Çevresel etkiler ana rahminde başlıyor

Bebek beklerken ve büyütürken ebeveynler tedirgin bir ruh haline girer: “Acaba bebeğimiz için doğru olanı yapıyor muyuz” denir sıklıkla. Artık anne ve babaların bebeğin karnını tok, altını kuru tutmaktan çok daha fazla görevleri var. Çünkü sebze ve meyvelerimizde, mobilyalarımızda, temizlik ürünlerimizde hatta bebeğimizin pişik sorunu için kullandığımız kremde bile zararlı kimyasallar, nanopartiküller, genetik yapısı değiştirilmiş organizmalar var. 21’inci yüzyılda, çocuklarımızı büyütürken, ninelerimizin hiç bilmediği tehlikelerden kaçmak zorundayız.

Amerikalı Pediyatri Uzmanı Dr. Alan Greene’in Hayykitap’tan çıkan ‘Sağlıklı Bebek Yetiştirme Rehberi’ bu konudaki en büyük yardımcınız. Kitap, 2007’de ABD’de ‘En İyi Bebek Yetiştirme Kitabı’ ödülünü aldı.

Bebeğinizin yaşadığı ilk oda, armut biçimli ‘uterus’tur. Rahim ismiyle bildiğimiz bu güvenli odada bebeğin her ihtiyacı karşılanır. Yemeğini yer, gerekli besinleri, suyu, oksijeni, hormonları, vitaminleri, mineralleri alır. Hepimiz zamanında bu sıcak ve konforlu kesede sallanmış, beslenmiş ve kıvrılıp huzurla uyumuştuk.

Göbek bağı
Anne ve bebek arasındaki sessiz iletişimin adıdır. Her ikisi de göbek bağından gidip gelen hormonlarla birbirlerinin vücutlarındaki değişimlerden haberdar olur. Göbek bağı, en sağlıklı gıdaları ve sıvıları bebeğe iletirken, annenin yaşadığı ortamdan kirli hava, yiyecek, su ve duman gibi zararlı maddeleri de rahme taşıyabilir. İşte bu yüzden, hamileliğiniz boyunca yiyip içtikleriniz, cildinize ve saçınıza sürdükleriniz, soluduğunuz hava konusunda yaptığınız seçimlerde dikkatli olmalısınız.

İki kişilik yemek
Anne adayı, yediklerinin sadece kendisi için değil, karnında taşıdığı minik canlı için de önemli olduğunu keşfeder.
Damak zevkimiz hem genetik özelliklerimize, hem de nasıl büyütüldüğümüze bağlı olarak şekillenir. Bebeğiniz daha doğmamışken bile güzel yiyecekleri sevmeyi öğrenebilir. Son bilimsel çalışmalar, anneler hamileyken ne yedilerse çocuklarının da doğumdan sonra o yiyecekleri beğendiğini gösteriyor. Rahmin içerisindeki sıvı, annenin yediklerinden meydana gelen bir çorba gibidir. Bebek, bu yiyeceklerin bazılarını tadar, hatırlar ve bu yiyeceklere göre tercih yapar. Bu döneme ‘ lezzete adım atma’  adını verebiliriz.

Su ihtiyacı
Plasentanız her saat başı ihtiyaç duyulan yaklaşık bir bardak suyu rahim sıvısına gönderir. Su, annenin organlarının sağlıklı çalışmasını sağlar. Hamilelikte sık rastlanan idrar yolu hastalıklarının engellenmesinde yardımcı olur. Ancak bazı sular hamile kadınların uzak durması gereken maddeler içerebilir, bu nedenle ne içtiğinize özen gösterin. Şişe sularının etiketlerini dikkatlice okuyun ve musluk suyu kullanmayın.

Kaçınmanız gereken zararlı kaynaklar
-Yapıştırıcılar
-Boyalar
-Mobilya cilası
-Temizlik malzemeleri
-Yeni halılar
-Kuru temizleme yaptırılan giysiler
-Benzin
-Barbekü, şömine için kullanılan gaz
-Böcek ilacı
-Sigara dumanı ve is
-Yangın söndürücü

Ne kokladığınıza dikkat edin
Anne karnındaki bebeklerde beş duyudan ilk önce koku alma   duyusu gelişir.    Kadınların koklayabildikleri veya tadabildikleri moleküller plasentaya geçer ve bebeğin aşırı hassas koku duyuları tarafından algılanır.

Vejetaryenseniz dikkat
Beslenme uzmanlarının çoğu hamilelik döneminde vejetaryenliğin bebek için pek de iyi bir seçenek olmadığı  konusunda hemfikir. Hayvansal gıdalardan alabileceğiniz B12 vitaminini  ve kalsiyumu ihmal etmeyin. Geleneksel veya organik ürünlerle beslenmeyi tercih etmek bebeğinizin sağlığını korumak için mükemmel bir tercih. Organik ürünlerin ambalajlı olanlarında Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ’nın organik üretim logosu bulunmalıdır.
Birkaç tavsiye
 - Yerli ürün kullanın. İthal ürünlerdeki tarım ilacı oranı yerli olanlara kıyasla daha fazladır.
- Meyve sebzeleri mevsiminde tüketin . Aralık ayında çilek yemeye çalışmayın.
- Kendi ürününüzü yetiştirin. Koca bir arka bahçeniz ya da güneş gören  bir pencereniz olması fark etmez.
- Etinizi güvendiğiniz bir kasaptan satın alın.