İpek Tuzcuoğlu bilinmeyenlerini anlattı

Ermeni tehciri sırasında yaşanan gerçek bir hikayeye dayanan 'Kervan 1915' adlı filmde oynayan İpek Tuzcuoğlu bilinmeyenlerini anlattı.

İpek Tuzcuoğlu bilinmeyenlerini anlattı
Akşam'dan Selin Kök'ün röportajı..

Balerin olmayı hayal ederken oyuncu oldunuz... Nasıl gelişti olaylar?


Kader... İlkokuldan sonra konservatuvar bale bölümü sınavlarına girdim ve ne yazık ki sınavı yedekten kazandım fakat sınavların şaibeli bulunması sebebiyle o yıl ki sınavlar iptal edildi. Dolayısıyla ortaokula başlamış oldum iyi ki de öyle olmuş çünkü zaman içinde oyunculuk isteğim daha ağır bastı. Muhtemelen de zaten bale bölümünü kazanmış olsaydım oyunculuk bölümüne geçmek ister öyle devam ederdim eğitimime. Ama tabii ki özel bale eğitimlerimi bırakmadım daha sonrasında İzmir D.T'de müzikal dansçısı olarak görev aldım. Bir çocuk oyununda sözleşmeli oyuncu olarak oynadım ve oradan H.Ü Devlet Konservatuvarı Tiyatro bölümü.

Sanat camiası rengarenk görünür

Sizin hayatınız sürprizler doluydu sanki, bir dönem çok hareketli bir hayatınız vardı. Öyle değil mi?

Hepimizin yaşamı öyle değil mi zaten? İçinde bulunduğum sanat camiası zaten rengarenk görünür insana. Kimine göre bir gökkuşağıdır ve onun her renginde mutlaka molaları olur kişinin. Hakikat o gökkuşağının renklerinde yaşamak değil, onun altından geçebilmeyi başarabilmektir.

Sürprizler, kadersi döngülerdir

Sürpriz dediğimiz şeyler ise kadersi döngülerdir. Yaşanılan olayları içinde bulunduğunuz işleri karşılaştığınız kişileri yanlış ya da doğru okursunuz ve onların sonucunda da o sizin hareketli dediğiniz alanlar ortaya çıkar. Ve genellikle de o hareketli dönemler yanlış ve hatalı okumalardan dolayı oluşur. Doğru ve sağlam bakış açısında ne hareket ne problem ne de sıkıntı pek olmaz. Onun sonucunda ise sakinlik ve sükût olur kanımca.

Kadere inanırım

Evli mutlu çocuklu kavramı size ne kadar uyuyor? Önümüzdeki günlerde sizi böyle görebilir miyiz?

Ne güzel derim böyle insanlar görünce. Özellikle evli çocuklu ve mutlu insanlar görünce mutlaka Allah mutluluklarını daim etsin diye dua ederim. Eeee kadere inanırım demiştim ne diyelim kader, kısmet, nasip.

Aslolan şöhretli oyuncu olmak değil

Parıltılı dünyanın en çok konuşulan ismiyken bir anda kendinizi neden çektiniz?


"Neyi arıyorsan sen O'sun" der Hz. Mevlâna. Bendenizin arayışı sanırım bu yönde gelişti. Sakin basit ve maneviyata dönük bir yaşam şeklini ruhuma daha yakın buldum. Her ne kadar sanat camiasının içinde bir mesleği icra etsem de kimilerine göre zor kimilerine göre anlamsız kimilerine göre yanlış görünse de bu halim, yaşamda aslolanın sadece ünlü ve şöhretli bir oyuncu olmaktan ibaret olmadığı inancına sahibim. Oyunculuk sadece mesleğim. Bu inanç sistemi içinde de önümde farklı ve daha özel bir kapı açıldı. O kapıdan da yaşam yürüyüşüme devam ediyorum. Bu karar bir strateji ya da kariyer planlamasının bir bölümü değil. Bu karar yıllar içinde yaşanmışlıklarımla harmanlanmış bir sürecin sonucu.

Kervan 1915 farklı bir iş oldu

Rol aldığınız Kervan 1915'i sizden dinleyelim.


Filme haziran sonunda başladık ve eylül ortasında bitirdik. Anadolu’nun birçok kentine gittik. Büyük prodüksiyonlu, meşakkatli faklı bir iş oldu benim için. Zaten filmin senaryosunu okuyunca büyük çapta bir iş olduğunu anlıyorsunuz.

Ermeni kadınını oynuyorum

500 kişiyle başlanan daimi 150 kişilik bir kervanla devam eden bir yol hikayesi bu film. 1915 yılında Ermeni tehcirini konu alan film o dönemde yaşayan Satırcı Salim'in, Ermeni kadın çocuk ve yaşlıları Giresun’dan Halep'e taşımasıyla şekilleniyor. Bu kadar çok şehir gezmemizin nedeni yönetmen İsmail Güneş' in o dönemdeki rotayı birebir resmetme isteği. Oynadığım karakter Hayganuş Kervanı'ndaki ermeni kadınlardan. Tehcir sebebiyle yerinden yurdundan sürüldüğü için öfkeli ve hırçın bir yapıya sahip. İnatçı ve cesur bir kadın. Katırcı Salim'le sürekli zıtlaşan kervanda isyankar bir yapı çizen bir anne.

‘Ben oldum’ dediğim an mesleği bırakırım

Tasavvufa özel bir ilginiz var. Bu konuda da samimiyetiniz çok sorgulandı... Neler söyleyeceksiniz?

İnanan da inanmayan da sağ olsun var olsun. Zaman en güzel cevaptır insanoğluna...

Kariyerinizde olduğunuz yer ve olmanız gereken yer arasında mesafe var mı?

Her zaman mesafeler olacaktır. Çünkü ben oldum, ben tamamım dediğiniz noktada zaten bu mesleği bırakmalısınızdır. Büyük beklentilerim ne hayatıma dair ne de mesleğime dair yok. Hırslar ihtiraslar zaten hak getire. Tabii ki hayallerim var. Çalışmayı arzu ettiğim yönetmenler ve usta oyuncular var.

Asmalı Konak bana güzel kapılar açtı

Oynadığınız Asmalı Konak üzerinize adeta yapıştı. Bu bir dezavantaj mı?


Asla dezavantaj olarak bakmadım tam tersine hayatın büyük hediyelerinden biri olarak gördüm. Kariyerimin çıkış anahtarıydı. Ama şimdilerde elimde o anahtar sayesinde o kadar güzel kapılar ve o kapıların içindeki hazinelere ulaştım ki, sadece şükredebilirim. 
Konular Röportaj