Özge Özberk: "Renklerin enerjisine inanıyorum"

Özberk, renkli tabloları ile neşeli ve iç dünyasını yansıtan evinin kapılarını bu ay InStyle Home’a açtı.

Oyuncu Özge Özberk, havasını çok sevdiği Tarabya’da bir ev istemiş öncelikle ve bulur bulmaz da oğlu Leo ile altı yıl önce taşınmışlar buraya. 180 m2’lik bahçe katı ev dört oda, iki banyo, mutfak ve salondan oluşuyor. İçine “Ben yaşadığım mekanda sarı ve mor gibi canlı ve çarpıcı renkler görmeyi istiyorum. Bana kendimi iyi hissettiriyor bu durum. Enerjime ve ruh halime göre renk tercihlerim değişebiliyor. O yüzden salondaki bir duvar tamamen mor olmuştu” diyor. Birkaç yıl önce resim yapmaya merak sardığını, daha cesur renkleri hatta bilmediklerini bile keşfetmeye başladığını ve bu durumun ona müthiş heyecan verdiğini söylüyor. “Boş bir tuvale baktığımda ne çizeceğimi hemen hissedip görmeye başlıyorum, hatta bu durumu yakın bir ressam arkadaşımla bile konuştum. Ona da aynı oluyor mu diye sormuştum” diye heyecanla anlatıyor.

Salondaki tüm mobilyalar bu eve özel yapılmış. L açık düz keten kaplı kanepesini kendi yaptırdığı yastıklarla renklendirmiş. Duvarlarda kendi yaptığı bir tabloya Tayland ve İzmir’deki bir sanat galerisinden aldıkları da eşlik etmiş.

Spor giyinmeye bayılıyorum

Hayatı son bir buçuk yıldır dizi seti ve ev arasında yoğun koşturma ile geçtiğinden evde vakit geçirme keyfini pek süremediğini söylüyor. Vakit bulursa Tarabya sahilinde uzun yürüyüşler yapıyor. En son sahnede dinlediği Ayta Sözeri’nin sesinden ne kadar etkilendiğini eğer izlemediysek mutlaka gitmemiz gerektiğini anlatıyor. Oğlu ile seyahate çıkmaya bayılıyor. Yazları genelde birlikte Bodrum Ortakent’teki evlerinde tatil yapıyorlarmış. “Bu turkuaz merakı, orada yaptığım turkuaz serili tablolarla başladı,” diye gülerek anlatıyor. Günlük hayatında spor giyinmeyi tercih eden biri. Spor ayakkabı merakının olduğunu söylüyor. Beğendiği modacıların başında EzraTuba ve Raisa&Vanessa’yı sayıyor.

Cildim için gül suyu kullanıyorum

“Sette uzun saatler yüzümde makyaj kalabiliyor. Bu yüzden eve gelir gelmez ilk iş cildimi temizlemek olur. tonikten sonra mutlaka yüzüme gül suyu sürerim. Yediklerime içtiklerime pek dikkat ettiğimi söyleyemem. Hayatımda öyle çok fazla spor da olmadı ama kendimi bildim bileli hep karın kasım vardı. Bu genetik bir miras bana...”