Serhat Tuna: 'Yeter ki müzik güzel olsun'

82 doğumlu bir İstanbullu... Öyle içinizi gıcıklayacak enteresan bir hikayesi, müziği dışında bir numarası da yok. Ama kulvarında gayet iyi... “Her Aşk Her Ayrılık”ı, akustik, keyifli bir bahar şarkısı ve bu aydan itibaren dijital platformlarda satışta

Serhat Tuna: 'Yeter ki müzik güzel olsun'
*2007’de de bir albüm yapmıştınız siz... Ne oldu sonra?  

- Grup olarak hazırlamıştık o albümü... Sahne çalışması yaptığım için gitarist olarak tanınırlığım vardı. Diğer gitaristin adı da Serhat’tı, o yüzden grubun adı Serhat Tuna olsun dedik. Sonra anlaşamadık, klipten hemen sonra ayrıldık.

*Peki 2007-2014 arasında ne değişti? O arada neler yaptın?

- Kendimi yeniledim. Gitara başladım yeniden.

*Nasıl yani? Zaten gitar çalmıyor muydunuz?

- İki sene çalmayınca el unuttu işte çalmayı (gülüyor). Sonra toparladık tabii. Eskisine nazaran daha iyi hatta. Teknik açıdan daha iyi değil belki ama anlatım açısından daha iyi gitaristim. Tarzım değişti.

*Bu arada, ilk albümden sonra “3000 albümü yakıp, ateşinde mangal yaptım” demişsin.

- Saçma sapan bir şey aslında. Basın bülteni hazırlayan arkadaş bana danışmadan paylaşmış.

*Yani yok öyle bir şey...

- Uydurma değil, gerçek aslında... Serhat ile ayrılırken elimizde kaldı bu kadar albüm, ne yapacağız dedik. Yakmaya karar verdik.

*Mangalda mı?

- Mangal yapmadık canım. Dragos taraflarında kendin pişir-kendin ye yerleri vardır. Arabayla gittik. Nerede yakacaksın başka? Tenekenin içinde birkaç arkadaşla yaktık bitti. Eğlendik ama üzerinde et pişirip de yemedik yani.

HARD ROCK HALİMİZDEN ESER YOK ARTIK

*Yeni single’ınız “Her Aşk Her Ayrılık”, diğer şarkılarından çok daha iyi.

- Teşekkürler. Amacım radyo ve televizyonda ne kadar çalar hesaplaması yapmak değil, “Bakın ben bunu da çalıyorum” demekti. Hard rock halimizden eser yok artık.

*Pop müziğe mi yöneldiniz?

- Aslında içimden geldiği gibi müzik yapıyorum. Pop yapabilirim. Bu şarkı da bir pop şarkısıdır mesela ama tam tersi çok sert bir şarkı da çıkabilirdi. Önemli olan güzel müzik olması. Bence iyi ve kötü müzik vardır. Tarza takılmamak lazım. Şarkı iyiyse, rock da dinlerim pop da...

*Yeni müzik minimalist mi? Akustik daha mı çok dinleyici buluyor şu günlerde?

- Ne kadar minimal olursa kendimi o kadar iyi anlatacağımı düşünüyorum. Bir sahne olsun, bir çello bir de akustik gitar, yeter bana. Kendi grubum da gitar, bas ve davuldan oluşuyor zaten. Üç kişiyiz.

*Jimi Hendrix sevgisi nereden geliyor? Onun şarkılarından bir tribute grup kurmak isterim demişsin.

- Jimi Hendrix dinleyerek ve strat çalarak müziğe başladım. Müziğine hakimim, severim, çalarken kendim gibi hissederim. O yüzden yaparım diye söylemiştim zamanında.

SEZEN AKSU’YU ÇOK GEÇ TANIDIM

*Müzisyen olmadan önce hayatın nasıldı?


- Hatırlamıyorum çünkü kendimi bildim bileli müzisyenim. Başka bir şey yapmadım ki. 13-14 yaşlarında aldım elime gitarı... 17 yaşında profesyonel olarak çalmaya başladım. Yıldız Teknik Üniversitesi’nde konservatuara girdim. Baktım olmayacak, 7. dönemde okulu bıraktım. 2,5 sene müziği de bıraktım.

*13-14’te ne oldu da gitar ele alındı?

- Chris Isaak dinledim, işler değişti. “Blue Hotel” falandı galiba şarkı. Ailem de müziğe karşı ilgisiz sayılmazdı. Evde sadece Ajda Pekkan ve Alpay albümleri vardı, gerisi hep yabancıydı. Evimiz rocker bir ortamdı. Sezen Aksu’yu çok geç tanıdım mesela.

*2,5 yıllık uykudan nasıl uyandın?

- Uyanmadım, uyandırdılar. Alakasız işler yaptım, “Bu sana uymuyor” dediler. Ben sadece kafamı dinledim orada diyelim.

SİNEM VURAL / HÜRRİYET
Konular Röportaj