Betül Şahin: 'Bende gizli komedi var'

Son olarak Şerif Gören'in 'Ay Büyürken Uyuyamam' adlı sinema filmindeki rolüyle izleyici karşısına çıkan Şahin, sektörden neden uzak kaldığını, krıgınlıklarını, hayallerini, Osman Yağmurdereli'nin vefatından sonra haklarında çıkan haberlerle ilgili yorumlarını, yeni aşkını ve kendisi gibi mavi gözlü bir kıza sahip olma hayallerini anlattı.

- Beyaz Gelincik dizisinden sonra uzun bir dönem ekrana ara verdiniz. Ara vermek sizin tercihiniz mi oldu? Bu süreçte ne yaptınız?
Dizi bittikten sonra üç sene kadar ekranda olmadım. Roller biraz kendini tekrar eder hale gelince ara verdim. Uzun bir dinlenme süreci geçirdim, çok da iyi ettim. Hiçbir şey yapmamak bana çok iyi geldi. Buna da çok güzel bir sözüm var: 'Dün öldü, bugün can veriyor, yarın ise henüz doğmadı' Gelen birçok proje olsa da seçici davranmaya çalıştım. Şimdi yeni işlerle yenilenmiş olarak ekranlara merhaba diyeceğim. Bazı yıkılışlar daha parlak kalkınışların teşvikçisidir diyorum. Çok güzel bir dönüş olacak benim için.

- Piyasaya ve yaptığınız işe karşı bir küskünlüğünüz var mı peki?
Küskünlük mü bilmiyorum ama ben çok üzülüyorum. İki, üç bölüm yayınlanmış diziyi kaldırıyorlar. Kanal bunun hangi bölümde tutacağını bilemez. İnsanlar o diziyi belki yakalayamadı, seyredemedi. Birkaç yıl önce bir dizide oynadım, iki bölümde yayından kalktı. İki bölümde tutamayacağını nerden anlarsın? Bu kadar emeğe, yazık, günah diyorum. Kanallarında yapılan işlerin arkasında durması gerek.

- En son oynadığınız kötü yenge karakteri vardı. Daha öncesinde de iyi rollerin oldu. Hangisini oynamak daha keyifli ve kolay; iyiyi mi, kötüyü mü?
Kötüyü oynamayı isterim, çünkü çok eğlenceli. İnsanlar televizyonu izlerken çok kaptırıyorlar kendilerini, inanıyorlar. Değişik birçok tepki aldım insanlardan. Hoşuma gidiyordu bu tepkiler. 'Demek ki işimi iyi yapabiliyormuşum' dedim.

- Sinema oyunculuğuna bakışınız nedir?
Sinemayı çok seviyorum. Şerif Gören'in yönetmenliğini yaptığı 'Ay Büyürken Uyuyamam' filminde küçük bir rolüm vardı. Çok keyif aldım.

- Çalışmadığınız dönemde geçiminizi nasıl sağladınız? Sonuçta uzun bir ara verdiniz. Bir hediyelik eşya dükkanı açtığınızı biliyoruz.
Yaptığım birikimlerimle hayatıma devam ettim. Oyunculuk çok nankör bir meslek. Çalıştığınız zaman güzel paralar kazanıyorsunuz fakat çok kazandığımız için bazen ipin ucunu kaçırıyoruz. Ekonomik olmak gerekiyor ama bunun kıymetini ancak çalışmadığın zamanlarda anlıyorsun. 'Niye akarken doldurmamışım?' diyor insan. Ben çok güzel bir hediyelik eşya dükkanı açtım. Adı 'Harikalar Diyarı'. Bir arkadaşım sayesinde karar verdim. Kendisinin de bu tarz bir dükkanı vardı. Oturduğum semtte bu tarz bir mağaza yoktu, bu nedenle çok beğenildi. Dükkanı açalı bir yıl oldu. Bu arada, ben ticaret yapmaktan anlayan bir insan değildim. Bu işlerin oturması ancak bir yılı buluyormuş, onu öğrendim. Sabırlı olmak gerekiyor.

NEDEN KOMEDİ YAPMADIN DİYE SORUYORLAR

- Peki komedide mi dramada mı oynamayı tercih ediyorsunuz.
Sit-com'u çok merak ediyorum. Oyuncu arkadaşlarım da bana hep söyler: Bende çok gizli bir komedi varmış. Dışarıdan çok soğuk görünüyorum ama içim dışım çok doğaldır. Bu da benim esprili taraflarımı çıkarıyor. O nedenle de, 'Sen neden hiç komedi yapmadın?' diye sorarlardı.

- Oynadıktan sonra etkisinden çıkamadığınız sahneler oldu mu?
Tabi” ki oldu. Duygu  yoğunluğunun çok olduğu sahnelerde on, on beş dakika etkisinde kalmışımdır. Mesela 'Hırsız' diye bir dizide otistik bir kızı oynamıştım. Ondan çok etkilenmiştim.  Birde kör bir kızı oynadığım zaman çok etkisinde kalmıştım. Hayat aslında o kadar kıymetli ve değerli ki. Yaşarken hayat karmaşası içinde bunların farkına varamıyoruz. Her sabah uyandığım da şükrediyorum, her şey için.

- Oyunculuk hırs isteyen bir meslek. Siz hırslı mısınız?
Evet, oyunculuk hırs istiyor. Hırs, azim, çalışkanlık hepsi bir arada olunca, insanlar daha hızlı ilerliyorlar. Benim dönem dönem hırslı olduğum zamanlarım oldu. Ama hayat sadece oyunculuktan ibaret değil benim için. Eğer öyle olsaydı çok fazla hırs sahibi olurdum.

OSMAN YAĞMURDERELİ OLAYI ÇOK SAPTIRILDI

- Osman Yağmurdereli'nin ölümünden sonra ikinizle ilgili spekülasyon haberler çıktı. Bu dönemde psikolojik destek gördünüz mü?
O konular çok saptırıldı. Psikolojik destek görmedim. Yaşanılan vefatın ardından beni malzeme konusu yapmaya çalıştılar. Benim ağzımdan kesinlikle bu tür açıklamalar çıkmadı. Zaten yaşamadığım hiç bir şeyi yaşadım demem. Özellikle de söylediklerime dikkat ederim ki farklı yerlere çekilmesin diye.

- Peki neden o dönemde susmayı tercih ettiniz?
İnsanlar durumları kendilerine göre yontmaya ve kullanmaya çalıştılar. Ben konuşmasam da yine bir şeyler yazmaya devam ettiler. Zamanla işin gerçeği anlaşıldı bence. İşin gerçeği de çok cazip olmayınca yazmaktan da vazgeçtiler. Her zaman aykırı olan şey güzel haberdir diye yola çıktı haberci arkadaşlar. Ama aykırı olan hiç bir şey yoktu ortada. O dönem kendi iç dünyama, kabuğuma çekildim.

GÖZLERİ BANA BENZEYEN BİR KIZIM OLSUN

- Şu anda bir beraberliğiniz var mı?
Şu anda bir erkek arkadaşım var. İlişkimiz ne olur, nereye gider onu hiç bilemem. İlişkimi planlı yaşamıyorum açıkçası, akşam bile ne yiyeceğimi bilmiyorum. Biraz da akışına bırakmak lazım diye düşünüyorum.

- Çocuk isteğiniz ne durumda?
Çocuk yapmayı istiyorum. Çevremde görüyorum kız evlat her zaman daha hayırlı. Aileye daha yakın, daha ilgili oluyorlar. Gözleri bana benzeyen bir kız çocuğu istiyorum.

İLK GÖRÜŞTE AŞKI YAŞAMADIM

İlk görüşte aşkı hiç tatmadığını söyleyen Şahin, aşkta mantığının ön planda olduğunu ifade etti. Şahin, 'İlk görüşte birini sadece beğenirsin, saçını, kulağını, ağzını ya da burnunu... Ben zamanla tanıdıkça ya sevmişimdir ya da aşık olmuşumdur. Benim duygu dünyam sanırım biraz daha mantıkla çalışıyor. Daha çok konuşması, davranışlarına, oturup kalkması, kokusu, temizliğine dikkat ediyorum. Benim için erkekte ses tonu da çok önemli.'

Ateş KORUCUOĞLU