Kanlı Ay tutulmasından sonra 10 günde 7 uçak kazası ve deprem!

27 Temmuz'da gerçekleşen kanlı Ay tutulmasının ardından yaşanan uçak kazaları ve Endonezya'yı vuran 7 büyüklüğündeki deprem tutulmalar depremleri ve kazaları tetikliyor mu sorusunu da yeniden gündeme getirdi.

Kanlı Ay tutulmasından sonra 10 günde 7 uçak kazası ve deprem!
Habertürk'ün haberine göre 27 Temmuz akşamı gerçekleşen kanlı Ay tutulması arkasında birbirinden güzel fotoğraf kareleri bırakmış ve içinde bulunduğumuz yüzyılın en uzun süreli Ay tutulması olarak kayıtlara geçmişti.

Ancak kanlı Ay tutulmasının üzerinden geçen 10 günde yaşanan 7 uçak ve helikopter kazasının yanısıra Endonezya'nın Lombok Adası'nı vuran 7 büyüklüğündeki deprem, bir kez daha 'Tutulmalar depremleri veya kazaları tetikliyor mu?' sorusunu gündeme getirdi.

Kanlı Ay tutulması ile büyük ölçekte deprem arasındaki bağa dair en çarpıcı 'kehanetlerden' biri de Hollandalı deprem araştırmacısı Frank Hoogerbeets'ten geldi. Güneş, gezegenler, Ay'ın geometrisi ve elektromanyetik etkiler üzerine bir araştırma merkezi olan Ditrianum'un kurucusu olan Hoogerbeets, kendi internet sitesinde kanlı Ay'ın ardından dünyada 7 ve üzerinde bir depremin gerçekleşebileceğine dair tahminde bulunmuştu.

Hollandalı araştırmacı, tahminini Dünya'nın Mars ile Merkür arasına girmesinden dolayı oluşan yerçekimsel etkinin yarattığı gerilimin tektonik plakalarda hareketliliğe neden olabileceği tezine dayandırmıştı.

Endonezya'da gerçekleşen ve 91 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan 7 büyüklüğündeki depremin yanı sıra, kanlı Ay tutulmasının üzerinden geçen 10 gün içerisinde 7 havacılık kazası yaşandı. Geride kalan 10 günde, Brezilya, İsviçre ve Meksika'da birer ABD'de ise iki uçak düşerken, Çin ve Rusya'da birer helikopter kazası yaşandı. Bu kazalarda 49 kişi hayatını kaybetti, 95 kişi de yaralandı.

GÜNDOĞDU: "ARADA BAĞLANTI YOK"

Konuyla ilgili olarak Jeofizik Mühendisi Yard. Doç. Oğuz Gündoğdu Habertürk'e açıklamalarda bulundu.

Gündoğdu, "Ay ile ilgili sürekli aynı spekülasyonlar yapılıyor. Ayın çekim gücüyle alakalı bir şey sanırım bu. Ancak yapılan çalışmalardan şu ana kadar kesin bir sonuç alınamamıştır. Kimisi uzaklaştığı zaman, kimisi yaklaştığı zaman diye söylüyor. Bu kez Mars da yaklaştı. Ancak bununla alakalı da net bir sonuç yok. Yörüngeyle ilgili bir tahminde bulunulmuş sanırım ama herkes Ay ve Mars'ın yaklaşması üzerine herkes bir tahminde bulundu zaten. Elimizde bunu gösteren istatistiki bir sonuç yok. Daha önce ben bunun üzerine okulda çalışmıştım, Ay'ın yaklaşması ve uzaklaşması üzerine. O nedenle biliyorum ki, böyle bir şey yok." ifadelerini kullandı.

Uçak kazalarıyla tutulmalar arasında bir ilişki olup olmadığı yönündeki sorumuzu yanıtlayan Gündoğdu, "Uçak teknolojisiyle ilgili yeni gelişmeler var. Uçaklar manyetik alanlardan büyük bir ölçüde özgür bir duruma geldiler. Elimizde bununla ilgili de bir gösterge yok." şeklinde konuştu.

ÜŞÜMEZSOY: "AY'LA DEĞİL YER KABUĞUYLA İLGİLİ"

Konuyla ilgili konuşan isimlerden bir diğeri olan deprem uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy da, tutulmalar konusunda Gündoğdu ile benzer fikirde ve tutulma-deprem ilişkisinin tamamen tesadüfi olduğunu düşünüyor.

Endonezya'nın Lombok Adası'nda gerçekleşen depremin büyük tsunami yaratan depremlerden olmadığını belirten Üşümezsoy, "Buradaki stres birikimi, yıllık bu hareketlerin tutuklanması nedeniyle biriken stresin boşalmasıdır. Dolayısıyla bu aydan veya güneş tutulmasıyla bağlantılı değil. Yer kabuğundaki hareketlerle ilgilidir. Yer kabuğunda iki kuvvet arasındaki mücadeledir. Hareket edemeyen fayların stres kırılması yaşamasıdır." ifadelerini kullandı.

Tutulma ve depremler arasındaki ilişkinin tesadüfi olduğunu belirten Üşümezsoy, "Bence tutulma ve deprem arasındaki ilişki tamamen tesadüfi. Zaten tutulma bütün dünyada görülebiliyorken, deprem lokal bir olay. Zaten orada sıkışma var, onun dışında volkanik hareketler var zaten orda. Yaklaşık 60-70 kilometrelik fayın 3-5 metre kırılmasıyla oluşmuş bir deprem." şeklinde konuştu.

Uçak kazalarının ise ayın atmosferik hareketleriyle bağlantılı olabileceğini belirten Üşümezsoy, "Uçak konusu benim dalım değil ama onun mümkün olabileceğini düşünüyorum. Sebebi şu, Ay tutulmasının yarattığı atmosferik olaylardaki dinamik etkiler ve manyetik alan değişimleri belki hava akımlarında böyle bir etki yapabilir." dedi.