Sözcü Gazetesi'nden beklenen açıklama geldi

Sözcü gazetesine yönelik düzenlenen FETÖ operasyonunda 4 isim hakkında gözaltı kararı verildi.

Sözcü Gazetesi'nden beklenen açıklama geldi
MEDYANIN ELLİ TONU'nda yer alan habere göre Sözcü gazetesi operasyona internet sitesine koyduğu “#SözcüSusarsaTürkiyeSusar – Susmayacağız” başlıklı açıklamayla tepki gösterdi.

İŞTE SÖZCÜ’NÜN İNTERNET SİTESİNE KONULAN O AÇIKLAMA:

“Türkiye’nin kurtuluş mücadelesine başladığı 19 Mayıs günü Türkiye’nin vicdan sesi olan Sözcü’ye yöneltilen algı operasyonu yurdun büyük bölümünde infial yarattı.

Sözcü’nün telefonları kilitlendi. Büyük şehirlerden köylere kadar binlerce noktadan destek telefonları, mailleri yağıyor. Kimse merak etmesin Sözcü susmayacak. Bu ülkenin insanlarının vicdan sesi olmaya devam edecek. Çünkü #SözcüSusarsaTürkiyeSusar


Umarım bu yanlıştan dönülür!

Duayen gazeteci Uğur Dündar 19 Mayıs Bayramı’da denk gelen Sözcü’ye yapılan algı operasyonuna ilişkin canlı yayında açıklama yaptı. Dündar, ‘Bizim kalbimiz Cumhuriyet için bayrak için vatan için çarpar, FETÖ’cülükle ilgimiz olamaz’ diye konuştu. Dündar ‘Umarım bu yanlıştan dönülür’ dedi.

Dündar açıklamasında “Gözdağı olduğunu düşünüyorum. Umarım bu yanlıştan dönülür diyorum’ diye konuştu.

SÖZCÜ’YÜ SUSTURMA GİRİŞİMİ

"Çoluğum çocuğumla uğuraşıldığı malumunuzdur. FETÖ’nün zulmüne uğramış bir yazar olarak ben bu gözaltına alma operasyonuna anlam veremiyorum. Olsa olsa Sözcü’yü susturma girişimidir. Zamanlaması da manidar geliyor. Bugün herkes bayramı kutlayacak. Gündemi de biraz değiştirecek. Hakka hukukla bağdaşmayan tamamiyle gözdağı vermek amacıyla Sözcü’yü susturmak amacı ile atılmış bir adımdır. Dilerim diyeceğim ama umarım bu yanlıştan dönülür."

FETÖ SANIKLARI DA CUMHURBAŞKANI’NIN YERİNİ ZATEN BİLDİKLERİNİ İTİRAF ETTİLER

Bu suçlamalara tek neden Sayın Cumhurbaşkanı’nın bu hainlerin darbe girişimi yaptığı sırada Gökmen bir habercilik refleksi ile Cumhurbaşkanı’nın nerede tatili yaptığı daha önceden haberleştirmiş ve Sözcü gazetesi internet sayfasının bu haberi değerlendimesidir. Oysaki FETÖ’cü sanıklar Sayın Cumhurbaşkanı’na suikast yapmak için yönlendirildikleri öne sürülen o sanıkların verdikleri beyanlarda bu haberi Sözcü’den almadıklarını başka kaynaklardan aldıklarına dair itirafları da mevcuttur.

CUMHURBAŞKANI’NIN NEREDE TATİL YAPTIĞI HER ZAMAN HABER KONUSU OLUR

Cumhurbaşkanı’nın nerede tatil yaptığı da geçmiş yıllarda da hep gazetecilerin haber konusu olmuştur. Cumhurbaşkanları Başbakanlar tatilleri sürecince de hep takip edilmişlerdir. Sözcü muhabiri Gökmen Ulu’nun aslında gazetecilik başarısı olan haberi, çabası ne yazık ki karşımıza bir suç istinadı olarak çıkıyor. Umarım, yargı bu yanlıştan hemen döner."

Sözcü yazarları 'tek ses' oldu

EMİN ÇÖLAŞAN: "YILMAYACAĞIZ, SUSMAYACAĞIZ"

"Temmuz ayının başında yapılmış bir haberi sürekli ısıtıp ‘Siz darbeye neden oldunuz’ diye geliyorlar. Cumhurbaşkanı’nın nerede tatilde olduğu her yerde haberdir. Operasyonun tarihi 19 Mayıs Ulusal Bayramı’mıza denk getiriliyor. Kurulduğundan beri iktidarı rahatsız eden bir gazete Sözcü. İşte Türkiye’de muhaliflerin başına gelen bunlardır. Muhalif gazetelerin başına gelecek olan bunlardır. Ama biz yılmayacağız, susmayacağız."

BEKİR COŞKUN: "SÖZCÜ SIRADAN BİR GAZETE DEĞİL"

"Sözcü sıradan bir gazete değil. Milyonlarca sahibi var. Biz hukuku ve demokrasiyi savunmaya devam edeceğiz. Bizim hesabını veremeceğiz bir şey yok. Biz savcıya hesabını veririz. Sen tarihe nasıl hesap vereceksin?"

NECATİ DOĞRU: "YAPTIĞIMIZ HALKIN SÖZCÜLÜĞÜ"

"Sözcü gazetesine gözdağı vermek, korkutmak ve Sözcü’nün sesini kısmak için kurgulanmış bir oyun. Sözcü gazetesi adı üstünde Sözcülük yaptı. Ama sadece okurlarının sözcülüğünü yaptı."

ZEYNEP GÜRCANLI: "EN BÜYÜK YANIT GAZETENİN BİRİNCİ SAYFASI"

"Bu operasyona en büyük yanıt; Sözcü gazetesinin bugünkü birinci sayfası… 19 Mayıs’ta Sözcü, manşeti Atatürk’e ayırmış bir gazete. Operasyon da Atatürk’ün ‘Doğum günüm’ diyebilecek kadar önemsediği 19 Mayıs’a denk getirildi. Son derece manidar… İkinci konu gündem değiştirmek olabilir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ziyaretinde yaşananlar unutulup, Sözcü konuşulsun isteniyor sanki… Tam bir algı operasyonu. Amaç ne olursa olsun biz yazmaya devam edeceğiz. Sözcü susmayacak!"

SİNAN MEYDAN: "YAPILAN ATATÜRK CUMHURİYETİ İLE HESAPLAŞMAK"

"Atatürk ve Cumhuriyetin kalesi durumdaki Sözcü gazetesinden FETÖ’cü yaratmak istiyorlar. Geçtiğimiz hafta Atatürk’e alçakça saldıran sözde tarihçileri yıllardır koruyup kollayanlar bugün 19 Mayıs’ta ‘Yüzyılın Lideri’ manşetiyle çıkan Sözcü gazetesine operasyon düzenliyorlar. Yapılan iş FETÖ ile mücadele değil Atatürk Cumhuriyetiyle hesaplaşmaktır."

Sözcü Gazetesi’nin avukatı açıklama yaptı!


Sözcü gazetesinin avukatlarından İsmail Yılmaz DHA’ya yaptığı açıklamada, İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği tarafından Sözcü Gazetesi’nin sahibi Burak Akbay, internet sorumlu müdürü Mediha Olgun’un finans müdürü Yonca Kaleli ile İzmir muhabiri Gökmen Ulu hakkında gözaltı kararı olmadığını, sadece arama ve el koyma kararı bulunduğunu söyledi.

Yılmaz ayrıca, yapılan aramalarda Burak Akbay’ın bir tablet bilgisayarına el konulduğunu, finans müdürü Yonca Kaleli’nin evinde arama yapan polislerin gözaltı işlemi yapmadan evden ayrıldıklarını, muhabir Gökmen Ulu’nun evinde ise aramanın devam ettiğini söyledi.

Avukat Yılmaz, Mediha Olgun’un ise gözaltı kararı olmadığı halde polis tarafından gözaltına alındığını, bu gözaltı işleminin başka soruşturma kapsamında olabileceğini söyledi.

BURAK AKBAY KONUŞTU!

19 Mayıs umut ve cesaret gününün ilk ışıklarıyla evinin kapısına dayanan polisler tarafından evi aranan Sözcü gazetesi İmtiyaz Sahibi Burak Akbay’dan ilk açıklama şöyle:

“Büyük kurtarıcımız, cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’e ve onun çok sevgili annesine bile insafsızca dil uzatıldığı şu günlerde bana bu yapılanlar çok normal…

Türkiye’nin en çok satan gazetesinin sahibi, sadece doğruları duyurmaya gönül vermiş bir ekibin ferdi olduğum için beni hedefe koydular. Biliyorum, doğru ve dürüst gazetecilik yaptığım için hedefteyim.

Savcının firari olduğum yolundaki açıklaması ise tam bir skandal. Referandum öncesi her Türk vatandaşı gibi oyumu kullanmak için Londra’dan İstanbul’a dönüp, vatandaşlık görevimi yerine getirdim. Yani Türkiye’deydim…

Referandumun ardından anneannem vefat etti. Yine Türkiye’ye geldim. Bu nasıl firarilik, anlamak mümkün değil.”


(MEDYANIN ELLİ TONU)