Nevra Serezli'den yürek burkan sözler

"Metinin kaybında, inatla sakinleştirici almadım. 'Hayır' dedim, 'Kesin istemiyorum'. Bu acıyı yaşamak zorundayım. Yaşamalıyım ki atlatabileyim."

Nevra Serezli'den yürek burkan sözler

ACIMI YAŞADIM

Metin'in kaybında, inatla sakinleştirici almadım. “Hayır” dedim, “Kesin istemiyorum”. Bu acıyı yaşamak zorundayım. Yaşamalıyım ki atlatabileyim. Sakinleştriciyle geçiştirsem sonra çıkardı acısı. Gerçi şimdi daha da çok çıkıyor ama baş ediyorum. Özlediğim zaman fotoğrafına bakıyorum. Sesini dinliyorum. Bin tane kaset var. Bazen kötü olup kapatıyorum.

MEZARINA GİDEMİYORUM
 
Her şeye olumlu yaklaşan bir insandı Metin. Hastayken bile şikâyet etmedi. Ketumdu da. Bir şeyler ters gitse “Kesin bunun arkasından iyi şeyler olacak” derdi. Destek veren biriydi. Bir tek ‘paylaşmak' çok özleniyor. Neyse ki söylenmemiş şeyimiz hiç kalmamıştı hayatta. Mezarına gitmek de iyi gelmiyor. Çok ender gidiyorum. Onu oraya yakıştıramıyorum, hoş değil. Bu evin içinde onu hissetmek daha huzurlu.

KADIN DEDİĞİN

Kadın dediğin sevecen olmalı. Çalışan kadın da olsa erkek kadını kadın gibi görmek istiyor. Süslenip ruj sürmek demek değil kadınlık. Bir kere anaç davranmak, ilgilendiğini, onun için birtakım fedakarlıklar yapabileceğini göstermek önemli. Sıkıldığın anlarda bile bunu oynamayı becerebilmelisin. Tatlı dilin üstesinden gelemeyecek hiçbir şey yoktur. Metin'e “Hayatım boyunca sana her istediğimi yaptırdım. Ruhun duymadı” derdim. Emir vererek değil tabii. Kazık kadar kadın da olsam genç kız edasıyla söylerdim. Bence hiçbir erkek dayanamaz böyle bir kadına.

BRAD PITT DE YAŞLANIYOR

Hayran olduğun birlikte olduğun kişinin kalbi ve huyu iyi olmalı. Sen de yaşlanıyorsun, o da. Onu hep bir ilah ve hep yakışıklı olarak görürsen olmaz ki. O zaman 5 senede bir yeni birini bulmak lazım. Karakterine, ruhuna hayranlığın yoksa bitti. O yüzden de evlilikler bitiyor. Brad Pitt de yaşlanıyor; Angelina Jolie de bozuluyor.

RUHUM GENÇ

Ruhum daha genç, yaşıma yakışamıyorum. Bakın pembeler, morlar giyiyorum. Komiğe kaçmayacak şekilde kendimi genç hissettiğim kadar böyle yaşıyorum. Annem de “Hay Allah! Kafayla bacak niye aynı zamanda yaşlanmıyor?” derdi.

UKALA KAYINVALİDE

‘Bebek İşi' adlı dizide kız annesi, kayınvalideyi oynuyorum. Ukala, kendini beğenmiş, ‘her şeyi ben bilirim' tipli bir kadın. Oğlan anası da Ayşenil Şamlıoğlu. İkimizin arasında devamlı sürtüşme oluyor, komedi de çatışmadan çıkıyor. Birbirimize hava atıyoruz, birbirimizi küçümseyip kibarca laf sokuşturuyoruz. 

ASLAN BURCU DOĞRUCUDUR

Gerçek hayatta nasıl bir kaynana olduğumu gelinlerime sorun. Arkadaş gibi olmayı seviyorum. İçimde anaçlık olduğu için evlat gibi davranırım. Aslan burcu olduğum için hem liderlik vasfım, hem doğrucu ve hak geçirmeyen bir tarafım var. Yalana dolana gelmez Aslan burcu. Arkadan dedikodu yapmayı sevmem. Hayat o kadar kısa o kadar değerli ki, birtakım sorunları, sıkıntıları biriktirmek, alınmak, kızmak gereksiz. Sıhhatimiz de yerindeyse şükredelim.

DOLU SALONLARA OYNADIM

Devekuşu Kabare Tiyatrosu dönemi çok güzel günlerdi… Müzikallerde de çok eğlendik. Adile Naşit, Ayşen Gruda, Erol Evgin, Mehmet Ali Erbil, Altan Erbulak daha kimler kimler... Oynamadığım insan yok.

TİYATRODA PARA KAZANDIM

Tiyatroda eskisi gibi star isimler yok çünkü kimse kalmadı. Ayakta kalan Suna Keskin, ben, Füsun Erbulak... O devrin tiyatro şöhretleri çok önemliydi. Şimdi bir dizide şöhret olunuyor. Bir tiyatroda bir sezon oynuyor, sonra devam etmiyor. Düşünmüyor bile, çünkü o kadar aşırı paralarla dizi teklifleri geliyor ki hak vermek de lazım gençlere. Tiyatroda az para var ama sürümden kazanıyorsun.

ABD'DE İLGİ ÇEKİYORDUM

ABD'ye AFS bursuyla gittim. Aileden uzak kalmak umurumda değildi. Dans ve tiyatro dersi aldım. İlk kez gördüğüm için, sürekli televizyona izlerdim. AFS ile gittiğim için yanında kaldığım aile ve okul müthiş korumacıydı. Kırk yılda bir okulun dansı olurdu. Aile seni arabayla götürür, belli saatte alır. Türkiye'den gelmiş ve harika İngilizce konuşan bir kız; ilgilenen çok olurdu. Yıllar sonra Finlandiya'dan bir e-posta geldi. Yazanı hatırladım; yakışıklı bir oğlandı herhalde ondan.

KEŞKE O ZAMAN SÖYLESELERDİ

Metin 34 yaşındaydı, ben 24. O on senelik yaş farkını hiç anlamadım. Çoğu zaman Metin benden daha gençti. Ruhu da, fiziği de öyleydi. Hastalanmasaydı hepimizi sollar, bu sene yine oynardı. Oyunlarda ben yorulurdum o yorulmazdı. Babam çok medeni insandı. “Sen istediğini yap, hayatı sen yaşayacaksın” derdi. “Baba ben çok âşığım, evleneceğim” dedim, kabul etti. Üç gün geçti geçmedi hayatta en beğendiği, en sevdiği insan Metin oldu.

Sohbet esnasında “Kız biz sana ne kadar âşıktık” ya da “Ah gençliğimde seni ne beğenirdim” diyorlar. Yahu tamam bir tek insanı beğendim, sevdim ama bunları bilmek de hoş olurdu. Kaç yaşıma gelmişim şimdi söylüyorlar “Biz sana âşıktık” diye. Hiç o taraklarda bezim yoktu. Ortada olayım, hoş görüneyim diye bir derdim yoktu.

KIVANÇ TATLITUĞ BİR STAR

Kıvanç Tatlıtuğ o kadar iyi ki. O star ışığı satın alınmıyor, Allah veriyor. O, star ışığıyla doğmuş. Üstüne aklını, tecrübesini kullanıyor; üstüne laf dinliyor; üstüne reji alıyor. İşte sonra da Kıvanç oluyor. Zaten artık yurtdışına açılması gerekir.

BEREN SAAT İYİ AMA...

Beren Saat iyi ama çok güzel rollere denk düşüp eldiven gibi giydiği için başarılı oldu. Kıvanç'ın seviyesine geldiğine inanmıyorum. Kıvanç gibi star ışığı olan kadın oyuncu yok. Çoğu iyi oyuncu ama Kıvanç A sınıf.

GUPSE ÖZAY İÇİN YORUM YOK

Ayşegül Atik, hayran olduğum bir oyuncudur. Gülerek izlerim. Ayşegül de ekran için inanılmaz bir yüz, bu kadar mı sıcak bir insan olabilir? Perran Kutman, Adile Naşit, Ayşen Gruda, Gazanfer Özcan bu isimlerin taklidi olabilir mi? Demet Akbağ'ı çok beğenirim. On numaradır. Yasemin Yalçın'ı ve Binnur Kaya'yı da çok beğeniyorum. Büşra Pekin de bu isimlerin arkasından geliyor. Gupse Özay için yorum yok.

BEN DE BEREN GİBİ OLURDUM

Bazen “Gençlerin yerinde olsaydım” diyorum çünkü bizim devrimizde bu kadar dizi, bu kadar proje yoktu. Çabamızla TRT'te ‘Deneme Televizyonu' diye bir program yapmıştık. Uzay Yolu'nu yapardık. Metin, Kaptan Kirk olurdu yakışıklı ya; Altan Erbulak Mr. Spak olurdu. Kabaresini yapardık. Elimiz ayağımız düzgün, okumuşluğumuz var;  ben de o yaşta olsaydım Beren'e gelen dizilerden kısmetimi bulurdum. Genç kadın rollerini biz o devirde harcadık.

KULİSE GELSİNLER

Haksızlık etmek istemem ama herkes ‘oluyorum' fikrine çabuk kapılıyor. Dormen'de oynarken, gençler gelirdi kulise; son yıllarda çok az... “Nevra Serezli'nin kulisine gidip konuşmak istedim, beni içeri almadı” şikâyeti olmaz, tam tersi ben şikâyet ediyorum.

SİBEL ATEŞ YENGİN / AKŞAM İNTERNET SİTESİ