Eyvah yaşlanıyor muyum?..
"...Zamana, kötü hava koşullarına, zararlı alışkanlıklara cildimiz de direnemiyor. Hele bir de bu etkenlerin üzerine, cildimize gereken özeni göstermez, ilgilenmezsek olduğumuzdan daha yaşlı görünmemiz kaçınılmaz."
Akşam'dan Elif Demirtaş Bilir'in yazısı...
Nerede kaldı o pürüzsüz, masum, taze cilt? Malesef cildimiz de bizimle birlikte yaşlanıyor. Zamana, kötü hava koşullarına, zararlı alışkanlıklara cildimiz de direnemiyor. Hele bir de bu etkenlerin üzerine, cildimize gereken özeni göstermez, ilgilenmezsek olduğumuzdan daha yaşlı görünmemiz kaçınılmaz.
Yaşlanmadan yaş alın!
Kişiden kişiye değişiklikler gösteren cilt yaşlanması, malesef olumsuz faktörlerin etkisiyle daha da artış gösteriyor. Özellikle güneş ışınlarına karşı korunmasız kalan cildin yaşlanma süreci hızlanıyor. Yaşlanmak elbette ki kaçınılmaz; ama güzel yaşlanmak ve yaşlanmanın belirtilerini en aza indirmek mümkün.
Bilinçli ve düzenli olarak uygulanan bakımlar sayesinde güzel görünen, canlı ve parlak bir cilde sahip olabilirsiniz.
Şişli Florence Nightingale Hastanesi, dermatoloji bölümünden Yrd. Doç. Dr. Zahide Eriş Eken, ilerleyen yaşa rağmen, sağlıklı, bakımlı ve güzel bir cilt bütünlüğü için yapılması gerekenleri anlattı.
Yaşam biçiminizi gözden geçirin!
Yaşam biçimimiz, diyet, genetik yapı ve kişisel özellikler. Örneğin sigara içmek serbest radikalleri açığa çıkararak kırışıklıkların artmasına yol açıyor ve cilde zarar veriyor. Başka sebepler de var tabii kırışıklıkları ve lekeyi artıran; mesela güneş ışınları ve hava kirliliği ciltaltı yağ dokusu desteğinin azalmasına yol açıyor. Stres, günlük mimiklerimiz, obezite ve uyku pozisyonumuz bile cilt yaşlanırken etkinlik sağlıyor.
Yaşlanırken oluşan cilt değişiklikleri nelerdir?
*Cilt daha kabalaşır
*Cilt üzerinde tümörler gibi bazı lezyonlar gelişir.
*Cilt elastikiyetini yitirir.
*Üst cilt tabakası incelir ve hassaslaşır. İncelen üst tabaka sonucu alt cilt tabakası da kötü yönde etkilenir.
*Cilt daha çabuk incinir ve morarmaya meyillidir. Bunun sebebi ise ciltte incelen damar duvarlarıdır.
*Yağ dokusu kaybı yanaklarda, çenede burunda ve göz çevresinde gelişir ve yorgun görünüm olmasına sebep olur.
*Ağız kenarları ve çenede bulunan kemiklerde küçülme olur ve 60 yaşından sonra ağız kenarlarında büzüşme daha belirgin hale gelir. Burundaki kıkırdak dokusu kayba uğrar ve burun ucu daha düşük görünmeye başlar.
Güneş ışınlarına dikkat!
Güneş ışınlarına aşırı maruz kalmak yaşlanma etkilerinde en büyük suçlulardandır. Güneş maruziyeti zamanla elastin liflerde hasarlanmaya yol açar. Elastin lif kaybı sonucu deri elastikiyetini kaybederek sarkar. Ayrıca morarmaların ve yaraların iyileşmesi daha uzun sürede olur. Fakat bu etkiler gençken değil yaş ilerledikçe ortaya çıkar. Bu sebeple güneş maruziyetini devamlı hale getirmeden, cildin kendini onarmasına izin vermek gereklidir.
Yanlış uyuma pozisyonları cildimizi etkiliyor
Cilt değişikliklerini etkileyen diğer faktörler mimikler, uyuma pozisyonu gibi durumlardır. Cilt elastikliğini kaybettiğinde kaşlar, göz kapağı, yanaklar ve çene altı bölgeler ve kulak memeleri yerçekimi etkisiyle sarkmaya başlar.
Eyvah mimik çizgilerim derinleşti!
Mimiklerde oluşan çizgiler 30-40 yaş arası iyice belirgin hale gelmeye başlar. Alında paralel çizgiler, burunda ve ağız çevresinde dik çizgiler belirgin hale gelir. Sürekli yüzüstü yatmakta şakaklarda ve yanakta çizgilerin artmasına yol açabilir.
Sigara içenler dikkat!
Sigara içenlerde içmeyenlere göre daha fazla kırışıklık oluşur.
Yaşla birlikte cilt su kaybettiğinden ve yağ dokusu azaldığından ciltte kuruluk artar. Kışın bu kuruluk daha fazla olduğundan yaşlılarda kış kaşıntısı oluşmaktadır. Ayrıca yaşla birlikte lenf drenajı azalır ve östrojen üretimi azalır ki bunlar da cildi destekleyen faktörlerdir.
Sağlıklı cilt için iyi bir bakım şart
Cildin yaşlanmasını önlemenin en kolay yolu gençken cildimize daha sağlıklı ve daha düzenli bakım sağlamaktır. Bu süreçte cildin nem desteğini sağlamak, özellikle A vitamini içeren yiyecekler ve kremler; antioksidanlar, omega-3 ve omega-6 da cildin yapısını korumasında faydalı olacaktır.
Mutlu yaşa, genç kal!
Ruh sağlığımız da cildimiz yaşlanırken etkileyici faktörlerdendir. Mutlu olduğumuz zamanlarda cildimizin parlaması da bu sebepledir.
Nerede kaldı o pürüzsüz, masum, taze cilt? Malesef cildimiz de bizimle birlikte yaşlanıyor. Zamana, kötü hava koşullarına, zararlı alışkanlıklara cildimiz de direnemiyor. Hele bir de bu etkenlerin üzerine, cildimize gereken özeni göstermez, ilgilenmezsek olduğumuzdan daha yaşlı görünmemiz kaçınılmaz.
Yaşlanmadan yaş alın!
Kişiden kişiye değişiklikler gösteren cilt yaşlanması, malesef olumsuz faktörlerin etkisiyle daha da artış gösteriyor. Özellikle güneş ışınlarına karşı korunmasız kalan cildin yaşlanma süreci hızlanıyor. Yaşlanmak elbette ki kaçınılmaz; ama güzel yaşlanmak ve yaşlanmanın belirtilerini en aza indirmek mümkün.
Bilinçli ve düzenli olarak uygulanan bakımlar sayesinde güzel görünen, canlı ve parlak bir cilde sahip olabilirsiniz.
Şişli Florence Nightingale Hastanesi, dermatoloji bölümünden Yrd. Doç. Dr. Zahide Eriş Eken, ilerleyen yaşa rağmen, sağlıklı, bakımlı ve güzel bir cilt bütünlüğü için yapılması gerekenleri anlattı.
Yaşam biçiminizi gözden geçirin!
Yaşam biçimimiz, diyet, genetik yapı ve kişisel özellikler. Örneğin sigara içmek serbest radikalleri açığa çıkararak kırışıklıkların artmasına yol açıyor ve cilde zarar veriyor. Başka sebepler de var tabii kırışıklıkları ve lekeyi artıran; mesela güneş ışınları ve hava kirliliği ciltaltı yağ dokusu desteğinin azalmasına yol açıyor. Stres, günlük mimiklerimiz, obezite ve uyku pozisyonumuz bile cilt yaşlanırken etkinlik sağlıyor.
Yaşlanırken oluşan cilt değişiklikleri nelerdir?
*Cilt daha kabalaşır
*Cilt üzerinde tümörler gibi bazı lezyonlar gelişir.
*Cilt elastikiyetini yitirir.
*Üst cilt tabakası incelir ve hassaslaşır. İncelen üst tabaka sonucu alt cilt tabakası da kötü yönde etkilenir.
*Cilt daha çabuk incinir ve morarmaya meyillidir. Bunun sebebi ise ciltte incelen damar duvarlarıdır.
*Yağ dokusu kaybı yanaklarda, çenede burunda ve göz çevresinde gelişir ve yorgun görünüm olmasına sebep olur.
*Ağız kenarları ve çenede bulunan kemiklerde küçülme olur ve 60 yaşından sonra ağız kenarlarında büzüşme daha belirgin hale gelir. Burundaki kıkırdak dokusu kayba uğrar ve burun ucu daha düşük görünmeye başlar.
Güneş ışınlarına dikkat!
Güneş ışınlarına aşırı maruz kalmak yaşlanma etkilerinde en büyük suçlulardandır. Güneş maruziyeti zamanla elastin liflerde hasarlanmaya yol açar. Elastin lif kaybı sonucu deri elastikiyetini kaybederek sarkar. Ayrıca morarmaların ve yaraların iyileşmesi daha uzun sürede olur. Fakat bu etkiler gençken değil yaş ilerledikçe ortaya çıkar. Bu sebeple güneş maruziyetini devamlı hale getirmeden, cildin kendini onarmasına izin vermek gereklidir.
Yanlış uyuma pozisyonları cildimizi etkiliyor
Cilt değişikliklerini etkileyen diğer faktörler mimikler, uyuma pozisyonu gibi durumlardır. Cilt elastikliğini kaybettiğinde kaşlar, göz kapağı, yanaklar ve çene altı bölgeler ve kulak memeleri yerçekimi etkisiyle sarkmaya başlar.
Eyvah mimik çizgilerim derinleşti!
Mimiklerde oluşan çizgiler 30-40 yaş arası iyice belirgin hale gelmeye başlar. Alında paralel çizgiler, burunda ve ağız çevresinde dik çizgiler belirgin hale gelir. Sürekli yüzüstü yatmakta şakaklarda ve yanakta çizgilerin artmasına yol açabilir.
Sigara içenler dikkat!
Sigara içenlerde içmeyenlere göre daha fazla kırışıklık oluşur.
Yaşla birlikte cilt su kaybettiğinden ve yağ dokusu azaldığından ciltte kuruluk artar. Kışın bu kuruluk daha fazla olduğundan yaşlılarda kış kaşıntısı oluşmaktadır. Ayrıca yaşla birlikte lenf drenajı azalır ve östrojen üretimi azalır ki bunlar da cildi destekleyen faktörlerdir.
Sağlıklı cilt için iyi bir bakım şart
Cildin yaşlanmasını önlemenin en kolay yolu gençken cildimize daha sağlıklı ve daha düzenli bakım sağlamaktır. Bu süreçte cildin nem desteğini sağlamak, özellikle A vitamini içeren yiyecekler ve kremler; antioksidanlar, omega-3 ve omega-6 da cildin yapısını korumasında faydalı olacaktır.
Mutlu yaşa, genç kal!
Ruh sağlığımız da cildimiz yaşlanırken etkileyici faktörlerdendir. Mutlu olduğumuz zamanlarda cildimizin parlaması da bu sebepledir.