Ünlü oyuncu suskunluğunu albümle bozuyor!..

Oyuncu Ebru Cündübeyoğlu meslek hayatındaki 20nci yılını en sevdiği şarkılardan oluşan bir Türk Sanat Müziği albümüyle taçlandırdı.

Ünlü oyuncu suskunluğunu albümle bozuyor!..

- Albüm çıkarma fikri nasıl oluştu?
Hep çok arzu ettiğim bir şeydi albüm hazırlamak. Bu sene de meslek hayatımın 20'nci senesi ben de bunu bir albümle kutlamayı planladım. Aslında öncelikle kendime sonra da bunca sene beni her projemde gerek alkışları gerek beğenileriyle destekleyen ve bana güç veren, her zaman yalnız olmadığımı hissettiren seyircime hediye olarak hazırladım. Böyle cesur olmam için tabii ki sebeplerim vardı. Öncelikle, müzik sektöründe hep başarılı prodüksiyonlara imza atmış bir isim: Seda Akay; benim teyzem. Bu aile avantajına bağlı olarak yola çıktığım insanlar da ki bunların başında yeteneği, bilgisi ve tecrübesi ile Tamer Özkan geliyor, güvenle bu maceraya atılmama sebep oldu. Çok emin ellerde huzurla çalıştım.

- Neden bir pop müzik albümü değil de Türk Sanat Müziği albümü yaptınız?
Türk Sanat Müziği'ni küçüklüğümden beri dinlemeyi çok severim. Bence eşsiz ve çok derin. Ve en sevdiğim şarkıların çoğu Türk Sanat Müziği olunca kaçınılmaz oldu.
 
- Hem dizide oynamak hem de albüm çıkarmak, sizin için zor olmadı mı?
Hayattaki en büyük mutluluk ve şans insanın sevdiği işi yapmasıdır diye düşünüyorum. Çalışmak benim için nefes almak gibi doğal ve gerekli. Bu yüzden programlama konusunda başarılıyımdır. Ben zaman bulanlardan değil yaratanlardanım.

- Bu albümün devamı gelir mi?
Ben her aşamasından çok keyif aldım. Geri dönüşler de yalnız bırakmazsa beni, neden olmasın?

- Peki, albümünüzü ilk kime dinlettiniz ve sesinizle ilgili nasıl yorumlar alıyorsunuz?
Kızım, eşim, annem, ailem, can arkadaşlarım aşama aşama ilk dinleyenlerimdi. Sonrasında ki benim için en önemli aşama ise babamın dinlemesiydi. Onun fikri ve beğenisi benim için çok önemli bir kriterdi. Ve başarıyla geçtim. (gülüyor)

- Albüm çıkarmak tamamen maliyete dayalıdır. Bu albüm için çok para harcadınız mı?
Ticari bir kaygı gözetmeden yapılan bir albümdü “sevdiğim şarkılar”. Öyle önemli, öyle değerli ustaların eserleri var ki zaten maliyetleri ne olursa olsun hep maneviyatının yanında hiç kalacaktır.

KOMEDİ OYNAMAYI SEVİYORUM

- Sizi hep komedi dizilerinde görmeye alıştık.  Peki, “Artık sıkıldım, şu rolü de oynasam” dediğiniz oldu mu hiç?
Komedi, oyunculuğunuzu gösterebilmeniz için biçilmiş kaftan. Komedi oynamaktan hiç sıkılmıyorum. Komedinin temposunu ve enerjisini çok seviyorum. Her kabul ettiğim rolün bir öncekinden farklı olmasına özen gösteriyorum. Hem drama hem komedi dalında teklifler alan nadir ve şanslı oyunculardanım. Ama yine de sinemada kadın hikâyelerine fazla yer verilmemesi büyük bir şanssızlık. Keşke daha fazla kadın kahramanlar olsa.

- Hangi tarz filmleri izlemekten keyif alıyorsunuz?
‘Ben olsam ne yapardım?' dedirten filmleri seviyorum.

- Diziler üzerine ahlak tartışmaları hakkında neler düşünüyorsunuz?
Ahlakla ilgili tartışmalar için dizilerin doğru bir platform olduğunu düşünmüyorum. Diziler sadece hikâyeler anlatır, bazen olan bazen olmayan bazen istediğimiz şeyleri bazen istemediğimiz şeyleri…

- Kadın olmanın verdiği bir sorumluluk varken üzerine anne olmanın verdiği sorumluluk geliyor ve hatta oyuncu olmanın verdiği sorumluluğu da düşünürsek neler söylersiniz?
Sorumluluklardan kaçmak korkaklıktır. Ben hayatı sorumluluk alarak daha cesur yaşamak gerektiğine inanıyorum. Benim bir şiirim var: “Hayat kumdan kale yapmaksa deniz kenarında, dalga hesabı yapmamaktır yaşamak” diye, benim mottomdur.

KIZIMLA ARKADAŞ GİBİYİZ

- Kızınızla aranızdaki diyalog nasıl?
Kızım mutluluğum, ömrüm, gözümün bebeği, başıma gelen en güzel şey. Bazen ana-kız, bazen iki arkadaş gibiyiz. Beraber oyunlar oynarız, çizgi film seyrederiz, gece sohbetlerimiz çok güzeldir. Duru'yu kendi çocukluğuma çok benzetiyorum. Kurduğu oyunlar sanki benim eski oyunlarım. Benim mesleğime yakınlaşır mı bilmiyorum ama tüm dualarım, sevdiği ve mutlu olacağı mesleği seçmesi. Galiba insanı başarılı yapan da mesleğini erken ve baskı olmadan keşfetmesi. Duru benim tüm işlerimi hiç çaktırmadan çok yakından takip eder. Mesela şarkılarımın hepsini biliyor. Uyumadan önce mutlaka benden dinlediği ninnileri vardır. Albüm çalışmalarında şarkıları birlikte dinledik.

- Yolunda ve mutlu süren bir evliliğiniz var. Bunun bir sırrı var mı? Mesela evlilikte kurallar olmalı mı?
‘Değişmeyen tek şey değişimdir' ne kadar doğrudur. Bizler de sürekli değişiriz, buna bağlı olarak ilişkiler de. Bu yüzden sınırlı, kurallı, şekilli çerçevelerle ilişkileri sınırlamak ve sıradanlaştırmak yanlış bence. Biz ilişkimizi klişelerden uzak, gönlümüzce, hayatın bize getirdiği gibi, birbirimizi sayarak, severek yaşıyoruz.

HERKES KENDİNE HAKİM OLMALI

- İlişkilerde en çok yaşanan problemlerden biri de; ilişkide bir tarafın her şeye daha hâkim olma isteğidir. Sizde durumlar nasıldır?
Her şeye hâkim olmaktan ziyade herkes kendine hâkim olsa kendini bilse bütün ilişkiler daha yolunda gider herhalde.

- Son yıllarda boşanma oranları artmaya başladı. Sizce ne oldu da insanlar evliliklerinden bu kadar kolay vazgeçer oldular?
Son zamanlarda evlilikler sanki şirket kuruluyormuşçasına daha maddiyatçı bir yaklaşımla yapılıyor. Hele ki çocuklar televizyondan öğrenecek olsalar  evin, araban, maaşın ya da sigortan olmadan evlenilemeyeceğini sanacaklar. (gülüyor) Oysa evlilik, bankadaki parayı değil yuvadaki huzuru sevgiyi katladıkça anlamlanan bir kurum.

ERÇİN DAĞ EYSEN / AKŞAM İNTERNET SİTESİ



Konular Röportaj