Adil Karaismailoğlu'ndan İstanbul açıklaması

Sözcü Gazetesi'nden Sibel Gülersöyler'in haberine göre Ersoy, “Kim hangi alandan sorumluydu, insanlar Kuzey Marmara Otoyolu'nda da kaldı, buradan oradaki şirketler mi sorumlu? Havalimanının çatısı çöktü, oradan siz mi sorumlusunuz?” şeklindeki sorusuna şöyle yanıt verdi:

“BİZ İBB’NİN AÇMADIĞI YOLLARA DA EKİPLERİMİZİ GÖNDERDİK”

“Bu tür doğal afetler ilk defa yaşanmıyor. İstanbul Belediyesi’nde bir kültür vardı. Ben 24 yıl İBB’de çalıştım, Ulaşım Dairesi ve Yol Bakım dairesi bana bağlıydı. Bu işlerden sorumlu bir kişi olarak konuşuyorum.

Kurumun kültürünü çok iyi bilen bir kişi olarak konuşuyorum. Hatta biz karayolları sorumluluğundaki alanları bile İBB olarak tek elden yönetiyorduk. Siz oradaki kurumsal yapıyı dağıtırsanız, liyakatsız insanları doldurursanız tabii ki başarısız olacaksınız.

Tabii ki sıkıntı yaşanmıştır Karayolları Genel Müdürlüğü’nün de sorumluluğu vardır ama çok kısa sürede çözüldü. Asıl sorumlu olan AKOM’daki kişilerdir… Biz pazartesi 18 saat içinde yolları açtık…”

“TEM OTOYOLU SORUMLULUĞUMUZDA İDİ VE KAPANDI, İNKAR ETMİYORUZ”

Sunucunun “Neresi sizin açmanız gereken yoldu?” şeklindeki soruya Karaismailoğlu,

“Tem Otoyolu, Kuzey Marmara Otoyolu bunlar Karayolları Genel Müdürlüğü'nün sorumluluğunda. TEM otoyolu kapandı, inkar etmiyoruz. Tabii orada yolda kalan vatandaşlarımız çok büyük sıkıntı yaşandı, bu kadar kar ve tipiye göre elbette olumsuzluklar yaşanacaktı.

Bizim için de arabasında mahsur kalan araçlar ve vatandaşlarımız çok büyük sıkıntılar yaşadılar. İnsanlar yolun ortasına araçlarını bırakmak zorunda kaldı. AFAD, Jandarma, Emniyet birlikte topladık.

Koordinasyon problemi olmaması gerekir. Bir devlet kültürü ile bu işi yönetiyordunuz. Siz orada kışla mücadele ihalesi yapacaksınız. Önceden 10 bölgeye ayrılıyor, hepsinin ihalesi ayrı oluyordu. Herkesin sorumlulukları yükleniyordu.

Siz bir tek ihale yapıp bir kişiye veriyorsunuz. Kurtarmaya giden araçlar bile yollarda kalıyor. Tuz ihalesiyle ilgili konuşulanlar var. İnşallah bundan sonra yaşanmaz. Bu tür olumsuz hava koşulları her zaman olacaktır.

Hazırlıklı olmak lazım, kısa zamanda işleri çözmek lazım. Yaz döneminde de ülkemiz çok büyük faleketler yaşadı ve onları nasıl bertaraf ettiğimiz ortada” diye yanıt verdi.

YOLDA KALANLARA TAZMİNAT ÖDENECEK Mİ?

Kuzey Marmara Otoyolu'nun Karayolları ve altındaki şirketlere bağlı olduğunu söyleyen bakan, “Yolda kalanlara tazminat ödenecek mi?” şeklindeki soruya da “Tabi ki bunlar konuşuluyor” dedi.

Karaismailoğlu, “Yılbaşı gecesi Osmangazi Köprüsü’nde yanlış iş yapmışlardı, hem ücretleri vatandaşlara geri ödettirdik ve gerekli cezayı verdik. Biz vatandaşın hayatını kolaylaştırmak için buradayız” dedi.

“ATATÜRK HAVALİMANI’NA RİSK ALARAK İNDİK”

Mehmet Akif Ersoy’un, “Kriz anında Atatürk Havalimanı'na indiniz, risk mi aldınız? Neden o havalimanı kapatıldı?” şeklindeki sorusunu da Bakan şu sözlerle yanıtladı:

“Atatürk Havalimanı’na inmememiz gerekiyordu risk alarak indik. Atatürk Havalimanı’nda olağanüstü durumlarda acil iniş için bir pist açık. İstanbul Havalimanı’nda 2 tane pistimiz var. Bahçelievler, Bakırköy, Yeşilköy,Florya, Sefaköy nüfusun en yoğun alanlar.

Burada havalimanı var ve günde bine yakın uçak iniyordu. Şehrin göbeği burası. Burada milyonlarca nüfus yaşıyor, radyasyona maruz kalıyorlar, gürültüye maruz kalıyorlar. Atatürk Havalimanı’na inmek için Marmara denizinde saatlerce döndüğümüz günleri unutmayın.

Kapasitesini tamamen doldurmuş bir havalimanı, kapasite yetmiyor, bu dünyanın her yerinde var. Vatandaşı bu egzoz emisyonundan kurtarmanız gerekiyor. Yılda 1 milyon ton egzoz salgılıyorlar.

305 milyon ağaca eşdeğer egzoz salınımı demektir bu yılda. Biz Kuzey Marmara Otoyolunu yapmakla 25 milyon ağaç salınımını kurtardık. Kapasite bitmişti. Yeni kapasite gerekiyordu. İstanbul Havalimanı dünyanın transit merkezi olacak.

“İSTANBUL HAVALİMANI’NI KÖTÜLEMEYE ÇALIŞIYORLAR”

İstanbul Havalimanı’nı kötülemeye çalışıyorlar. Bir Dubaili, Frankfurtlu olsanız ben sizi anlarım. Onların bir rakibi gibi konuşuyorlar. Yıllardır hizmet edecek bir havalimanı. Şu ana kadar 115 milyon yolcu taşıdı.

800 bin uçak iniş yaptı bu havalimanına. Pazartesi günü onlardan bir tanesini yaşadık. Olumsuz hava koşullarında dünyada da havalimanları kapatılıyor. Atina’da, New York’ta, Amsterdam’da yaşanmıştı. Bu her yerde yaşanıyor. Bundan sonra olmayacak diye bir şey yok.

İstanbul’u birilerinin keyfine bırakamazdık diyorum. Bunlar olacaktı ama bunları dert etmek lazımdı. Planlama eksiği, kurum kültürü var. Kış gelmeden önce tatbikatlardan bahsediyorum. Olası durumda nereye müdahale edileceği belliydi. Siz bunları dağıtırsanız eleştiri almakta çok haklısınız.”

Karaismaloğlu, Atatürk Havalimanı'nın pistinin bir bölümünün kırılıp ucuna hastane yapılmasına ilişkin de şunları söyledi:

“Kuzey güney pisti aktif olsaydı yeni havalimanındaki uçuşa etkisi oluyordu. O yüzden orası kapandı. Hem de ihtiyaç yoktu. Burası Millet Bahçesi olacak. Şehrin göbeğinde bir yer. Yine kamunun ihtiyacına kurgulanacak.

Buranın kıymeti yerinde. Doğu batı pisti özel uçuşlarda, kriz zamanlarında kullanılacak. Kargo binası da yeni limana taşınacak. Pistler kullanılmayacak yani. Hastaneyi de pistler kullanılmasın diye yaptık. Yeni havalimanı 75 milyon metrekarelik bir alandır. Bu tabii ki olacaktı, olması da gerekiyordu.

Eski havalimanı 11 milyon metrekareydi. Şimdi biz 5. ve sonra 6. piste geçeceğiz. Biz geleceği planlıyoruz, yıllar sonrasını planlıyoruz. Burası transit merkezi olacak. Türkiye’de turizmin artmasıyla böyle bir havalimanı zaten olmazsa olmazdı.

Devletin kasasından tek kuruş çıkmadı. 25 yıllık işletme boyunca 22 milyar Euro devlete kira getirecek çok kıymetli bir eser oldu. Kanal İstanbul, Kuzey Marmara Otoyolu uzun soluklu master planın ürünleri. Hepsi lego gibi.

Tek tek yerlerine koyup resmin tamamına bakmak lazımdır. Havalimanı kapandıktan sonra bölgedeki trafik D100 trafiği yüzde 30 azalmıştır. İstanbul Havalimanı gayet güzel bir şekilde işliyor.”

İstanbul Havalimanı’ndaki kargo binasının kar fırtınası sırasında çökmesine ilişkin soruya da İsmailoğlu, “Burası geçici bir yapı. Havalimanının 7 kilometre dışında bir yapıydı. Zaten yıkılacaktı. Havalimanını ilgilendiren bir durum yok” yanıtını verdi.