Gamlı Baykuş Sezen Aksu'nun konserindeydi

Yavru kutup ayısı ile anası, Kuzey kutbuna nazır bir buz dağının üzerinde otururlarken çocuk; “Anne sen baba mı hiç aldattın mı?” diye sormuş. “Yok yavrum, bu ne biçim soru” demiş anası. Ama çocuk ısrarlı “Mesela normal bir orman ayısı ile bir gecelik kaçamak falan.”  Anne ayı; “Şimdi çarparım ağzına, nereden çıkarıyorsun bunları” deyince,  çocuk cevap vermiş; “Anne yaa… Ben donuyorum yaaa…”   

Hayvanlar hakkında işte böyle boş hurafeler uydurur insanoğlu. Yok kutup ayısı üşümezmiş, yok baykuşlar gece uyumazmış… Külliyen yalan. Mesela hala hatırlarım, mini mini bir kuşken, bir bahar gecesi bahçedeki kiraz ağacının dallarına tünemiş tatlı tatlı şekerleme yapıyordum. Birden aşağıda bir patırtı koptu, bir şamata başladı sormayın gitsin. Gül ağacına yazılar yazıp kırmızı bezler bağlayanlar mı istersiniz, ateşler yakıp üzerlerinden atlayanlar mı… Neymiş efendim; Hıdrellezmiş… Çocukluk aklı ne olduğunu anlayamamıştım işte...

Durup dururken aklıma gelmedi tabii bu anım. Dün gece Koç Üniversitesinin düzenlediği Hıdrellez Şenliklerinde Sezen Aksu’yu dinlemeye gittim. (Koç Fest 2012 Bahar Şenlikleri diye bir ad takmışlar. Sanki bizim Aristokrat Google Sarp koymuş bu ismi)  Sezen de günün mana ve önemine binaen “Ağlama Hıdrellez, ağlama be bana, acı ektim yerine, aşk yeşerecek başka bahara” diyen o muhteşem şarkısını okumaz mı? Aslında hiç yazacak halim yoktu ama Minik Serçe öyle bir sahne şovu yapıp, değme stand up’çılara taş çıkardı ki, o gece olanları sizlerle paylaşmadan edemedim sevgili Baykuşkolikler. Hande Yener ve Kenan Doğulu da sahne almışlar o gece ama onlara yetişemediğim için siz Sezen ile idare edin artık. 

Sezen Aksu’nun bu yaz yapacağı Akustik Band serisinin ilk konseriymiş bu. Vallahi kızı o elektronik aletler olmadan  enstrümanların doğal sesleriyle dinlemek bir başka oluyor. Hele yanında Fahir  Atakoğlu gibi bir usta da varsa... Bütün eski hitlerini akustik olarak söyledi Sezen, kulaklarımızın pası silindi.

Bu müzik ziyafetinin yanı sıra sahnede öyle matrak şeyler anlatıyor ki, ağzı açık ayran budalası gibi izlememek olanaksız Minik Serçe’yi. Meğer ergenliğinde o da İzmir’de Hıdrellez geceleri, ateşlerin üzerinden atlarmış, dilek dileyip gül dikermiş.  “Şimdi kocakarı gibi size de bunları yapın diyeceğim ama, koca dileyin ev falan dilemeyin, Allahın işi belli olmaz” dedi bunları anlattıktan sonra.  

SEZEN MADONNA OLURSA…

Derken Madonna’ya taktı bir ara; “Madonna geliyormuş, hepiniz gidin konsere biz bütün renklere açığız, ama anlamadığım bir şey var, kadın 50 yaşına gelmiş hala böyle nasıl eğilip kalkıp dans ediyor” diye ‘kıza’ bir de taş attı. “Madonna dans eder de ben edemez miyim” dedikten sonra yaptığı şovla da kırdı geçirdi herkesi. Tabii sonunda vokalisti Nurcan yetişip, yerlerden topladı Sezen’i…

SEZEN’İN 14 YAŞINDAKİ AŞKI

Bazı şarkıların hikayesini de öğrendik o gece. Meğer ‘Unuttun mu’ şarkısını 14 yaşındaki çocukluk aşkı için yazmış. İkisi parkta kırıştırırken babası enselemiş Sezen’i. Belki de o günlerin anısına söyledi şu cümleyi ; “Artık hayatımda 40 yaşından fazla olanları görmek istemiyorum. Her zaman taze kan gerekiyor. Hayat bu yeni enerji üzerine kurulu…”  

GENÇLERE KÖTÜ ÖRNEKTEN MANŞET OLACAĞIM !...     
                 
Sonra bu enerjiyi bizzat denemek için olsa gerek, sahne kenarındaki gençlerden birine sardı. Çocuğun elindeki pet şişeyi kapıp; “Gençken bütün yasaklara karşı olmaya varım ama insan sağlığını da düşünmeli tekila ile enerji içilir mi oğlum.Ayrı ayrı iç onları ver bakayım onu bana bir de ben içeyim" dedi ve çocuğun elinden pet şişedeki karışımı aldı. "Bir şey olursa gösteririm sana" diye uyardıktan sonra şişeyi kafasına dikti ve bombayı patlattı "Aman bira bu be başka bir bok degil".Herkes gülmekten yerlere yatarken "Sonra da sayenizde gençlere kötü örnekten yarın manşetim… Ama arkadaşların seni keklemiş  oğlum" diyerek spontane stand-up’ına devam etti.

AZICIK GÖBEK, AZICIK MEME OLMALI İNSANDA

Bu arada orkestra elemanlarına da takılmadan edemedi. Çocuklardan biri 25 kilo vermiş, o da Sezen’in şu cümleleri ile 15 dakikalığına ünlü oldu: “ Bütün dünyayı zayıf ve genç değilsen öl durumuna kilitlediler. Ne istersen yiyeceksin ayol. Azıcık göbek, meme olacak insanda.”

MERAL OKAY’A DÖKÜLEN GÖZYAŞLARI

Bütün bu şamatanın yanı sarı çok duygusal anlar da yaşandı o gece. Sezen ‘Vay’ şarkısını rahmetli Meral Okay için söyledi. Kader arkadaşını bu melodi ile anarken hem duygulandı hem duygulandırdı Minik Serçe. Şarkının ortalarında, bir ara gözlerini gökyüzüne çevirdi ve sanki Meral ile aralarında görünmez bir bağ oluşturdu o saniyelerde. Gözpınarlarından dökülen yaşları arkasını dönerek silmesi de konserin unutulmaz görüntüleri arasındaydı.
Ayrıca ‘Kavaklar’ ı söylemeye başlamadan önceki şu sözleri ayakta alkışlandı : “Sivas’ta kaybettiğimiz ve kalbini kırdığımız tüm aydınlara gitsin kavaklar şarkısı…”  
 
*** 
Ve gecenin sonunda konsere katılan bütün sanatçılar bir arada ‘Arkadaş’ı  söyleyip harika bir final yaptılar.      

Onlar harika söylediler de, konserden çıkar çıkmaz benim yine uykum geldi, tünedim bir ağacın üzerine ve gözlerimi mutlulukla kapadım. Baykuşlar gece uyumazmış, palavra…  

GAMLI BAYKUŞ