Adab-ı muaşeret kılavuzu
Adab-ı muaşeret kılavuzu
Büyüklerimizden sık duyduğumuz cümlelerden biridir; “Ah bu yeni
nesil gençler de çok saygısız, görgüsüz” cümlesi. Bu laflara pek
kulak asmıyoruz ama onların zamanı düşünüldüğünde haksız da
sayılmazlar. Şimdi bir bakın kendinize; aşağıdaki kuralların
çoğundan ne kadar haberdarsınız ve uyguluyor musunuz? Hayır, hiç
öyle komik olanları es geçmek falan yok; hepsi tek tek göz önüne
alınacak, anlaşalım!
Önce, iletişim önemli!
PR’ın duayeni, görgü kuralları denilince akla ilk gelen isimlerden
biri olan Deniz Adanalı, ‘görgülü insan’ı, adab- ı muaşereti,
“sevgiyi, saygıyı kendinde toplamış, kişiliği halin egetirmiş
insan” olarak tanımlıyor. ‘Yaşam sanatı’ adını verdiği bu konu
içinde, özellikle kişinin diğer kişilerle doğru iletişim içinde
bulunmasının önemli olduğunu anlatıyor. “İlişki içinde olunacak
kişileri iyi tanımak, anladıktan sonra cevap vermek işin
başlangıcı. Bu ailemiz de olabilir, iş ve özel arkadaşlarımız da,
sosyal hayatta yeni karşılaşacağımız kişiler de…” diyor ilk olarak.
Rahatsız olduğu durumları ise şöyle belirtiyor: “Ülkemizde ve
dünyada, çok farklı gelenek görenek, adetlere sahip yöre ve ülkeler
var. O yerlerin adetlerini ve göreneklerini öğrenerek oralara
gitmek, oradaki kişilerle doğru iletişimi baştan kurmak gerek.
İnsan hakları, hürriyet, özgürlük derken, terbiye dışı ve fazlaca
özgür, ‘ben yaptım oldu’ tarzı bir yaşam şekli yaygınlaştı, bundan
uzaklaşmalıyız. Samimiyetle laubaliliği, sevimlilikle şımarıklığı
birbirine karıştırmamalıyız.”
DAVETTE
• Çağırılan yere gidip gidilmeyeceği mutlaka bildirilmeli.
• O gecenin önemine göre kıyafet seçilmeli.
• Kişinin kendi ekonomik durumunu aşan bir armağan vermesi görgü
dışı bir davranış olur.
• Daveti veren kişi, misafirlerine hiç olmazsa 10 gün önceden
bildirmelidir.
• Çağrılı kişilerin birbirleriyle uyum içinde olmasını gözetmek
gerekir.
• Kendi ekonomik durumunu aşan yemek listesi hazırlamak hiç iyi
etki yapmaz.
• Ev sahibi, en iyi yaptığı yemekleri seçerse akıllılık etmiş
olur.
• Sofraya özen göstermek misafirleri önemsediğinizi ifade eder.
• Ev sahipleri sade ama özenli giyinmeli, misafirlerin hiçbirinden
daha süslü olmamalıdır.
• Televizyonlardan öğrenilen bir yanlış da yemekle ilgili
programlarda görülüyor. Yemekte ve sonrasında yemeği yapan kişinin
yemekleri tenkit ediliyor. Bu bir yabancı formatta olabilir ama
bizim geleneğimizde nasıl olursa olsun, o yemeği pişiren kişinin
emeğine saygı gösterilir.
TRAFİKTE
• Direksiyondayken, sürekli sağa sola geçerek ve önde vasıta varken
sürekli kornaya basarak öndeki sürücü sinirlendirilmemeli.
• İki şerit halinde giderken, üçüncü bir şerit yaratmak üzere
ötekileri iteklemek, onları aptal yerine koymak olur.
TOPLULUK İÇİNDE
• Sinema, tiyatro ve konser salonu gibi toplu mekanlara girerken
yavaş ve düzgün hareketlerle girmek, salonda doğru oturmak, mısır
ve çekirdek yiyerek ses çıkarmamak gerekir.
• Kalabalık caddelerde, birbirinin üstüne doğru yürümemek için
herkes kendi sağına yönelmeli.
• Yolda karşıdan gelenleri rahatsız edecek şekilde süzmek
görgüsüzce bir davranıştır. Aynı şekilde, toplu yerlerde diğer
kişilere gözünü dikip bakmak da…
• Cep telefonlarıyla yerli yersiz her mekanda konuşmamak gerekiyor.
Kimse diğerinin özel hayatını dinlemeye mecbur değildir!
• Selamlaşma şekilleri ve sözleri çok önemli. Örneğin büyükler
küçüklere “Merhaba”, “Nasılsınız?” gibi söze başlayabilir; küçükler
büyüklere böyle hitap ederek söze girmemelidir.
• Yemek masasında yiyecekler her zaman sağdan verilir.
• Peçete ile ağız silinmez sadece dudağa hafifçe değdirilir.
• Sofra takımı ve bardaklar üzerinde ruj izi bırakmamak gerekiyor.
Yemeğe oturmadan önce rujun fazlası bir peçete ile alınmalı.
• Masadan yere düşen hiçbir şey alınmaz.
• Limon çatalla sıkılmaz, sağ elle sıkılırken sol el siper
yapılır.
• Yemek esnasında bıçak-çatal ters V şeklinde olmalıdır. Arası açık
olarak paralel de olabilir.
• Sağdaki içecekler ve soldaki yiyecekler bize aittir.
• Beyaz şarap soğuk içilir.
• Tuzluk ve diğer istenen malzemeler elden ele verilmez.
Uzanılabilecek bir yere bırakılır.
• Yemeği tatmadan tuz atmak görgüsüzlüktür.
• Spagetti makarna ‘hüüp’ yapılmaz.
• Şerefe kadeh kaldırıldığında içki olmasa da katılmak gerekir.
Kadeh göğüs hizasında kaldırılır.
• Restoranda erkeler pardösülerini vestiyere bırakır. Bayanlar
yanına alabilir.
• Bahşiş, yemek çok beğenilmişse yüzde 10, normalde yüzde 5
olmalıdır.
• Tokalaşmak için önce kadın elini uzatmalıdır. Erkeğin önce
uzatması görgüsüzlüktür.
• İltifat alındığında fazla alçakgönüllü olmamalı ve iltifatın
gerekmediğini açıklamaya çalışılmamalı. Basit bir ‘teşekkürler’
kelimesi, hem yeterli hem de kibarcadır.
• Düğünlerde kapıdan ilk girişte, gelin sağda damat solda
durmalıdır.