Ağız kokusununu hafife almayın!
Ciddi bir halk sağlığı sorunu olan ağız kokusuna, kolay tedavi edilen sebeplerin yanı sıra solunum ve sindirim sistemindeki kanser gibi çok ciddi hastalıkların da neden olabileceği düşünülüyor.
Yeni Asır'da yer alan habere göre Doç. Dr. Ediz
Yorgancılar, ağız kokusunun sık rastlanan toplumsal bir rahatsızlık
olduğunu belirterek, kimi zaman bu rahatsızlığın kişisel bir
incinme sebebi de olabileceğini söyledi.
Ağız kokusu şikayetiyle çok sayıda hastanın kendilerine başvurduğunu ifade eden Doç. Dr. Yorgancılar, söz konusu rahatsızlığın kolay tedavi edilebilen sebeplerinin yanı sıra ciddi sebeplerinin de olabileceğini vurguladı. Doç. Dr. Yorgancılar, ağız kokusu yaşayan ve hiçbir sebep bulunamayan hasta gruplarına da işaret ederek, "Ağız kokusu toplumun yaklaşık yüzde 15'ini etkileyen bir rahatsızlık. Erkeklerde kadınlara oranla 3 kat daha fazla görülüyor. Ağız kokusunda, ağız ve diş temizliği bilinci istenilen düzeyde gelişmediğinden yüzde 90 oranında ağız içi hijyen eksikliğine bağlı sebepler etkili oluyor" dedi.
"AĞIZ KOKUSUNU HAFİFE ALMAYIN"
Ağız dışında üst solunum yolu ve sindirim sistemi rahatsızlıklarının da ağız kokusuna yol açabileceğini kaydeden Yorgancılar, şöyle konuştu. "Ağız kokusuna kimi zaman solunum ve sindirim sistemiyle ilgili sebepler dışında metabolik sebepler olarak gruplandırılan şeker hastalığı, böbrek ve karaciğer hastalıkları da neden olabiliyor. Hatta bazı kötü huylu hastalıkların da belirtisi ağız kokusu olabilir. Solunum ve sindirim sisteminde yerleşmiş kanser gibi hastalıklarda bu bölgelerde bir çeşit doku çürümesi gelişip ağız kokusuna sebebiyet verebiliyor.
Kokunun sebebinin bulunabilmesi için kapsamlı bir muayene ve tetkikle araştırılması gerekir. Hastaların çoğunda kokuya neden olan sebep bulunup, tedaviyle ağız kokusundan kurtulmak söz konusu oluyor. Ancak bazen tüm araştırmalara rağmen bazı hastalarda tam nedenini bulamıyoruz. Tüm dünyada ağız kokusunun nedeni bulunamayan bir hasta grubu söz konusu."
Doç. Dr. Yorgancılar, ağız kokusu şikayeti bulunanların hekime başvurmalarını önererek, ağız kokusunun hafife alınmaması gerektiğini belirtti.
Yorgancılar, ağız kokusu şikayetiyle başvuranlarda genellikle tedavi edilebilir boyutta hastalıklarla karşılaştıklarını anlatarak, şunları kaydetti: "Bu şikayete sahip hastalarda kapsamlı bir muayene yapıyor, gerekli tetkiklerin sonuçlarına göre bir tedavi protokolü uyguluyoruz. Sigara alışkanlığı olanlara mutlaka sigarayı bırakmalarını öneriyoruz. Toplumsal bilinç, sosyo kültürel seviye ve insan ilişkileri arttıkça, ağız kokusunun önemi daha çok ortaya çıkıyor ve kişi bundan daha çok muzdarip olup hekime başvuruyor.
Kimi zaman hastalar, hangi uzmanlık branşına başvuracağını bilemiyor. Önemli olan bir hekime giderek, bu soruna çözüm bulmaya çalışmaktır. Ağız kokusuna sebebiyet veren hastalık veya hastalıklar tedavi edilir, şeker ve böbrek hastalarının kan değerleri normal seyrine geçerse büyük oranda ağız kokusundan kurtulmak mümkün. Ağız kokusuna neden olan hastalık kötü huylu dahi olsa çoğunlukla tedavisi yapılabiliyor. Sonuçta ağız kokusu bir kader değildir. Hafife alınmamalı ve mutlaka nedeni araştırılarak, tedavi edilmelidir."
Ağız kokusu şikayetiyle çok sayıda hastanın kendilerine başvurduğunu ifade eden Doç. Dr. Yorgancılar, söz konusu rahatsızlığın kolay tedavi edilebilen sebeplerinin yanı sıra ciddi sebeplerinin de olabileceğini vurguladı. Doç. Dr. Yorgancılar, ağız kokusu yaşayan ve hiçbir sebep bulunamayan hasta gruplarına da işaret ederek, "Ağız kokusu toplumun yaklaşık yüzde 15'ini etkileyen bir rahatsızlık. Erkeklerde kadınlara oranla 3 kat daha fazla görülüyor. Ağız kokusunda, ağız ve diş temizliği bilinci istenilen düzeyde gelişmediğinden yüzde 90 oranında ağız içi hijyen eksikliğine bağlı sebepler etkili oluyor" dedi.
"AĞIZ KOKUSUNU HAFİFE ALMAYIN"
Ağız dışında üst solunum yolu ve sindirim sistemi rahatsızlıklarının da ağız kokusuna yol açabileceğini kaydeden Yorgancılar, şöyle konuştu. "Ağız kokusuna kimi zaman solunum ve sindirim sistemiyle ilgili sebepler dışında metabolik sebepler olarak gruplandırılan şeker hastalığı, böbrek ve karaciğer hastalıkları da neden olabiliyor. Hatta bazı kötü huylu hastalıkların da belirtisi ağız kokusu olabilir. Solunum ve sindirim sisteminde yerleşmiş kanser gibi hastalıklarda bu bölgelerde bir çeşit doku çürümesi gelişip ağız kokusuna sebebiyet verebiliyor.
Kokunun sebebinin bulunabilmesi için kapsamlı bir muayene ve tetkikle araştırılması gerekir. Hastaların çoğunda kokuya neden olan sebep bulunup, tedaviyle ağız kokusundan kurtulmak söz konusu oluyor. Ancak bazen tüm araştırmalara rağmen bazı hastalarda tam nedenini bulamıyoruz. Tüm dünyada ağız kokusunun nedeni bulunamayan bir hasta grubu söz konusu."
Doç. Dr. Yorgancılar, ağız kokusu şikayeti bulunanların hekime başvurmalarını önererek, ağız kokusunun hafife alınmaması gerektiğini belirtti.
Yorgancılar, ağız kokusu şikayetiyle başvuranlarda genellikle tedavi edilebilir boyutta hastalıklarla karşılaştıklarını anlatarak, şunları kaydetti: "Bu şikayete sahip hastalarda kapsamlı bir muayene yapıyor, gerekli tetkiklerin sonuçlarına göre bir tedavi protokolü uyguluyoruz. Sigara alışkanlığı olanlara mutlaka sigarayı bırakmalarını öneriyoruz. Toplumsal bilinç, sosyo kültürel seviye ve insan ilişkileri arttıkça, ağız kokusunun önemi daha çok ortaya çıkıyor ve kişi bundan daha çok muzdarip olup hekime başvuruyor.
Kimi zaman hastalar, hangi uzmanlık branşına başvuracağını bilemiyor. Önemli olan bir hekime giderek, bu soruna çözüm bulmaya çalışmaktır. Ağız kokusuna sebebiyet veren hastalık veya hastalıklar tedavi edilir, şeker ve böbrek hastalarının kan değerleri normal seyrine geçerse büyük oranda ağız kokusundan kurtulmak mümkün. Ağız kokusuna neden olan hastalık kötü huylu dahi olsa çoğunlukla tedavisi yapılabiliyor. Sonuçta ağız kokusu bir kader değildir. Hafife alınmamalı ve mutlaka nedeni araştırılarak, tedavi edilmelidir."