Alzheimer hastalığını tiyatro ile anlatacaklar
Hafıza, konuşma, hareket ve net düşünme yeteneğinin kaybıyla sonuçlanan bir beyin hastalığı olup, demansın (bunama) en yaygın nedenlerinden biri olan Alzheimer hastalığı, İzmir'de tiyatro sahnesine taşındı.
İzmir'de 2008 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun olan Dr. Hasan Armağan Uysal, sonra da Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Nöroloji uzmanlığına başladı ve aynı zamanda 2014 yılında da Bornova Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nda oyunculuk eğitimini tamamladı.
Şu an Medicana International İzmir Hastanesi Nöroloji Uzmanı olarak görev yapan Dr. Uysal, 2019 yılından itibaren Tiyatro Peron'da çalışmaya başladı. Uysal, Fransız yazar Floran Zeller'in 2012 yılında yazdığı 'The Father' isimli oyunu çevirip, Türkiye'ye uyarladı.
'The Father' oyununun bir adaptasyonu olarak, bir Alzheimer hastasının hikayesini anlatan 'Annem' adlı oyunu yöneten Uysal, "Alzheimer, toplumda sık görülen bir hastalık ve yıllar geçtikçe oldukça artmakta. Bu proje benim hasta yakınlarından ilham aldığım bir proje oldu. Hasta yakınları kliniğe gelip bu hastalığın bazı nöropsikiyatrik semptomları ile ilgili ne yapacaklarını bilemediği için bize danışıyor. Biz sürekli hastalıklarını anlatıyoruz. Ama sanatla bunu anlatarak, işin içine duyguyu koyuyor, birçok kişiyi aynı anda hem eğitip hem de onların bu hastalığın bulgularıyla nasıl başa çıkacaklarını, toplumsal farkındalık doğrultusundaki davranış modellerini anlatmış oluyoruz. Aslında bu proje hem sanat hem toplumsal eğitim projesi" dedi.
Toplumdaki görülme sıklığının artmasına karşın, Alzheimer hastalığının hala tam olarak bilinmediğini dile getiren Doktor Uysal, "Bu hastalığın ilk semptomu unutkanlık. Toplumda da demans denilen pastanın en büyük parçası Alzheimer oluyor. Yani 10 demans hastasının 7'si Alzheimer tipinde demans oluyor. Özellikle unutkanlığı olan hastalarda 65 yaşın üstünde ise tipik olarak Alzheimer hastalığı düşünülüyor. Biz de çeşitli testlerle bu hastalığa tanı koymaya çalışıyoruz" diye konuştu.
'SOSYALLEŞEBİLECEK AKTİVİTELERE YÖNELİN'
Alzheimer hastalığının birçok risk faktörü bulunduğunu ifade eden Doktor Uysal, bu yıl risk faktörlerine kolesterol yüksekliği ve görme bozukluğunun da eklendiğini kaydetti. Vatandaşlara bazı uyarılarda da bulunan Doktor Uysal, şöyle devam etti:
"Mutlaka iyi beslenmeli, iyi spor yapmalı, doğru zamanda uyumalı, mümkün olduğu kadar stresten uzak durmalı ve mutlu olduğumuz şeyleri yapmayı seçmeliyiz. Toplumda çok sık, 'Alzheimer olmamak için, bulmaca çözeyim' algısına rastlıyoruz. Hiç bulmaca çözmemiş birine Alzheimer olmasın diye bulmaca çözdürmek biraz eziyete giriyor. Kişilerin memnun olduğu ve sosyalleşebileceği aktiviteleri yaptırmak daha önemli."
Alzheimer tanısı konulduktan sonra hasta ve hasta yakınlarıyla aile gibi olduklarını sözlerine ekleyen Uysal, "Bizler de büyük bir aile oluyoruz. Sadece unutkanlık değil, uyku bozuklukları, davranış bozuklukları, halüsinasyonlar, mutsuzluk, huzursuzluk, endişe, evham, kaygı gibi bütün semptomları hekim, hemşire, hasta, hasta yakınıyla birlikte bir bulmacanın parçaları gibi birlikte hareket ederek yaşıyoruz. Her türlü semptomda bu tip bir hastalık için hastalar ve hasta yakınları mutlaka bize başvurmalı" ifadelerini kullandı.
'SÜRPRİZLİ BİR OYUN'
'Annem' isimli oyunu izleyenlerin sürprizler de yaşayacağını anlatan Doktor Uysal, şunları söyledi:
"Aslında bu oyun 'The Father' isimli oyunun bir adaptasyonu. Babayı anne yaptık. Annenin kendi gözünden Alzheimer hastalığında neler yaşadığını anlattığı bir oyun oldu. Tabii biraz sürprizli bir oyun. İzleyen seyirciler oyunun başında başka şekilde giderken başka bir yere evrildiğini görecek. Bu oyun temelde Alzheimer olan bir annenin hastalığın tüm semptomlarını gösterdiği bir oyun. İlk gösterim 21 Şubat'ta. Daha sonra 22 Şubat ve 1 Mart'ta gösterimi olacak. Umarım oyun uzun soluklu bir şekilde Tiyatro Peron'da oynanır."
'ROL OYUNCU OLARAK BENİ HEYECANLANDIRDI'
Oyunda Alzheimer hastası kadını canlandıran tiyatro oyuncusu Güzin Sönmez de ilk gösterimi heyecanla beklediğini belirterek, "Etrafımda ve yakın çevremde bu hastalıkla cebelleşen kimse yoktu, oyunu okuyana kadar. Fakat oyunu okuduktan sonra çevremde, komşularımda yavaş yavaş zihnim çağırmaya başladı. Yeterince gözlem yapmadığıma pişman oldum ama yönetmenimiz hem nörolog hem de yönetmen olduğu için beni bu konuda aydınlattı. Oyunu okuyunca, heyecanlandım. Daha önce yaşlı kadın rolünde oynamıştım ama hem yaşlı hem de günümüzde bu kadar yoğun yaşanan bir hastalığı canlandıracak olmak beni oyuncu olarak heyecanlandırdı. Bana kesinlikle bir şeyler kattığını düşünüyorum. Provalarda ve süreçte tanıdım hastalığı. Hem yeni bir karakter hem de hastalığı yaşayan bir karakteri yaratma anlamında zorlu yoğun bir süreçti ama çok memnunum. Her provada daha derinleşiyor. Heyecanla 21 Şubat'ı bekliyoruz" diye konuştu.
Alzheimer'ın toplumda görülme oranının insan yaşamının uzaması nedeniyle artacağı, modern yaşam rutininin de hastalığın oluşmasını etkileyeceği belirtiliyor. 2050 yılında yaklaşık 14 milyar olması beklenen dünya nüfusunun 25 milyonunun Alzheimer hastalığına yakalanacağı öngörülüyor.
DHA