'PENİS'TEN NE İSTİYOR?
Serdar Turgut bugün köşesinde yine penis üzerine bir yazıyla okurlarının karşına geldi.
Serdar Turgut yaklaşık 3 aydır, toplamda 4-5 kere penis hakkında yazı yazdı. Bu yazıları gören okuyucuların kafasına takılan soru "Serdar Turgut Penis’ten ne istiyor? , Penis ile alıp veremediği nedir?" diye soruyor.
Serdar Turgut’un Babasına sorulmuştu;
Serdar Turgut için yapılan ’penis yazarı’ eleştirilerine kızıyor musunuz?
"Onun içindeki mizahı anlayamayan geri zekalılar diyor bunu" diye bir cevap vermişti.
Serdar Turgut bugünkü köşe yazısında yine "penis" hakkında yazı vardı. Hatta Türklerin cinsel fantezi yaparken birbirlerini ağır yaralamalarından bahsetti.
En önemli ve can alıcı kelimesi ise;
"VATAN TOPRAKLARI, KOPARILMIŞ PENİSLER TARLASINA DÖNÜŞTÜ"
haberkapisi.com
İşte Serdar Turgut’un Bugün köşesinde yer verdiği yazı;
O penisi kim koparttı?
Türklerin cinsel fantezi yapacağız derken birbirlerini ağır
yaralama adetleri var. Mesele öyle boyutlara vardı ki; vatan
toprakları, koparılmış penisler tarlasına dönüştü.
Makul ülkelerde insanlar birbirlerini yatağa bağladıklarında en
fazla ne yapar; birbirlerini tatlı tatlı kırbaçlarlar filan... Oysa
bizde muhakkak bir yerleri kopartmak, parçalamak zorunluluğu var
gibi. Eh penisler de vücutta ’Gel beni kopart’ edasıyla
durduklarından, en fazla kesilen, kopartılan organ bu oluyor.
Olaylar öyle arttı ki; olay yeri araştırma birimleri neredeyse
penisler için ayrı bölüm oluşturmak zorunda kalacak.
(CSI-penis).
Son haber ise Sorgun’dan geldi. Memleketin kopuk penisler tarlasına
bir adet daha ekleyen o olayda bazı karanlık noktalar var. Kadın
ile adam olayı farklı anlatıyor.
Adama göre cinsel fantezi yapmaya başlamışlar. (’İnsan Sorgun’da
neden cinsel fantezi yapsın ki’ diye bir soru geliyorsa aklınıza,
bunu sakın ha sormayın. Çünkü cevabı yok bunun.) Kadın, adamı
bağlamış yatağa ve ses çıkarmasın diye ağzına bez parçaları
sokmuş.
Buraya kadar her şey standartlara uygun, hatta normal ve rutin
bile. Mesele burada kalsa, insan biraz hayalini çalıştırarak
kendini biraz zorlasa tahrik bile olabilir. Örneğin; bağlanan kişi
yerine, kendinizi bağlayanın Sharon Stone olduğunu
düşünebilirsiniz. Ağza tıkılan bez parçası ise Stone’un iç çamaşırı
olabilir.
Makul ülkelerde kadınlar bağlı erkeği ya ’Cat O’nine tails’ türü
kırbaç ile kırbaçlar ya da adamın göğüs uçlarına metal mandallar
filan takarlar. Haydi burası Türkiye diyelim, metal mandal yoksa
rutin çamaşır mandalı da işe yarar...
Yok ama böyle olmayacak, bizde illa da kan olması gerekiyor. Bizde
kadınlar bu aşamadan sonra makul olmayı tamamen bırakıyor ve bir
sonraki iş olarak bağlı adamın penisini kesiveriyorlar. Sorgun’daki
olayda adamın söyledikleri böyle.
Kadın ise olaydan sonra, adamın bir süredir cinsel iktidarsızlık
yaşamakta olduğunu, o gece de sevişmeyi başaramadığını
söylüyor.
Buraya kadar da her şey normal ve rutin ama ondan sonra değişiyor
her şey. Türk damgası vuruluyor olaya.
Kadın gecenin ortasında canhıraş feryatla uyanmış ve bir de bakmış
ki adam kendi cinsel organını kesmiş. ’Van Gogh kulağını keser de
bu da olamaz mı yani’ diye düşünüyor insan bir anda.
Ama bu dünyada erkekler cinsel başarısızlık nedeniyle penislerini
kesecek olsalardı, bugünlerde hepimizin penissiz olması gerekirdi.
Kabul edin ki; iktidarsızlığı penisi keserek çözmeye çalışmak sonuç
verebilecek bir davranış da değil...
Sorgun’daki olayın çözümü tabii ki olacaktır. Böyle şeylerin bir
daha olmaması için ben ’Türkler için seks fantezisi kuralları’ adlı
bir el kitabı yazmaya karar verdim. İçinde uygulamalı resimler de
olacak. Bu iş acil. Çünkü Türk tipi fantezi sürdüğü takdirde
Başbakan’ın arzu ettiği olamayacak, onun yerine nüfusumuz hayli
azalacak.
Bu arada bazı doktor arkadaşlar, seks esnasında artan libidonun
beyne kan gitmesini engelleyip kısa süreli şuur kaybına yol
açtığını söylüyorlar. Ne yani bu bir tek Türklere mi oluyor ki...
Bir tek beyin, kan ve libido bizde mi var yani... Cevap başka bir
yerde olmalı. İnşallah kitabı yazma sürecinde bu gizeme de cevap
bulacağım.
Önemli not: Uygulamalı resimlerde benimle birlikte fotomodellik
yapacak bir kadın arıyorum. Başvurular arasında objektif bir seçim
yapacağıma eminim. Başvuru dilekçenizde eğitim durumunuzu yazmanıza
da pek gerek yok. Derinliği olan bir kadın da olmasanız daha iyi
olur. Hatta bu durumda yüzeysellik tercih nedeni olabilir.
Bunu yazarken birden Woody Allen’in sadece kendisiyle konuşacak
kültürlü fahişe aramasını anlattığı hikaye aklıma geldi.
Mesela bir kadınla pazarlık yaparken onun Melville’den bahsetmesini
istiyordu. Kadın ise ’Mobby Dick’i mi konuşacağız yoksa daha kısa
olan romanlarını mı?’ diyor. Allen ’Fark nedir ki?’ diye de sorunca
kadın ’Kısa romanlar için 50, Moby Dick için ise 100 dolar isterim’
diyordu.
Kitabım için yapacağım fotoğraf çekimlerinde ben Woody’nin durumuna
düşmek istemiyorum. Stressiz bir kadın istiyorum
anlayacağınız...
Akşam
HABERKAPISI.COM