Evlilik hakkında bilmeniz gerekenler...
Evlilik hakkında bilmeniz gerekenler...
Evlenmeden birbirinizi büyüleyici buluyordunuz. Nikah gününden sonra da işlerin önceden olduğu gibi yolunda gideceğinden emindiniz. Birlikte seçtiğiniz o harika alyansı takmaktan başka bir değişiklik olmayacaktı hayatınızda! Sizden önce evlenen yakın bir arkadaşınızın evlilik hakkında söyledikleri ve küçük çaplı uyarılarını da anlamsız buluyordunuz. Evlenmek üzere olan herkesin beklentileri her şeyin mükemmel olacağı yönündedir. Fakat işler her zaman umduğunuz gibi gitmeyebilir.
Aşkla kurulan ortak hayatta güzel anların yanı sıra hastalıklar, banka ödemeleri, aynı evde yaşamanın getirdiği günlük anlaşmazlıklar, maddi güçlükler ve iki aile arasındaki olası uyumsuzluklar da var. Kısacası bu, içinde güzellikler kadar sıkıntılar da olan bir paket...
Evlendikten sonra şok geçirmemek için aşağıdaki deneyimlerden yararlanmaya ne dersiniz?
İsterseniz şimdi "evet" demiş kadınların tecrübelerine kulak verelim:
KESİN OLAN BAZI GERÇEKLER
1- Özgürlüğünüzden taviz vereceksiniz
"Oldum olası özgürlüğüme çok düşkündüm. Eşim ilişkimizin ilk günlerinde bundan çok hoşlanıyordu ama imzayı attıktan sonra farklı davranmaya başladı. Kendimi anlatana kadar çok zorlandığımı hatırlıyorum. En son tartışmamızda ısrarla değişmeyeceğimi söyledim ve ona bunu kabul ettirdim. Evlenince kendiniz olmaktan sakın vazgeçmeyin."
2- Düşüncelerinizi okuyamaz
"Biriyle 10 yıl boyunca beraber olsanız, aynı evi, yatağı, hayatı da paylaşsanız düşüncelerinizi okuyamaz. Eşiniz bile olsa ona ne hissettiğinizi, ne istediğinizi anlatmanız gerekir. Erkekler sinyalleri anlamak konusunda kadınlar kadar iyi değildir."
3- Düğün yapmak evlenmek değildir!
"Nişanlıyken herkes sürekli düğün hazırlıklarından bahsediyor ve yaşamımı sevdiğim erkekle birleştirmenin ne kadar harika olduğunu söylemiyordu. Bense evlenecek arkadaşlarım için tam tersini yapıyorum."
4- Artık bekar değilsiniz
"Nişanlılığımızın büyük bir dönemini bekar hayatım bittiği için yas tutarak geçirdim. Hayatım sona ermiş gibi hissediyordum."
SİZİ İLİŞKİ TERAPİSİNDEN KORUYACAK KONULAR
İşte ilişkinizi daha sağlıklı kılacak birkaç gerçek:
5- Size anneniz gibi bakmaz
"Hastalıkta ve sağlıkta yeminlerini unutun. Eşiniz size asla anneniz kadar iyi bakamaz. Bu, size sıcak bir çorba yapmayacağı ya da ilaçlarınızı içiremeyeceği anlamına gelmez. Tabii bu esnada, hastalığınızın ona bulaşmaması için yüzünde maskesi, yaranda antibakteriyel el dezenfektanları da olacak ve yanınızdan kaçmak için fırsat kollayacaktır! Kendisi hasta olduğunda ise tüm işlerinizi bir kenara bırakıp annesi gibi büyük bir şefkatle ona bakmanızı bekleyecektir. Kaçınılmaz bir şekilde, siz de onun beklentilerini yerine getiremeyeceksiniz..."
6- O "Kötü Gün" çabuk gelebilir
"Henüz 21 yaşındaki erkek kardeşim, evliliğimizden dört ay sonra geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. Görünürde sağlam duruyor ve anne-babama destek oluyordum ama geçirdiğim depresyon özel hayatımı derinden etkiliyordu. Her gece eve gelip saatlerce ağlıyordum. Eşim her şeye rağmen bana destek oldu ve sabırla yardıma ihtiyacım olduğunu anlamamı bekledi. Tavsiyem mi? O "kötü gün"den korkmayın. O gün er ya da geç gelecek ve üstesinden gelirseniz, ilişkinizi olabileceğini düşündüğünüzden daha da güçlü kılacak."
7- Balayı tatlı olmayabilir
"Herkesin söylediğinin aksine evliliğimizin ilk ayları çok zordu. Eşim ve ben onun çok tuvalet kağıdı kullanması ya da benim çoraplarımı kirli sepetine atmamam gibi aptalca nedenler yüzünden kavga ediyorduk. Tabii evin dekorasyonu ve maddi konular gibi daha ciddi sorunlarımız da vardı. Cicim aylarımız ise bir yıl sonra başladı. O zaman anladık ki birbirimizin alışkanlıklarına alışmak için zamana ihtiyacımız varmış."
8- "Meşgulüm gelemem" bahanesini artık kullanamayacaksınız.
"Evlendiğiniz zaman katılmak istemediğiniz etkinliklerden kaçma şansınız da azalır. Flört ederken o doğum günü partisine ya da aile ziyaretine gitmek zorunda değilsinizdir. Ama evliyseniz bahaneler ise yaramaz."
9- Onun desteği için savaşmaya hazır olun
"Eşinizin annesi ile problemler baş gösterirse -ki gösterecektir- en azından ilk birkaç yıl eşinizin annesinin tarafını tutmasına hazır olun."
10- Onu ailesiyle tanırsınız
"Eşimin anne-babasını seviyorum. Tabii ki bazen beni çileden çıkardıkları oluyor ama sorun değil. Onlarla ilgili daha çok şey öğrendikçe eşimle ilgili öğrendiklerim de artıyor. Sonuçta onu sevdiğim erkek haline getiren ailesi."
Aşkla kurulan ortak hayatta güzel anların yanı sıra hastalıklar, banka ödemeleri, aynı evde yaşamanın getirdiği günlük anlaşmazlıklar, maddi güçlükler ve iki aile arasındaki olası uyumsuzluklar da var. Kısacası bu, içinde güzellikler kadar sıkıntılar da olan bir paket...
Evlendikten sonra şok geçirmemek için aşağıdaki deneyimlerden yararlanmaya ne dersiniz?
İsterseniz şimdi "evet" demiş kadınların tecrübelerine kulak verelim:
KESİN OLAN BAZI GERÇEKLER
1- Özgürlüğünüzden taviz vereceksiniz
"Oldum olası özgürlüğüme çok düşkündüm. Eşim ilişkimizin ilk günlerinde bundan çok hoşlanıyordu ama imzayı attıktan sonra farklı davranmaya başladı. Kendimi anlatana kadar çok zorlandığımı hatırlıyorum. En son tartışmamızda ısrarla değişmeyeceğimi söyledim ve ona bunu kabul ettirdim. Evlenince kendiniz olmaktan sakın vazgeçmeyin."
2- Düşüncelerinizi okuyamaz
"Biriyle 10 yıl boyunca beraber olsanız, aynı evi, yatağı, hayatı da paylaşsanız düşüncelerinizi okuyamaz. Eşiniz bile olsa ona ne hissettiğinizi, ne istediğinizi anlatmanız gerekir. Erkekler sinyalleri anlamak konusunda kadınlar kadar iyi değildir."
3- Düğün yapmak evlenmek değildir!
"Nişanlıyken herkes sürekli düğün hazırlıklarından bahsediyor ve yaşamımı sevdiğim erkekle birleştirmenin ne kadar harika olduğunu söylemiyordu. Bense evlenecek arkadaşlarım için tam tersini yapıyorum."
4- Artık bekar değilsiniz
"Nişanlılığımızın büyük bir dönemini bekar hayatım bittiği için yas tutarak geçirdim. Hayatım sona ermiş gibi hissediyordum."
SİZİ İLİŞKİ TERAPİSİNDEN KORUYACAK KONULAR
İşte ilişkinizi daha sağlıklı kılacak birkaç gerçek:
5- Size anneniz gibi bakmaz
"Hastalıkta ve sağlıkta yeminlerini unutun. Eşiniz size asla anneniz kadar iyi bakamaz. Bu, size sıcak bir çorba yapmayacağı ya da ilaçlarınızı içiremeyeceği anlamına gelmez. Tabii bu esnada, hastalığınızın ona bulaşmaması için yüzünde maskesi, yaranda antibakteriyel el dezenfektanları da olacak ve yanınızdan kaçmak için fırsat kollayacaktır! Kendisi hasta olduğunda ise tüm işlerinizi bir kenara bırakıp annesi gibi büyük bir şefkatle ona bakmanızı bekleyecektir. Kaçınılmaz bir şekilde, siz de onun beklentilerini yerine getiremeyeceksiniz..."
6- O "Kötü Gün" çabuk gelebilir
"Henüz 21 yaşındaki erkek kardeşim, evliliğimizden dört ay sonra geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. Görünürde sağlam duruyor ve anne-babama destek oluyordum ama geçirdiğim depresyon özel hayatımı derinden etkiliyordu. Her gece eve gelip saatlerce ağlıyordum. Eşim her şeye rağmen bana destek oldu ve sabırla yardıma ihtiyacım olduğunu anlamamı bekledi. Tavsiyem mi? O "kötü gün"den korkmayın. O gün er ya da geç gelecek ve üstesinden gelirseniz, ilişkinizi olabileceğini düşündüğünüzden daha da güçlü kılacak."
7- Balayı tatlı olmayabilir
"Herkesin söylediğinin aksine evliliğimizin ilk ayları çok zordu. Eşim ve ben onun çok tuvalet kağıdı kullanması ya da benim çoraplarımı kirli sepetine atmamam gibi aptalca nedenler yüzünden kavga ediyorduk. Tabii evin dekorasyonu ve maddi konular gibi daha ciddi sorunlarımız da vardı. Cicim aylarımız ise bir yıl sonra başladı. O zaman anladık ki birbirimizin alışkanlıklarına alışmak için zamana ihtiyacımız varmış."
8- "Meşgulüm gelemem" bahanesini artık kullanamayacaksınız.
"Evlendiğiniz zaman katılmak istemediğiniz etkinliklerden kaçma şansınız da azalır. Flört ederken o doğum günü partisine ya da aile ziyaretine gitmek zorunda değilsinizdir. Ama evliyseniz bahaneler ise yaramaz."
9- Onun desteği için savaşmaya hazır olun
"Eşinizin annesi ile problemler baş gösterirse -ki gösterecektir- en azından ilk birkaç yıl eşinizin annesinin tarafını tutmasına hazır olun."
10- Onu ailesiyle tanırsınız
"Eşimin anne-babasını seviyorum. Tabii ki bazen beni çileden çıkardıkları oluyor ama sorun değil. Onlarla ilgili daha çok şey öğrendikçe eşimle ilgili öğrendiklerim de artıyor. Sonuçta onu sevdiğim erkek haline getiren ailesi."