Vehbi Dinçcan: 'Ali suçsuz mu?'

Vehbi Dinçcan: 'Ayşe sana söylüyorum. Artık bu Ali'nin adını ağzına alma ve sus. Yaptıkları yanına kar kalıyor Ali'nin.'

Vehbi Dinçcan: 'Ali suçsuz mu?'

Of, yeter demiştim ama... Ayşe’yi resmen ısırıyorlar ve üzülüyorum. Kızcağızı rahat bıraksalar, tabii biraz da kendini bulsa ve artık bu konuyu gündeme getirmese... Annesinin çıkıp, bu konu üzerinde görüş bildirmesine de biraz bozuk atmış. Ali Beyin hasta iken boşandığı eşi Selma Hanımın kız kardeşi, önce mektup ardından da telefonla bağlandı 2. sayfaya... Neriman Erman neler söyledi anlamadım açıkçası. Ali Taran’ı neredeyse baştan çıkartan Ayşe diyerek koruşacaktı. Yaşını, başını almış, özgür düşüncesi fazlaca olan, aklı başında bir adamı neredeyse suçsuz, Ayşe’yi suçlu yapacak. ’Hiç tahmin etmezlermiş’ damatları Ali’nin, bunları yapacağını. Ve öyle bir laf soktu ki araya inanamadım. ’Ali abiye büyü yapmışlar sanki’ Ah Ayşeciğim, Vah Ayşeciğim. Nelere, kimlere gönül vermişsin? Sonunda öğrendin ama iş işten çoktan geçti. Adın büyücü Ayşe’ye de çıktı ya...

Bir insan oğluna bir hanıma bu nasıl yapılır anlamış değilim. Hemcinsine resmen suçlama. Ali ak sütten çıkmış kaşık. Bütün onu bozan Ayşe... Ali Baba’nın ne çiftliği varmış? Ayşe sana söylüyorum. Artık bu Ali’nin adını ağzına alma ve sus. Yaptıkları yanına kar kalıyor Ali’nin.

Sen her gün televizyonda, güzel bir işe imza atıyorsun. Moralini düzelt be kızım. Sen hayatın başındasın. Ali düşünsün bundan sonrasını. Vicdan azabından zor kurtulur o. Takma be Ayşe... Ha, Ayşe annene kızma. Ana yüreği, senin sıkıntında, senin kadar sıkılır, belki fazla sıkılır. Annen çok doğru bir hatundur. Babanın yaptıklarından sonra bile konuşmamış bir hanımdır. Demek içi çok yanmış senin için kızma Oya’ya.

Vehbi DİNÇCAN