Cumhurbaşkanı Gül’e en yakın isim konuştu!
Osman Çangal, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün en yakınındaki isimlerden biri. Hatta Gül’ün en sıkıntılı dönemlerde can güvenliğini emanet ettiği ve o derecede güvendiği bir isim.
Milliyet'ten Aydın Hasan'ın haberine göre Çangal, Gül’ün cumhurbaşkanı olmasından sonra Cumhurbaşkanlığı’nın Koruma Başkanlığı görevine getirildi. Gül’ün imzasını taşıyan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Başyaver ile aynı seviyede bir konuma sahip oldu. Çangal, Köşk kadrosuna geçerek Emniyet Genel Müdürlüğü kadrosundan da ayrıldı. Gül, görevindeki son günlerinde Osman Çangal’ı Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı görevine atadı.
SÜPER KUPA MAÇI TEPKİSİ
Gül’e bu kadar yakın bir isim olan Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı görevine yeni getirilen Çangal’ın bu gece Twitter hesabından paylaştığı mesajlar ilgi çekti. Birinci mesaj Süper kupa maçı çerçevesinde FB – GS maçıyla ilgiliydi. Ancak diğer mesajları farklı algılara neden oldu.
Çangal, twitter hesabındaki ilk mesajında, “Bir süper kupa maçı izledik ancak nezaket ve centilmenlikten çok uzaktı:(( sahada hertürden yabancı maddeye şahit olduk:(“ diye yazdı.
MÜFTERİLERE TEK SÖZÜM!
Sonraki mesajları ise şöyleydi:
*Dava ahlakı ile ahlaklanmamış olanlar iftira ve yalan çamurunda debelenmeye devam etsinler. Müfterilere tek sözüm; biz birliğin yolcusuyuz.
*Kişisel sorunlarımıza,kinlerini iftiraları katık edenler bilsinler ki, hak bildiğimiz yoldan dönmedik, dönmeyeceğiz.
İKİ İDDİA AKLA GELDİ
Çangal’ın bu tepkisi, Köşk’te iftira olarak değerlendirilen iki iddia ve buna gösterilen tepkiyi hatırlattı.
Cumhurbaşkanlığı İnternet Yayını Müdürü ve A. A Yönetim Kurulu Üyesi Mücahit Küçükyılmaz, "Köşk'te Köstebek" iddiasını içeren haberlerde şahsına yönelik tüm hususların gerçek dışı olduğunu açıklamıştı. Taraf gazetesinde yer alan haberde, "Cumhurbaşkanı Gül ve ailesine hakaretler eden, bürokratlar ve muhalif gazetecileri şantaj yapan Aktrolerin, Köşk’te köstebek çalıştırdıkları ortaya çıktı. Köşk’te çalışan M.K. isimli köstebeğin, Gül ve ailesine ait mahrem bilgileri Aktrolleri kontrol eden Başbakanlık’taki danışmanlara aktardığı belirlendi" ifadeleri yer almıştı. Küçükyılmaz, bunu iftira olarak nitelendirip yargıya gideceğini açıklamıştı.
İkinci olarak ise Cumhurbaşkanlığı Kurumsal İletişim Başkanı Kemal İlter, twitter'daki bazı sahte hesaplar üzerinden yapılan cemaatin Çankaya Köşkü'ndeki imamı olduğuna yönelik iddiaları yargıya intikal ettirdiğini açıklamıştı.
İlter, 14 Ağustos’ta twitter hesabında, "Hakkımdaki iftira kampanyasına dair zorunlu açıklama" başlıklı mesajında, şu ifadelere yer vermişti:
BU ÇİRKEF ORTAMINDA...
"Her türlü fitnenin, yalanın, ahlaksızlığın zirve yaptığı bu ortamda aldığım bir karar üzerine 17 Mart 2014'den bu yana şahsi twitter hesabımdan hiç bir paylaşımda bulunmadığım gibi Sayın Cumhurbaşkanımızın hesapları dışında yönettiğim başka bir hesap da yoktur. Kendi ismiyle bir şey yazma cesareti olmayan ne olduğu ve kime hizmet ettiği belli olmayan bazı karanlık hesaplarda yazıldığı gibi ben hiç bir grubun, tarikatın ya da cemaatin imamı, sorumlusu v.s değilim. Bunların hepsi yalan ve iftiradır.
Tüm bu sahte hesaplar ve atılan iftiralar tarafımdan yargıya intikal ettirilmiştir. Son dönemde Gündem haline getirilen Cumhurbaşkanlığı resepsiyon listelerinin hazırlanmasında ne katkım olmuştur ne de bir bilgim vardır. Doktorasını sosyal medya üzerine yapmış birisi olarak bu çirkef ortamında daha fazla bulunmamak adına Cumhurbaşkanlığındaki görevim biter bitmez bu hesabı kapatacağım."
SÜPER KUPA MAÇI TEPKİSİ
Gül’e bu kadar yakın bir isim olan Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı görevine yeni getirilen Çangal’ın bu gece Twitter hesabından paylaştığı mesajlar ilgi çekti. Birinci mesaj Süper kupa maçı çerçevesinde FB – GS maçıyla ilgiliydi. Ancak diğer mesajları farklı algılara neden oldu.
Çangal, twitter hesabındaki ilk mesajında, “Bir süper kupa maçı izledik ancak nezaket ve centilmenlikten çok uzaktı:(( sahada hertürden yabancı maddeye şahit olduk:(“ diye yazdı.
MÜFTERİLERE TEK SÖZÜM!
Sonraki mesajları ise şöyleydi:
*Dava ahlakı ile ahlaklanmamış olanlar iftira ve yalan çamurunda debelenmeye devam etsinler. Müfterilere tek sözüm; biz birliğin yolcusuyuz.
*Kişisel sorunlarımıza,kinlerini iftiraları katık edenler bilsinler ki, hak bildiğimiz yoldan dönmedik, dönmeyeceğiz.
İKİ İDDİA AKLA GELDİ
Çangal’ın bu tepkisi, Köşk’te iftira olarak değerlendirilen iki iddia ve buna gösterilen tepkiyi hatırlattı.
Cumhurbaşkanlığı İnternet Yayını Müdürü ve A. A Yönetim Kurulu Üyesi Mücahit Küçükyılmaz, "Köşk'te Köstebek" iddiasını içeren haberlerde şahsına yönelik tüm hususların gerçek dışı olduğunu açıklamıştı. Taraf gazetesinde yer alan haberde, "Cumhurbaşkanı Gül ve ailesine hakaretler eden, bürokratlar ve muhalif gazetecileri şantaj yapan Aktrolerin, Köşk’te köstebek çalıştırdıkları ortaya çıktı. Köşk’te çalışan M.K. isimli köstebeğin, Gül ve ailesine ait mahrem bilgileri Aktrolleri kontrol eden Başbakanlık’taki danışmanlara aktardığı belirlendi" ifadeleri yer almıştı. Küçükyılmaz, bunu iftira olarak nitelendirip yargıya gideceğini açıklamıştı.
İkinci olarak ise Cumhurbaşkanlığı Kurumsal İletişim Başkanı Kemal İlter, twitter'daki bazı sahte hesaplar üzerinden yapılan cemaatin Çankaya Köşkü'ndeki imamı olduğuna yönelik iddiaları yargıya intikal ettirdiğini açıklamıştı.
İlter, 14 Ağustos’ta twitter hesabında, "Hakkımdaki iftira kampanyasına dair zorunlu açıklama" başlıklı mesajında, şu ifadelere yer vermişti:
BU ÇİRKEF ORTAMINDA...
"Her türlü fitnenin, yalanın, ahlaksızlığın zirve yaptığı bu ortamda aldığım bir karar üzerine 17 Mart 2014'den bu yana şahsi twitter hesabımdan hiç bir paylaşımda bulunmadığım gibi Sayın Cumhurbaşkanımızın hesapları dışında yönettiğim başka bir hesap da yoktur. Kendi ismiyle bir şey yazma cesareti olmayan ne olduğu ve kime hizmet ettiği belli olmayan bazı karanlık hesaplarda yazıldığı gibi ben hiç bir grubun, tarikatın ya da cemaatin imamı, sorumlusu v.s değilim. Bunların hepsi yalan ve iftiradır.
Tüm bu sahte hesaplar ve atılan iftiralar tarafımdan yargıya intikal ettirilmiştir. Son dönemde Gündem haline getirilen Cumhurbaşkanlığı resepsiyon listelerinin hazırlanmasında ne katkım olmuştur ne de bir bilgim vardır. Doktorasını sosyal medya üzerine yapmış birisi olarak bu çirkef ortamında daha fazla bulunmamak adına Cumhurbaşkanlığındaki görevim biter bitmez bu hesabı kapatacağım."