Cildinizi menopoz dönemine hazırlayın
Dermatolog Yrd. Doç. Dr. Jale Yüksek, kadınların yaşamında son derece önemli bir dönem olan menopoz sürecini iyi yönetebilmek için cilt bakımına özen gösterilmesi gerektiğini söyledi.
Akşam'da yer alan habere göre kadınların menopoz döneminde sağlıklarına her zamankinden fazla önem vermesi gerektiğini kaydeden Dr. Yüksek, bu dönemde yaşanan hormon eksikliklerinin kemik erimesi, uyku sorunları gibi genel sağlığı etkilediği gibi cilt sağlığını da yakından ilgilendirdiğini hatırlattı.
Dermatolog Dr. Jale Yüksek konuya ilişkin açıklamasında şöyle konuştu: “Menopoza girme yaşını belirleyen önemli faktörlerden biri genetik (ailevi) faktörlerdir, fakat yoğun sigara kullanımı, çevre kirliliği, soğuk iklim şartları da belirleyici faktörler arasındadır. Menopoz kadınların hayatında önemli bir dönemdir çünkü bu dönemde sağlığa daha fazla dikkat edilmesi gerekir. Menopozdaki en önemli değişiklik yumurtalıkların yaşlanması ile östrojen ve progesteron adlı hormonların miktarının azalmasıdır. Menopoz döneminde yaşanan hormon eksiklikleri kemik erimesi, uyku sorunları gibi genel sağlığı etkilediği gibi cilt sağlığını da yakından etkiler. Kadınlarda cilt yaşlanmasını hızlandıran en önemli faktörlerden biri de menopoza girmektir. Cilt sağlığında önemli rol oynayan yapı taşları, kolajen, elastik lifler ve hyaluronik asittir. Östrojen ve progesteron hormonları bu önemli yapı taşlarının ciltteki üretiminde başrol oynar”
Yrd. Doç. Dr. Jale Yüksek, menopoz döneminde gerekli hormonların yetersiz kalması nedeniyle cilt sağlığının bozulduğunu belirterek, ciltte kuruma, incelme, esneklik kaybı, travmaya karşı çabuk hasar görme ve geç iyileşme yaşandığını bildirdi.
Menopoz sürecinde kan dolaşımındaki yavaşlama ile birlikte cilt beslenmesinin yetersiz hale geldiğini ve cildin soluk ve mat bir görünüme yöneleceğini ifade eden Dr.Yüksek, yaz mevsiminde yaşanan güneş travmasının onarılmasında cildin zorluk çekerek yüz, boyun, dekolte ve el üzerinde kahverengi güneş lekeleri ve benlerinin gelişmeye başlayabileceği uyarısında bulundu.
Dermatolog Yrd. Doç. Dr. Jale Yüksek, kış döneminde ise soğuğa bağlı nemsizliğin de bu olumsuz gelişmelere eklenerek pullanma belirtilerinin görülebileceğini belirterek, şunları söyledi: “Östrojen hormonunun derideki yağ hücrelerine desteği menopoz döneminde azaldığı için yağ desteğinden mahrum kalmış deride, yanaklarda aşağı sarkma, gıdı oluşumu bu dönemde hızlanır. Aynı zamanda bu hormonun eksikliği, saç derisinde kuruma, hassasiyet, saç telinin incelmesi, matlaşması ve dökülmesine neden olur. Menopoz döneminde ciltte azalan hyaluronik asit maddesi cildin nemden yoksun kalmasına neden olur, yanaklarda, kaz ayaklarında, dudak üzerinde kurumaya bağlı kırışıklıkların sayısında artış meydana gelir. Vücudun kolajen üretiminin azalması derinin daha gevşek olmasına neden olur; ağız köşesi, yanaklar ve boyunda aşağı sarkma (gıdı) olur, göz altında torbalanma artışı olur. Bu dönemde östrojen ve progesteron azalırken, vücutta erkeklik hormonu (testesteron) üretimi devam eder ki, bu süreç çene ve dudak üstü bölgelerde siyah sert kılların çıkmasına neden olmaktadır. Ayrıca bu hormon bölgesel yağ bezlerinin çalışmasını tetikleyerek çene, boyun, yüz bölgesinde sivilce (akne) oluşturur”
Kadınların menopoz döneminde ciltlerinde pek çok olumsuz değişimler yaşayabileceğini ayrıntılarıyla anlatan Dr.Jale Yüksek, bu sürece girmeden önce cilt sağlığına çok daha fazla özen gösterilmesinin önemine dikkat çekti.
Dr.Yüksek, menopoz sürecinin, yaşam ve beslenme tarzında değişiklikler yapılarak ve teknolojinin imkanlarından yararlanarak iyi yönetebileceğini vurgulayarak, “Menopoz döneminde gelişecek ciltteki yaşlanma ve yıpranma belirtilerini yavaşlatmak mümkündür. Gereken doğru adımları atmak, süreci korkulu rüya olmaktan çıkarabilir. Öncelikle atılması gereken adımlar, günde en az 6-8 bardak su içerek cildin kaybettiği nemi yerine koymaya çalışmaktır. Kolajen yapımının artmasını sağlamak amacıyla omega 3, A,C ve E vitamin içerikli beslenme programını hayatımıza sokmalıyız. Balığı soframızın baş tacı yapmalıyız. Hareketli yaşam tarzını benimseyip sporu hayatımıza katmalıyız. Cildimiz için atılması gereken öncelikli adımlar, hyaluronik asit içerikli nemlendiricilerin, 30 faktör ve üzerinde güneş koruyucu kremlerin günlük kullanımını alışkanlık haline getirmeliyiz” dedi.
Dermatolog Yüksek, kadınların ciltteki yaşlanma sürecini yavaşlatacak kozmetik uygulamalardan da yararlanabileceğini belirterek, bunlar arasında, PRP, hyaluronik asit, somon DNA, karbon losyonla lazerli cilt bakımı, fraksiyonel lazer, fokuslu ultrason (hıfu), hyaluronik asit dolgu, botox ve saç mezoterapisi uygulamaları bulunduğunu ifade etti.
Dr.Jale Yüksek, PRP ile cildin kendini onarma yeteneğinin arttığını ve göz çevresi, dudak üstü, alın ve yanaktaki kırışıklıkların azalarak, gevşek olan cildin daha sıkı, gergin ve parlak hale geldiğini, göz altındaki çökme ve torbalanmaların da azalmaya başladığını söyledi.
Saçlı deriye uygulanan PRP ile ince ve yıpranmış saç tellerinin kalınlaşmaya başlayacağını kaydeden Dr. Yüksek, uygulamanın saçtaki dökülmeye de etki ettiğini ve saçların parlaklığının arttığını belirterek şunları bildirdi:
“Hyaluronik asit ve somon DNA uygulamaları sayesinde cildin nemi artarak kırışıklıklar açılmaya başlar, cilt parıldar, daha diri ve gergin görünüme kavuşur. Göz altı torbasına, gıdıya, yanak sarkmasına etki ederek daha genç bir görünüme kavuşulabilir. Her mevsim yapılan bir işlem olduğu için yaz döneminde sıklıkla tercih edilir. Karbon peeling uygulamasında ise güneş lekeleri de dahil olmak üzere tüm lekelerde açılma sağlayarak cildin daha parlak, daha sıkı, daha genç görünmesi hedeflenir. Menopoz döneminde sivilce (akne) oluşumu varsa yağ bezlerinin çalışması lazer ışığı sayesinde dengelenir ve sivilceler tedavi edilir. Fokuslu ultrason ile yüz ve boyun gençleştirme sağlanabilir. Bu cilde özel gençleştirme sistemi, yanaktaki sarkmayı, gıdı oluşumunu toparlar, kaz ayağı, dudak üstü kırışıklılarında oldukça etkilidir, gevşek olan cildin hızla sıkılaşmasını sağlar, ciltte sağlıklı bir parlaklık elde eder. Botoks uygulamasıda, mimik yapma sonucu gelişen kaş arası, kaz ayağı, alın, burun sırtı kırışıklıkların giderilmesinde etkili bir kozmetik uygulamadır.”
Dermatolog Yrd. Doç. Dr. Jale Yüksek, menopoz döneminin, sağlık sorunları ve cilt yaşlanması açısından kadınların korktuğu bir süreç olarak algılansa da, doğru yaşam ve beslenme tarzı ile birlikte doğru dermokozmetik uygulamalar sayesinde konforlu ve mutlu bir şekilde geçirilebileceğini sözlerine ekledi.
Dermatolog Dr. Jale Yüksek konuya ilişkin açıklamasında şöyle konuştu: “Menopoza girme yaşını belirleyen önemli faktörlerden biri genetik (ailevi) faktörlerdir, fakat yoğun sigara kullanımı, çevre kirliliği, soğuk iklim şartları da belirleyici faktörler arasındadır. Menopoz kadınların hayatında önemli bir dönemdir çünkü bu dönemde sağlığa daha fazla dikkat edilmesi gerekir. Menopozdaki en önemli değişiklik yumurtalıkların yaşlanması ile östrojen ve progesteron adlı hormonların miktarının azalmasıdır. Menopoz döneminde yaşanan hormon eksiklikleri kemik erimesi, uyku sorunları gibi genel sağlığı etkilediği gibi cilt sağlığını da yakından etkiler. Kadınlarda cilt yaşlanmasını hızlandıran en önemli faktörlerden biri de menopoza girmektir. Cilt sağlığında önemli rol oynayan yapı taşları, kolajen, elastik lifler ve hyaluronik asittir. Östrojen ve progesteron hormonları bu önemli yapı taşlarının ciltteki üretiminde başrol oynar”
Yrd. Doç. Dr. Jale Yüksek, menopoz döneminde gerekli hormonların yetersiz kalması nedeniyle cilt sağlığının bozulduğunu belirterek, ciltte kuruma, incelme, esneklik kaybı, travmaya karşı çabuk hasar görme ve geç iyileşme yaşandığını bildirdi.
Menopoz sürecinde kan dolaşımındaki yavaşlama ile birlikte cilt beslenmesinin yetersiz hale geldiğini ve cildin soluk ve mat bir görünüme yöneleceğini ifade eden Dr.Yüksek, yaz mevsiminde yaşanan güneş travmasının onarılmasında cildin zorluk çekerek yüz, boyun, dekolte ve el üzerinde kahverengi güneş lekeleri ve benlerinin gelişmeye başlayabileceği uyarısında bulundu.
Dermatolog Yrd. Doç. Dr. Jale Yüksek, kış döneminde ise soğuğa bağlı nemsizliğin de bu olumsuz gelişmelere eklenerek pullanma belirtilerinin görülebileceğini belirterek, şunları söyledi: “Östrojen hormonunun derideki yağ hücrelerine desteği menopoz döneminde azaldığı için yağ desteğinden mahrum kalmış deride, yanaklarda aşağı sarkma, gıdı oluşumu bu dönemde hızlanır. Aynı zamanda bu hormonun eksikliği, saç derisinde kuruma, hassasiyet, saç telinin incelmesi, matlaşması ve dökülmesine neden olur. Menopoz döneminde ciltte azalan hyaluronik asit maddesi cildin nemden yoksun kalmasına neden olur, yanaklarda, kaz ayaklarında, dudak üzerinde kurumaya bağlı kırışıklıkların sayısında artış meydana gelir. Vücudun kolajen üretiminin azalması derinin daha gevşek olmasına neden olur; ağız köşesi, yanaklar ve boyunda aşağı sarkma (gıdı) olur, göz altında torbalanma artışı olur. Bu dönemde östrojen ve progesteron azalırken, vücutta erkeklik hormonu (testesteron) üretimi devam eder ki, bu süreç çene ve dudak üstü bölgelerde siyah sert kılların çıkmasına neden olmaktadır. Ayrıca bu hormon bölgesel yağ bezlerinin çalışmasını tetikleyerek çene, boyun, yüz bölgesinde sivilce (akne) oluşturur”
Kadınların menopoz döneminde ciltlerinde pek çok olumsuz değişimler yaşayabileceğini ayrıntılarıyla anlatan Dr.Jale Yüksek, bu sürece girmeden önce cilt sağlığına çok daha fazla özen gösterilmesinin önemine dikkat çekti.
Dr.Yüksek, menopoz sürecinin, yaşam ve beslenme tarzında değişiklikler yapılarak ve teknolojinin imkanlarından yararlanarak iyi yönetebileceğini vurgulayarak, “Menopoz döneminde gelişecek ciltteki yaşlanma ve yıpranma belirtilerini yavaşlatmak mümkündür. Gereken doğru adımları atmak, süreci korkulu rüya olmaktan çıkarabilir. Öncelikle atılması gereken adımlar, günde en az 6-8 bardak su içerek cildin kaybettiği nemi yerine koymaya çalışmaktır. Kolajen yapımının artmasını sağlamak amacıyla omega 3, A,C ve E vitamin içerikli beslenme programını hayatımıza sokmalıyız. Balığı soframızın baş tacı yapmalıyız. Hareketli yaşam tarzını benimseyip sporu hayatımıza katmalıyız. Cildimiz için atılması gereken öncelikli adımlar, hyaluronik asit içerikli nemlendiricilerin, 30 faktör ve üzerinde güneş koruyucu kremlerin günlük kullanımını alışkanlık haline getirmeliyiz” dedi.
Dermatolog Yüksek, kadınların ciltteki yaşlanma sürecini yavaşlatacak kozmetik uygulamalardan da yararlanabileceğini belirterek, bunlar arasında, PRP, hyaluronik asit, somon DNA, karbon losyonla lazerli cilt bakımı, fraksiyonel lazer, fokuslu ultrason (hıfu), hyaluronik asit dolgu, botox ve saç mezoterapisi uygulamaları bulunduğunu ifade etti.
Dr.Jale Yüksek, PRP ile cildin kendini onarma yeteneğinin arttığını ve göz çevresi, dudak üstü, alın ve yanaktaki kırışıklıkların azalarak, gevşek olan cildin daha sıkı, gergin ve parlak hale geldiğini, göz altındaki çökme ve torbalanmaların da azalmaya başladığını söyledi.
Saçlı deriye uygulanan PRP ile ince ve yıpranmış saç tellerinin kalınlaşmaya başlayacağını kaydeden Dr. Yüksek, uygulamanın saçtaki dökülmeye de etki ettiğini ve saçların parlaklığının arttığını belirterek şunları bildirdi:
“Hyaluronik asit ve somon DNA uygulamaları sayesinde cildin nemi artarak kırışıklıklar açılmaya başlar, cilt parıldar, daha diri ve gergin görünüme kavuşur. Göz altı torbasına, gıdıya, yanak sarkmasına etki ederek daha genç bir görünüme kavuşulabilir. Her mevsim yapılan bir işlem olduğu için yaz döneminde sıklıkla tercih edilir. Karbon peeling uygulamasında ise güneş lekeleri de dahil olmak üzere tüm lekelerde açılma sağlayarak cildin daha parlak, daha sıkı, daha genç görünmesi hedeflenir. Menopoz döneminde sivilce (akne) oluşumu varsa yağ bezlerinin çalışması lazer ışığı sayesinde dengelenir ve sivilceler tedavi edilir. Fokuslu ultrason ile yüz ve boyun gençleştirme sağlanabilir. Bu cilde özel gençleştirme sistemi, yanaktaki sarkmayı, gıdı oluşumunu toparlar, kaz ayağı, dudak üstü kırışıklılarında oldukça etkilidir, gevşek olan cildin hızla sıkılaşmasını sağlar, ciltte sağlıklı bir parlaklık elde eder. Botoks uygulamasıda, mimik yapma sonucu gelişen kaş arası, kaz ayağı, alın, burun sırtı kırışıklıkların giderilmesinde etkili bir kozmetik uygulamadır.”
Dermatolog Yrd. Doç. Dr. Jale Yüksek, menopoz döneminin, sağlık sorunları ve cilt yaşlanması açısından kadınların korktuğu bir süreç olarak algılansa da, doğru yaşam ve beslenme tarzı ile birlikte doğru dermokozmetik uygulamalar sayesinde konforlu ve mutlu bir şekilde geçirilebileceğini sözlerine ekledi.