Keskin Kalem'den Rasim Ozan Kütahyalı'ya ağır eleştiri!...
Medyaradar'ın usta yazarı Keskin Kalem, Rasim Ozan Kütahyalı'nın Fethullah Gülen'e yazdığı mektubun ardından yazılarına 5 gün ara verilmesi olayını analiz etti.
SİYASETTE FAY KIRILDI MEDYADA
TSUNAMİ OLDU!
Bir Derin Analiz:
Medya şu aralar bir tsunami ile çalkalanıyor. Siyasetten pek anlamam ama bu tsunamiye Ak Parti ile Cemaat arasındaki fay hattının kırılmaya başlaması yol açtı diye düşünüyorum. Bunun sebebi, iktidarın paylaşılamamasıdır. Yoksa çözüm süreci ve dershane olayları değil. İşin aslı bütün bunlar birer sebep değil sonuçtur. Rahmetli babam, "yokluk paylaşılabilir ama varlığı paylaşmak zordur" derdi. Nur içinde yatsın, ne kadar da haklıymış. Yıllar önce iktidar yürüyüşüne birlikte çıkanlar, ortak düşmanlarına karşı birlikte mücadele edenler, şimdi ortak düşmanları havlu atınca ve iş iktidarın paylaşılmasına ve kurgulamasına gelince, anlaşmazlığa düştüler...
MEDYADA ELLER TETİKTE!
Tabi bu fay kırığının medyada tsunami etkisi de gecikmedi. Medya patronları, televizyoncular ve köşe yazarları saflarını belirleyip mevziye geçtiler ve silahlarını karşı tarafa yönelttiler. Şimdilik eller tetikte bekliyorlar...
Medya patronları "dershane" olayına kendi pencerelerinden bakıp manşetlerini atarken, televizyoncular ve köşe yazarları da karşı tarafa, "tencere dibin kara, seninki benden kara" mesajlarıyla gözdağı veriyorlar... Bu bekleyişin ileride nelere yol açabileceğini ya da "Kaset Savaşları"na dönüp dönmeyeceğini birlikte göreceğiz...
N'OLUYO RASİM ABİ?
Çoğu medya mensubu saflarını belirlerken, bazıları iki arada bi'derede kalmış görünüyor. Rasim (Ozan Kütahyalı) Abi de bunlardan biri... İki cami arasındaki beynamaz gibi dolaşıp, "ne şiş yansın ne de kebap" diyor...
KESKİN KALEM'İN MEDYARADAR'DA YAYINLANAN YAZISININ TAMAMINI BURAYA TIKLAYARAK OKUYABİLİRSİNİZ...
Bir Derin Analiz:
Medya şu aralar bir tsunami ile çalkalanıyor. Siyasetten pek anlamam ama bu tsunamiye Ak Parti ile Cemaat arasındaki fay hattının kırılmaya başlaması yol açtı diye düşünüyorum. Bunun sebebi, iktidarın paylaşılamamasıdır. Yoksa çözüm süreci ve dershane olayları değil. İşin aslı bütün bunlar birer sebep değil sonuçtur. Rahmetli babam, "yokluk paylaşılabilir ama varlığı paylaşmak zordur" derdi. Nur içinde yatsın, ne kadar da haklıymış. Yıllar önce iktidar yürüyüşüne birlikte çıkanlar, ortak düşmanlarına karşı birlikte mücadele edenler, şimdi ortak düşmanları havlu atınca ve iş iktidarın paylaşılmasına ve kurgulamasına gelince, anlaşmazlığa düştüler...
MEDYADA ELLER TETİKTE!
Tabi bu fay kırığının medyada tsunami etkisi de gecikmedi. Medya patronları, televizyoncular ve köşe yazarları saflarını belirleyip mevziye geçtiler ve silahlarını karşı tarafa yönelttiler. Şimdilik eller tetikte bekliyorlar...
Medya patronları "dershane" olayına kendi pencerelerinden bakıp manşetlerini atarken, televizyoncular ve köşe yazarları da karşı tarafa, "tencere dibin kara, seninki benden kara" mesajlarıyla gözdağı veriyorlar... Bu bekleyişin ileride nelere yol açabileceğini ya da "Kaset Savaşları"na dönüp dönmeyeceğini birlikte göreceğiz...
N'OLUYO RASİM ABİ?
Çoğu medya mensubu saflarını belirlerken, bazıları iki arada bi'derede kalmış görünüyor. Rasim (Ozan Kütahyalı) Abi de bunlardan biri... İki cami arasındaki beynamaz gibi dolaşıp, "ne şiş yansın ne de kebap" diyor...
KESKİN KALEM'İN MEDYARADAR'DA YAYINLANAN YAZISININ TAMAMINI BURAYA TIKLAYARAK OKUYABİLİRSİNİZ...