Akşamüstleri Jurrasic Parkı'ndayım
Altın Kelebek Pantene Ödül Töreni salonu dolduranların çoğunluğunun ödül alan ve vermeye gelenler olduğu düşünülürse gitgide daralmış bir çevrenin aile arasında yapılan Nişan gibiydi.
Kendi aralarında ailece çok eğlendiler. Gece Pantene'nin sponsor olduğu Doğan Medya Grubu Aile Gazinosuna hoşgeldiniz açılış konuşmasından sonra, sahne alan herkes Doğan Medya Ailesine minnet ve teşekkürlerini sunmakla kalsa bu anlaşılabilir, ama işi Gazete olmazsa Cumhuriyet olmaza getirdiklerinde işi iyice abarttılar ve kimse kusura bakmasın sıçtılar.
Elbette Hürriyet yaşasın da bir Cumhuriyet tek bir gazete ile ayakta kalmaz.
Ne luzum var bu boyunuzdan büyük, size 50 numara bol gelecek laflara kardeşim.
Reytinglerinin 22 ve 25. sırada olduğu düşünülürse herhalde Pantene'le saçını yıkayanlarda salondakilerle sınırlı. Al gülüm, ver gülüm gecesinden halka ne?
Genç, güzel kadınların şıklığına diyecek yoktu ancak zamanın ruhu bu kadar şıklığı kaldıramıyacağından bir ellerinde cımbız bir ellerinde ayna umurlarında mı dünya gibi oldular, istemleri dışında sevimsiz bir durum.
Sahne üzerindekilerin isteksizliği böyle durumlarda kuliste açık unutulan bir mikrofonla belli olabilir... Allah korumuş.
Ödülü alan, veren ilişkisine geceyi sunanla ödül verenin karı koca olmasıyla ayrıca bu aile arasında nişan töreninin konseptini iyice, pekiştirdi ve gerçekten sevimsizleştirdi.
Konuşmalar arasında ilginç olan daha önce defalarca Altın Kelebeği alan Demet Akbağ'ın ilk ödül heyecanını hatırlayamamasıydı. Haklı o kadar Altın Kelebek almak yaşlandırır insanı unutursun, fakat Mehmet Ali herhalde 25, 30 defa almıştır diye tahmin ettik, rekor onda olmalı. Aynı ödül ödül aynı kişiye defalarca verilirse ya ödüllendirme sisteminde bir sakatlık vardır ya da üretimde bir darlık.
Koskoca Meryl Streep Oskar'a tam 19 kere aday olmuş, bunun 15’i başkadın oyuncu kategorisinde, 4’ü yardımcı.
Ama Meryl Streep 19 adaylıktan sonra sadece 3 defa kazanabilmiş. Bizim ailenin kadın komiği(!) Demet Akbağ'ımız Doğan Grubu sayesinde Merly Streep'i yakalamış hatta aşmış görünüyor!
Gülben Ergen'in Hürriyet Gazetesi ve Cumhuriyetimiz arasında kurduğu bağ ise stand-up komedyenlerine rahmet okuttu! Epey daralttı!
Cumhuriyetimiz gibi ortak dayanağımız, projemizi, Gazete olmasa yıkılacak mıyız yani, yetti bu abartmaların Gülben hatun! Neyse bunu Aydın Doğan Medyası düşünsün arkalarında Gülben gibi siyasi analizler yapabilen bir şarkıcı, tasavvuf erbabı varsa, sırtları yere gelmez...
Köşe yazarı, dizi yazarı, oyuncu, hep aynı aileden, bizim aileden seç bir tane hesabı olmuş.
Can Dündar göndermeleri ise özgürlükçü basını mı simgeliyordu yoksa Can Dündar bir başka gazeteye iç güveysi gönderilmiş bir akraba gibi filan mı addediliyordu çarşı karıştı.
Göndermeler haksız yere kodesi boylayan diğer, basın mensuplarını, hatta konuşma özgürlüğü kapsamında hapse atılan sıradan insanları kapsasaydı sanki daha yakışan olurdu, ama dediğim gibi kendi aralarında bir geceydi Pantene tarafından sağlanmış.
Velhasıl Altın Kelebek olmamış, olduğu zaman oldu mu hiç zaten, takdirlerinize. Umurları mı onların? O da takdirlerinize. Fazla bile yazdım farkındayım, akşamüstleri Jurrasic Parkı'ndayım.
Sacit ASLAN
Tüm yazılarını göster