Insülin direnci tedavisinde en eski yöntem

İnsülin direnci hakkında bilgiler veren Dr. Didem Dereli Akdeniz'den önemli tavsiyeler...

Insülin direnci tedavisinde en eski yöntem
Yeni Asır'da yer alan habere göre İç Hastalıkları, Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Didem Dereli Akdeniz, metforminin tip 2 diyabet için reçete edilen ilaçların etken maddesi olduğunu belirterek, "İlaçların yan etkilerinden hem biz hekimler hem de hastalarımız korkarız. Fakat doktorunuz tarafından size önerildiğinde metforminin (yani vücudunuzda metformin kullanmamanıza neden olacak herhangi bir sorun olmadığı saptandığında) bilinen uzun dönem kötü etkisi yoktur. Metformin Tip 2 diabetin oluşumuna neden olan insülin direncinin tedavisinde elimizdeki eski ve güvenilir bir moleküldür" dedi.

İNSÜLİN DİRENCİ NEDİR?

İnsülin direnci hakkında bilgiler veren Dr. Didem Dereli Akdeniz, "Hücrelerimizi birer oda gibi düşünün. Vücudumuzun tüm enerji mekanizması bu odalar içinde gerçekleşir. Vücudumuz dışarıdan protein, yağ ya da nişasta alır ama karaciğerimiz tüm bu gıdaları parçalayıp, bölüp değiştirebilir.

Sonuçta hepsi hücrelerin esas besin kaynağı olan şekere dönüşüp bu odaya girer ve enerjiye çevrilir. Her odaya girişte gerektiği gibi hücrelerimize girerken de şeker bir kapı kullanır. Bu kapı her zaman kilitlidir ve anahtarı da insülindir. Anahtarın kilide uyumu bozulduğu anda insülin direnci ortaya çıkar. Metformin anahtarın kilide uyumunu kolaylaştırmaktadır. Bu nedenle metformin hem şeker hastalarında hem şeker hastalığına aday olan fazla kilolu, şeker düşmeleri yaşayan insülin direnci hastalarında hem de insülin direnci yüzünden yumurtalık hormonları dengesi bozulmuş polikistik over sendromlu kadınlarda yaygın olarak kullanılmaktadır"
dedi.

METFORMİNİN VÜCUDA ETKİLERİ

Yapılan araştırmalarda bu etken maddenin bazı uzun dönem etkileri de ortaya çıkmıştır.

Anti-aging: Şeker hastası olsun ya da olmasın metformini iki yıldan daha uzun süredir kullanan kişilerde, kullanmayanlara oranla yaşlanmaya bağlı görülen hücresel ve damarsal değişiklikler belirgin olarak azalıyor. Kanser, kalp hastalığı ve bilişsel fonksiyonlarda bozulma gibi yaş ile ortaya çıkan ve hepimizi korkutan sorunlara karşı belirgin bir korunma sağlamakta.

Kanser: Araştırmalar metforminin kanser hücrelerinin büyümesini baskıladığını saptamıştır. Bu baskılama meme, AC, pankreas gibi yaygın görülen kanserlerde yüzde 15 ile yüzde 40 oranında değişmektedir.

Beyin hücre yenilenmesi: Beyin hücreleri kendini yenileyebilmektedir. Geçen yıllar içinde beynimizin her gün değiştiğini, geliştiğini ve bu sürecin ömrümüzün son gününe kadar devam ettiği anlaşıldı.

Serebral Palsi: Serebral Palsi ile mücadele eden çocuklara uygulanan geleneksel tedaviler rehabilitasyon süreçlerinden oluşuyor ve iyimser sonuçlar bile kısmi düzelmeleri getiriyor. Metformin tedavisi, serebral palsi ile doğan farelerde beyin hücrelerinin normal beyin hücrelerine dönüşüp çoğalmasını sağlamaktadır. Bu bulgudan yola çıkılarak planlanan insan çalışmaları halen devam etmekte ve sonuçlar oldukça umut vaadediyor. Bu çalışmalar aynı zamanda inme, Alzheimer hastalığı, beyin tümörü gibi beyin hücre hasarı veya bozulması yaşanan süreçler için de yeni bakış açıları getiriyor.

Diğer sağlık vaatleri: Kanda LDL kolesterolü, Özellikle LDL'nin zararlı 3 ve 4 alt tiplerini azaltır. Kan kötü kolesterolü düştükçe ince kılcal damarların daralması azalıyor ve açık kalan her kılcal damar hücrelerimizin ömrünü uzatıyor.