuz’da gördük. Evrensel ilkeler ışığının dışında hiçbir amaç ve gayret yok. Aydın Bey’e yapılan eleştiriler hakız. Aydın Bey benim için çok kıymetlidir. Ben, aynı zamanda Doğan Grubu Yöneticisiyim. Gazeteciyim” Aydın Doğan çok değerli bir insan zaman zaman kendisine yöneltilen haksız eleştiriler oluyor ve ben bunlara çok üzülüyorum. Altın Kelebek Ödüllerini bile aydın Bey’e mal ettiler orada yaşanan tamamen çalışan arkadaşların amatörlüğü ben bu yanlışı düzeltmek için oldukça yoğun çaba sarf ettim. Şuanda Sn. Cumhurbaşkanımızla araları kötü değil en son iftar yemeğinde aynı masada birlikteydiler.'

O GECEYİ ADETA YENİDEN YAŞADI

Kızıyla yemeğe gittiğini belirten Fırat, bu sırada telefonuna Ankara ve İstanbul’da asker ve polisin meydanlara çıktığı şeklinde mesajlar düştüğünü kaydetti. DEAŞ ve PKK saldırıları olabileceğine karşı muhabirleri uyardıklarını da belirten Fırat, 21.30 gibi köprüde henüz tank ve askerlerin olmadığını belirtti. Genelkurmay İletişim Daire Başkanlığının dahil bir çok önemli kurumu aradığını ancak bilgi alamadığını da kaydeden Fırat, ‘İstanbul’da asker polisin silahını topluyor’ diye mesaj düşünce resmi kaynakları aramaya başladığını ifade etti. Fırat, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Erdoğan Aktaş aradı, ‘köprüde askerler görülüyormuş’, dedi. Bunun üzerine Bakanları aradım. Ancak onların da haberi yoktu. Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve MİT’ten isimlerle konuştum ancak hareket yoktu.Bu sırada telefonum çaldı. Çok eski bir asker kaynağım ‘Bu gece hareketli olacak. Emir komuta dışında askeri hareketlilik var. Köprüde asker var’ dedi. Genelkurmayı yine aradım, yanıt alamadım. Başbakanlık Başdanışmanı ve bazı Bakanlar ile konuştum. Bilgilerimi paylaştım. TV’lerde spikerler köprüde hareketlilik var, acaba terör saldırısı mı diyor. Nehir ağlamaya başladı. Anneme girerken savaş uçakları uçmaya başladı. Korkunçtu. Herkes çığlık çığlığaydı. Kızımı anneme bıraktım. Ofise geçmek için yola çıktım”

Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan ile konuştuğunu da anlatan Fırat, onun, (Kızım demokrasi çok kıymetli. Tüm çalışma arkadaşlarım demokrasinin yanında olsun), dediğini anlattı. İlerleyen anlarında da telefonla aradığı Hasan Doğan’ın da kendisine, ‘açıklama yapacağız’ dediğini aktaran Fırat, “Cumhurbaşkanı Marmaris’ten açıklama yapacak” diye altyazı geçtiklerini kaydetti.

Bu sırada Genelkurmay Karagahı’na helikopterlerin ateş açtığını, Emniyet Özel Harekat binasına bomba atıldığını ve büyük sarsıntı yaşadıklarını da aktaran Fırat, büyük korku ve endişe içinde görevini yapmaya çalıştığını söyledi. TRT’de darbe bildirisi okunmasının ardından Hasan Doğan’ı aradığını onun da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın periskop aracılığıyla açıklama yaptığını söylediğini aktardı. Fırat, bu yayının ulusal kanallara düşmediğini söylemesi üzerine bizzat kendisinin görüşmek istediğini aktardığını da belirterek, şunları söyledi:

“Bana bağlanın, ben yayını yaparım, dedim. Telefonla bağlanın dedim, Beyefendiye sormam lazım, dedi. Çünkü o anlar ‘Cumhurbaşkanı öldü, rehin alındı, kaçtı’ diyenler var. Başbakan dışında konuşan yok. Genelkurmay karargahında komutanların esir alındığını öğrendik. Telefonu kapattım iki saniye sonra facetime’dan Sayın Cumhurbaşkanı ile o tarihi röportajı yaptık”

Türkiye’de ve yurt dışında kanalların ortak yayına geçtiğini öğrendiğini de belirten Fırat, yayın sonrası eski başbakanların, siyasilerin, bakanların yayına bağlanmak için aradıklarını belirtti. Emniyete atılan bombalardaki patlamalar sırasında binada sarsıntılarla çığlıklar yükseldiğini de anlatan Fırat, 7 kat koşarak aşağı indiklerini anlattı.

BAŞBAKAN ‘HEDEF HALİNE GELDİNİZ’ DEDİ

Başbakan Binali Yıldırım’ın kendilerini arayarak, ‘Hedef haline geldiniz. Dikkat edin’ dediğini de belirten Fırat, bir süre sonra da CNN Türk binasının basıldığını kaydetti. Herkesi evine gönderdiğini Dicle Canova ve diğer birkaç çalışanlar binada kaldıklarını belirten Fırat Fox TV canlı yayınında TBMM’ni bombalanmasını dehşet içerisinde izlediklerini anlattı. Fırat, “Öğrendik ki,benim ile Abdülkadir Selvi’nin susturulması talimatı verilmiş. Ciddi bir travma yaşadık. Saat 07.00 sıraları yukarı çıktık. Kapıyı açtık Ankara barut kokuyorda. Ancak, herkes arabasıyla yollardaydı. ‘şükür geçti dedik”

CUMHURBAŞKANI SAĞSALİM HAVALİMANINA İNMELİYDİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Atatürk Havalimanı’na inmesi ile ilgili duygularını da paylaşan Fırat, tüm dehşeti yaşadık. "Havada uçakların vurulması talimatı verildiğini biliyorduk. Ancak, iktidar ve
muhalefet bir aradaydı. Halkın seçtiği Cumhurbaşkanı’nın sağ salim havalimanına inmesi lazım, dedik. Ben de o sırada havalimanındaydım. Yaşadığımız aynı zamanda bir terör saldırısıydı. Dünya Mars’a gidiyor, biz darbeleri konuşuyoruz.Ülkem bunları yaşamamalı”

15 TEMMUZ’UN YÜZÜ OLDUN

Adem Metan'ın, “15 Temmuz’un yüzü oldun” diye konuşması üzerine Fırat ise radyoların ve televizyonların o gece çok büyük iş yaptığını hatırlattı. Türk milletinin gösterdiği cesareti de öven Fırat, “Bu millet onurlu ve büyük bir millettir. İç savaş ve kargaşa iddiaları vardı. Milletimiz bunu o gece gördü. Ülkesine, milletine,devletine çocuğuna sahip çıktı. Bizim gidecek bir yerimiz yok. Nereye gideceğiz” dedi.

“CUMHURBAŞKANI İLE GÖRÜŞMEDE ÇOK HEYECANLANDIM”

15 Temmuz sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilk görüşmesini de anlatan Fırat, çok heyecanlandığın kaydetti. Hasan Doğan ile Mustafa Varank’ın kendisini aradığını ve kızı Nehir ile davet ettiklerini belirten Fırat, “Kızım korkuyordu. ‘Anne bir pastanede buluşsak olmaz mı, diye sordu. Korkuyordu. Ben de güldüm. Birlikte gittik. Çok heyecanlıydık. Başbakan, kabinenin yarısı oradaydı. El sıkıştık.Sayın Cumhurbaşkanı ile oturma bölümüne geçtik.Sohbet ettik. Uçak sesinden korkan kızıma, ‘korkma onlar bizim dost uçaklarımız’ dedi. Telefon bağlantısını ve ülkenin genel durumunu konuştuk. Önemli onurlandırıcı görüşmeydi. Kızımla uzun süre sohbet etti. Sonrasında ayrıldık” dedi.

Doğan Yayın Holding’in Onursal Başkanı Aydın Doğan’ın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iftarına katılması ile ilgili bir soru üzerine düşüncesini seslendiren Fırat, 14 isimle katıldıklarını ve çok iyi geçtiğini anlattı. Cumhurbaşkanı, Serhat Albayrak ve işadamı Ferit Şahenk ile Doğan’ın aynı masada oturduğunu anlatan Fırat, “İftarın iyi geçtiğini biliyorum” dedi.

BELGESİZ HABER YAPMAM

Metan, programın ilerleyen anlarında da Genelkurmay ile ilgili yaptığı haberle ilgili bir soru yöneltti. Fırat da bunun üzerine belgesiz haber yapmadığını belirtti. Genelkurmay’ın 4 sayfalık bir açıklama yaptığını da hatırlatan Fırat, “Yazılı olarak elektronik posta ile geldi. Hepsi belgeli. Başlık ile ilgili de Yazı İşleri bir açıklama yaptı. Ötesinde bir şey söylemeyeceğim, Genelkurmay da o açıklamayı kendisinin yaptığını ifade etti. Ben gazeteciyim. Haber önemli. O bir haberdi. Başlığı içeriği ve benzeri resmi açıklama yapıldı. Haber geride kaldı” şeklinde konuştu.

SAYIN CUMHURBAŞKANI İLE ÖZEL YAYIN YAPMAK İSTERİM

Fırat, 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıldönümünde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile de bir özel yayın yapmak isteyeceğini ifade etti. Hayatı boyunca yaşayacağı özel anlamı olduğunu vurgulayan Fırat, “İnşallah özel yayın yaparız. Türkiye’nin artık bu tehlikeleri atlattığını düşünüyorum. Kimse bu saatten sonra milleti karşısın alamaz” diye konuştu.

Yine bir soru üzerin Fırat, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile telefon ile bayramlaştığını da kaydetti.

BAŞBAKAN İLE BİRLİKTE GÖZYAŞI DÖKTÜK

Yazdığı kitap ile ilgili düşünceleri de sorulan Fırat, arkadaşı Baki Şehirlioğlu’nun ‘Bu kitabı yazacak çok kişi olacak. Ancak senin yazman lazım” dediğini belirtti. Kitabın hazır olduğu, bunun bir oyun olduğu şeklindeki dedikodulara dikkat çeken Fırat, “Sanki tüm notlar hazırdı, ilgisi yok. İçerisinde arkadaşlarla röportajlar var. Whatsapp yazışmalarının dökümünü aldık. Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlıkla görüştüm. Sayın Başbakan bizzat yaşadıklarını anlattı. Çok duygulu anlar yaşadık. İkimiz de bu sırada gözyaşımızı tutamadık. MİT ile görüştüm. Askerlerle konuştum. Devlet Bahçeli ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaşadıkları da var” dedi.

CUMHURBAŞKANI DA TELEFONU SORDU

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile tarihi konuşmayı yaptığı telefonu Katar ve Suudi işadamlarının 250 bin dolar verdiğini ancak kabul etmediğini de belirten Fırat, Türk işadamlarının da talebi olduğunu söyledi. Fırat, sözlerini şöyle tamamladı: “Cumhurbaşkanımız telefonun bende olduğunu soruyor. Ben de ‘duruyor’ diyorum. Aydın Bey de soruyor. Kullanmaya korkuyorum. Düşer kırılır diye…”

FETÖ ile ilgili düşüncesini de belirten Fırat, istihbarat örgütlerinin eindeki terör örgütü olduğunu sözlerine ekledi.