Astım ilaçları bağımlılık yapar mı?
Astım hastalarının birçoğu ilaçlarının bazılarının kortizon içermesi nedeniyle yan etkilerinden ve bağımlılık yapmalarından korkuyor. Peki bu bilgiler ne kadar doğru?
Sözcü Gazetesi'nden Nazan Doğaner Halıcı'nın haberine göre toplumumuzda sıklıkla karşılaşılan kronik bir solunum yolu hastalığı olan astım ve tedavisiyle ilgili doğru bilinen yanlışlar var…
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Ali Vefa Öztürk, bu konuda akıllarda soru işaretlerine neden olan noktalara değinerek, şu açıklamaları yaptı:
HASTALIK NASIL TETİKLENİR?
Astım, akciğere hava taşıyan borular olan bronşların belli zamanlarda daralmasıyla oluşan iltihaplanma temelli bir akciğer hastalığıdır. Genellikle genetik olarak yatkın kişilerin olumsuz çevre koşullarına maruz kalmaları sonucunda oluşur. Bebeklik ve çocukluk dönemlerinde maruz kalınan tütün ürünleri, ev tozları, ilaçlar, kumaş tozları, küfler, rutubet, parfüm – temizlik malzemeleri – boya gibi kimyasallar, bitki tozları ve polenler gibi organik tozlar risk faktörleridir. Bunlar hem astımın oluşumunda hem de astım ataklarının gelişiminde rol oynamaktadır. Ayrıca virüsler, bakteriyel ve mantar enfeksiyonları, özellikle de grip, bronşit, zatürre, nezle gibi hastalıklar astıma yol açabilir. Ani hava değişimlerinden yani sıcaktan soğuğa geçiş gibi, banyoda buhara maruz kalmak gibi, şehir değiştirmek, kapalı alanlarda fazla kalma gibi durumlarda da şikayetler artabilir.
KİMLERDE GÖRÜLÜR?
Ailesinde astım öyküsü olanlarda genellikle çocukluk ve bebeklik dönemlerinde daha çok görülür ve yüksek oranda ergenlikten sonra şiddeti azalır. Ancak tam olarak kaybolmaz. Astımın daha hafif formu olan bronş aşırı duyarlılığı olarak devam eder. Kişilerin dış görünüşlerine göre de açık tenli ve renkli gözlülerde biraz daha fazla görülmektedir.
TEK TİP MİDİR?
Astım bilinenin aksine sadece bebeklikte başlayan tek hastalık tipi değildir. Astımın birçok alt tipi vardır; bir tür beyaz kan hücresini içeren ciddi bir hastalık olan Eozinofilik astımlar, KOAH ile birlikte olan astımlar, ileri yaş astımları, doğumsal astım, İgE değerlerinin yüksekliğiyle olan astımlar, nötrofil değerlerinin yüksekliğiyle oluşan astımlar, ilaca bağlı, özellikle aspirine bağlı astımlar, bronş aşırı duyarlılıklar olarak sayılabilir. Özellikle bronş aşırı duyarlılığı hem Covid salgınından sonra hem de bu seneki üst solunum yolu enfeksiyonlarından sonra fazlasıyla ön plana çıkmıştır. Bronş aşırı duyarlılığı da astıma göre daha az nefes darlığı yapan ancak daha çok öksürüklere neden olan bir hastalıktır. Günümüzdeki uzun süren öksürüklerin temel sebebi de bu bronş aşırı duyarlılığıdır.
TEDAVİ EDİLMEZSE NE OLUR?
Astım, çevre koşulları kontrol altına alınırsa tamamen hayatınızdan çıkarabileceğiniz bir hastalıktır. Ancak tedavi edilmezse ve önlem alınmazsa hayat konforunu bozar. Hastalar gece uykularından öksürükle uyanır, hareket kabiliyetlerini yitirirler ve en ufak yürüyüş ve yokuşta durmak zorunda kalırlar. Sıkıştıkları için kapalı alanlara giremezler. Bahar aylarında ormanlık ağaçlık yerlerde oturamazlar. Dolayısıyla hayatları çok kısıtlanmış olur.
İLAÇLAR GÜVENLİ Mİ?
Astım ilaçlarını hastaların bırakmalarında birkaç sebep vardır. Günde birden fazla kullanmak, cihaz şeklinde ilaçlar olduğu için cihazlara uyum sağlayamamak, ilaçların bir kısmının kortizon bazlı olması nedeniyle kortizonun yan etkilerinden korkmak ve en önemlisi astım ilaçlarının bağımlılık yaptığını düşünmektir. Astım ilaçlarının hiçbiri bağımlılık yapmaz ancak bazı hastalar bu ilaçların bağımlılığa yol açtığını düşünürler. Hastaların bunu düşünmelerinin sebebi; ilaçların uzun süre kullanılması gerektiği ve ilaçları olmadan şikâyetlerinin hep devam edeceği endişesini taşımalarından kaynaklanmaktadır.
Belirtileri nelerdir?
– Nefes darlığı
– Kuru öksürük
– Göğüste baskı hissi
– Göğüs ağrısı
– Hırıltılı solunum (hırıltı, ötme, kedi miyavlaması sesi)
Hastalığınız yokmuş gibi yaşamanız mümkün
Bilinenin aksine astım tedavi edilebilir bir hastalıktır. Kullanılan ilaçlar temel olarak bronş acıcı ilaçlardır, ancak buradaki en büyük yanlış hızlı etki ettiği için geçici etkili bronş açıcı ilaçların kullanılması ve bunun yanında geçici etkili alerji ilaçlarının kullanılmasıdır. Bu sadece günü kurtarmaktır. Uzun etkili astım ve alerji ilaçlarını doktor kontrolünde belirli süre kullanmakla beraber astım tamamen kontrol altına alınabilir. Düzenli kullanım ile hasta ileride ilaçlarını tamamen bırakabilecek seviyeye gelebilir. Kalıcı olarak astım bitmez, ancak hasta doğru tedavi ve koruyucu önlemlerle hiç astımı yokmuş gibi yaşayabilir.
Doktora başvurmakta geç kalmayın
Astım ilerlemediği sürece sürekli hastalarda şikayet yaratmadığı için hastalar doktora genelde geç başvururlar. Çocukluk çağında enfeksiyonla karıştığı için göğüs hastalıkları hekimine başvurmaları uzun sürer ve tanıyı geç alırlar. Çocuklarda tekrarlayan öksürük ve hırıltılar varsa, erişkinlerde de geçmeyen öksürük veya nefes darlıkları mevcutsa mutlaka astım açısından hastalık ilerlemeden göğüs hastalıkları hekimlerine başvurulması gerekir.