2 yaşındaki çocuk tanık sıfatıyla ifade verdi!..

Balıkesir’de konuşmayı bilmeyen 2 yaşındaki çocuk, ailesinin geçirdiği trafik kazasıyla ilgili ifadesine başvurulmak üzere mahkemeye çağrılarak duruşmaya sokuldu.

2 yaşındaki çocuk tanık sıfatıyla ifade verdi!..

Minik görgü tanığı, avukatı aracılığıyla karşı taraftan şikayetçi olmadı.

Balıkesir’de geçtiğimiz haziran ayında yaşanan bir trafik kazasının davasında ilginç görüntüler yaşandı. Balıkesir 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nde açılan kamu davasıyla ilgili bilgi veren baba Taşkın Sarıca, “Haziran ayında motosikletteydik. Alkollü bir sürücü ile bir trafik kazası yaşadık. Ben, eşim ve oğlum kavşaktan geçerken alkollü bir sürücü bize çarpmıştı. Polisler ben evde yokken gelmişler. Eşimle birlikte çocuğun da mahkemeye gelmesi gerektiğini söylemişler. Duyunca tuhafıma gitti. ’İfade açısından gelmesi lazım’ dediler. İlk kaza zamanında karakola da ifade için çağırmışlardı. İfadesi konuşmadığı için alınamamıştı. Çocuğun psikolojik olarak etkileneceğini düşünüyorum" dedi.

Minik Eymen’i ağzında emziğiyle adliyeye kucağında getiren annesi Emine Sarıca da, hayatında hiç böyle bir durumla karşılaşmadığını belirterek şaşkınlığını ifade etti. Emine Sarıca, "Geçtiğimiz haziran ayında kaza yapmıştık. Polisler aradı, hatta akşam polisler geldi, ’Çocuğunuzun da ifade için mahkemeye gelmesi gerekiyor’ dediler. Nasıl diye sordum, ’Pedagog eşliğinde ifade verecek’ dediler. Çok şaşırdım. 2 yaşındaki çocuk konuşmayı bilmiyor ki. Sadece anne ve baba diyerek yarım yamalak konuşuyor. 2 yaşındaki çocuğumu ifade için getirdim yani. Anne, baba, su diyebiliyor. Acıkınca, ’Anne mama’ diyor. Ne maması dediğimde gidip gösteriyor. Konuşamayan çocuk nasıl ifade verecek bilmiyorum" diyerek hem şaşkınlığını hem tepkisi dile getirdi.

Polislerin verilen emri uyguladığını ve kendilerini çağırdığını söyleyen Emine Sarıca, yapacak bir şeyi olmadığını ve mecburen çocuğunu da duruşma için mahkemeye getirdiğini anlattı.

PEDAGOG VERİLMEDİ, AVUKATI KONUŞTU

Adliye koridorlarında neşeli hareketleri ile dikkati çeken 2 yaşındaki Eymen ile ailesi şaşkın bakışlar arasında mahkemeye girdi. Sarıca ailesi, mahkemede kaza ile ilgili şikayetçi olmadıklarını söyledi. Kanunlar gereği Eymen’e atanan avukat kendilerinin de şikayetçi olmadığını ifade etti. Aynı zamanda gazeteci olan baba Taşkın Sarıca, "Hakim Bey ifadelerimizi aldı. Çocuğa da avukat getirilmiş. Çocuğun adına da onun avukatı konuştu. Suçumuz yoktu, zaten bir şey de çıkmadı. Eymen, orada oyun havasındaydı. Sağa sola koşuyordu" dedi.

Mahkeme sonrasında konuşan anne Emine Sarıca, “Eşimle ifadelerimiz alındı. Çocuğun da avukatı konuştu. Pedagog bekliyorduk ama yoktu. Herhalde gerek duyulmamış, bilmiyorum" dedi.

UZMANLAR TEPKİLİ

Balıkesir’de 2 yaşındaki çocuğun duruşmada ifadesi alınmak üzere mahkemeye çağrılması, duyanları olduğu gibi psikologları ve hukukçuları da şaşırttı. Konuyla ilgili alınan uzmanlar da yaşanan manzaranın üzüntü verici olduğunu kaydetti. Balıkesir’de 38 yıldır psikiyatri alanında doktorluk yapan Bekir Ceylan, "O yaştaki çocuğun olayları değerlendirmesi mümkün değildir. Çocuk olay sırasında oyun gibi algılar. O olayın değerlendirmesini yapması zaten mümkün değildir. Olay olmuştur, kargaşa olmuştur, onu bilir ancak nasıl bir olay olmuştur, olayda ne olmuştur bilemez. O yaştaki bir çocuğun ifadesinde geçerlilik yoktur” dedi.

Yaşanan olayın minik Eymen’in psikolojisine etkisini dile getiren Bekir Ceylan, “Çocuk için oradakiler polis amcalarıdır. Orada bir salon vardır, ’Çocuğa etkisi ne olur?’ derseniz, büyük bir travma bırakacağını sanmıyorum” dedi.

Bu arada Balıkesir Barosu avukatlarından Murat Ören de konunun hukuki boyutunu değerlendirdi. Aynı zamanda Balıkesir Hukukçular Derneği Başkanı olan Avukat Murat Ören, adliyedeki kavga, gürültü arasında ağzında emzik ile bir fotoğraf görmenin kendisini gülümsettiğini söyledi. Avukat Ören, "Hukuki anlamda 2 yaşında bir çocuğun velayetini medeni kanuna göre anne ve baba birlikte temsil eder. Çocuğun adliyeye getirilmesinden ziyade çocuğun velileri aracılığı ile mahkemede temsil edilmesi söz konusu olabilir. Mağdurun küçük yaşta olması fiili bir imkansızlık durumu oluşturuyor. Annenin beyanlarında da açıkça görülüyor ki, çocuk anne, baba ve mama dışında konuşamıyor. Ayrıca mağdurun küçük yaşta olması sebebi ile ceza mahkemeleri kanunumuz uyarınca kendisine baromuz tarafından yasal temsilci atanıyor. Avukat arkadaşımızın çocuğun haklarını korumak amacıyla mahkemede bulunması zorunlu. Hem anne babanın velayeti hem de yasal temsilcinin söz konusu olması hem de fiili imkansızlık sebebi ile çocuğun mahkemeye getirilmesinden ziyade avukat arkadaşın ve anne babanın beyanlarının yeterli olacağını düşünüyorum" diye konuştu.

Basit bir kamu davasından ibaret olan yaralamalı trafik kazasıyla ilgili mahkeme; 2 yaşındaki mağdur, müşteki ve görgü tanığı ile tarihe geçmiş oldu.

YILMAZ UZUN - BAHADIR DEMİRÇEVİREN