Sevimli dostumuz Köpük'ten mesaj var!...

"Ben bir sokak köpeğiyim- yani öyleydim. Ta ki güzel sahibem beni bulana kadar… Onunla tanıştığımdan beri hayatım çok değişti, öyle ki şu an buradan sizlere bile seslenebiliyorum."

Sevimli dostumuz Köpük'ten mesaj var!...

Herkese Hav Hav!

Ben bir sokak köpeğiyim- yani öyleydim.

Ta ki güzel sahibem beni bulana kadar…

Onunla tanıştığımdan beri hayatım çok değişti, öyle ki şu an buradan sizlere bile seslenebiliyorum.

Sokaklarda geçen zamanlarımla ilgili anlatacak çok şeyim var, ama bu ilk “hav hav” yazısında konu olarak, sevginin neleri değiştirebileceğini seçtim.

Mesela, sevgi, siz insanların bütün mutsuzluklarına ve umutsuzluklarına çare olabilir.

Sevgi, içinde yaşadığınız doğayı kirletmenize engel olabilir.

Sevgi, biz hayvan dostlarınıza kötü davranmanızı ve canımızı yakmanızı engelleyebilir.

Sevgi, bizim en yakın arkadaşımız çocuklarınızı koruyabilir.

Sevgi, en büyük güç’tür.

Her şeyi iyileştirip, güzelleştirebilir.

Tıpkı bana yaptığı gibi..

Sahibem beni bundan 2,5 yıl önce sokakta bulduğunda laf aramızda perişan bir haldeydim. Kendimin bile dayanamadığı kokumu ve pisliğimi geçersek, çok hastaydım, tüm vücudum dayanılmaz şekilde kaşınıyor , acıyor ve kanıyordu. Arka ayaklarım ezilmişti ve yürüyemiyordum.

Tam da artık vazgeçip, her şeye veda etmek üzereyken, kendimi sıcacık bir kucakta buldum.

O anı hiç unutamayacağım. Korkudan- sonradan beni çok sevdiğini anladığım kadının üzerine- kaçırıvermişim, ayyy!

Arada bir hala bu utancı yaşamaktayım.

Ama olsun, o beni böyle seviyor!

Her ne kadar ilk görüşte bu kadını gözüm tutmuş olsa da, şu anki evime ilk girdiğimde temkinli davranıp, kendimi kanepenin altına attım ve bütün gece oradan çıkmadım.

Bu arada evde, benden yaşça bayağı büyük olduğunu tahmin ettiğim biri daha vardı.

Sonradan adının Herkül olduğunu öğrendim sahibemden.

Çok yakışıklı bir pincher’dır kendisi bu arada, neyse efenim, beni fark ettiğinde, koltuğun altına doğru uzandı, beni bir kokladı, sonra ani bir kuyruk dönüşüyle beni olduğum yerde yalnız bırakarak ilerideki minderine gitti, uzandı.

Sanırım benden hoşlanmamıştı.

Yine de sağolsun, tüm bu zaman zarfında benimle pek muhatap olmasa da 13 yıldır yaşadığı bu evde benim de yaşamama izin vererek, sahiplerinin sevgisini benimle paylaştı.

Galiba gizli gizli o da beni seviyor

Sonradan öğrendim ki, Herkül Ağabeyim de meğerse benimle aynı kaderi paylaşıyormuş.

Sanırım bana o yüzden anlayış gösterdi, ne de olsa o Abi!

Arada bir aramızda, yemeklerimizden arta kalanları sokakta yaşayan arkadaşlarımıza nasıl indirsek acaba diye çözüm arıyoruz.

Ben en çok kış geldiğinde üzülüyorum.

” Soğuk havalarda onlar dışarıda üşüyor mudur?” acaba diye, düşünmeden edemiyorum.

Neyse, beni şimdi sahibem çağırıyor.

Laf aramızda, bugünlerde biraz sinirli.

Sebebini bilmiyorum ama her ay birkaç gün böyle çekilmez oluyor.

Yine de ben O’nu çok seviyorum.

Düşünsenize, yatağında uyumama bile izin veriyor.

Şimdi gidiyorum, ama tekrar görüşeceğiz.

Haftada birkaç gün yazacağım mutlaka size!

Bol hav hav’lı günler dilerim.