Gamze Erçel oyunculuktan neden vazgeçti?

Sabah Gazetesi'nden Yasemin Döngel'in röportajı...

Son dönemin en popüler isimlerinden birisiniz. Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Moda ve Tekstil Tasarımı bölümünden mezun olmuş, ancak Umuda Kelepçe Vurulmaz projesinde yer alarak oyunculuğa adım atmışsınız... Modanın yanı sıra oyunculuğa yönelmenizin sebebi ne oldu?

Tekstil alanında yeni mezun birisi olarak farklı yollar çizmem gerekiyordu, bunun uzun ve yorucu bir süreç olduğunu bildiğim için Çanakkale'den mezun olup İstanbul'a geldiğimde bu düşüncelerimi bir süreliğine askıya aldım. O sıralarda Hande'nin menajerinden gelen teklif üzerine sadece bir projede yer aldım. O da Umuda Kelepçe Vurulmaz.

Kardeşiniz Hande Hanım'ın da oyuncu olduğunu göz önünde bulundurursak, siz neden kariyerinizi bu adımda sürdürmediniz?

Oyunculuk mesleğini deneyimlemiş birisi olarak öncelikle bu sektörde çalışan herkese çok saygı duyuyorum. Gerçekten çok kolay değil, tabi her mesleğin zorluğu var ama oyunculuk ciddi anlamda sabır gerektiriyor. Bana göre bir meslek olmadığını anladığım için vazgeçtim.

Biraz da özel hayatınıza değinmek istiyorum... Eşiniz Caner Yıldırım'la nasıl tanıştınız? 2019 yılında nikah masasına oturdunuz, onun hayatınızın aşkı olduğunu nasıl anladınız?

Instagram'dan birbirimizi takip ediyorduk, uzun bir süre konuştuktan sonra buluşmaya karar verdik, kısa süre sonra sevgili olduk. İlişkimizin başlarında Kanada'da altı aylık dil eğitimi almaya gittiğimde Caner yanıma gelmek için çok çaba göstermişti ve gelmişti. Doğru aşk olduğunu o zaman anladım.

Sizce mutlu evliliğin sırrı nedir?

Öncelikle saygı. Mutlu bir evliliğin değil, ilişkinin temelinin de saygıdan geçtiğini düşünüyorum. Birlikte eğlenip, keyifli vakit geçirecek aktiviteler yapabilmek, yardımlaşmak, e biraz da arkadaş gibi olmak diyebiliriz.

Evliliğinizden kısa bir süre sonra güzeller güzeli bir kızınız oldu... Peki anne olmak nasıl bir duygu?

Tarif edilemeyecek kadar güzel bir duygu. Hani küçükken annelerimizden çok duyduğumuz klişe bir söz vardır ya "Anne olunca anlarsın'' diye, gerçekten de öyle.

Öncelikle annenizi kaybettiğiniz için çok üzgünüm, başınız sağ olsun... Kızınıza annenizin ismi dolayısıyla Aylin'i verdiğinizi biliyoruz. Peki neden Mavi?

Mavi benim çok beğendiğim bir renk. Denizi ve gökyüzünü de çok severim özgürlüğü çağrıştırır bana. Çocukluğumdan beri hep söylerdim. İleride çocuğum olursa adı 'Mavi' olur diye. Erkek olsaydı adı yine Mavi olacaktı.

Aylin Mavi çok tatlı bir bebek. Böyle güzel bir duyguyu yeniden yaşamayı, anne olmayı düşünüyor musunuz?

Şu an için öyle bir şey düşünmüyorum. Tabii bunu söylemek için çok erken.

Bazı isimler bebeklerini büyüyene kadar sosyal medyada paylaşmayı tercih etmiyor ama siz Aylin Mavi'nin her anını paylaşıyorsunuz... Nazara inanmıyor musunuz?

Nazara değil, kötü enerjiye inanıyorum. Kötü düşünceleri üzerime çekmedikçe olacağına inanmıyorum.

Peki paylaşımlarınız karşısında sosyal medyadan eleştirel yorumlar alıyor musunuz? Takipçilerinin yorumlarını okuyan, onlara yanıt veren bir yapınız var mı?

Takipçilerimin tüm yorumlarını dikkate alıyorum. Çoğunlukla olumlu yorum aldığım için olumsuz yorumlar motivasyonumu düşürmüyor. Daha doğrusu umursamıyorum. Hatta olumsuz yorumlara alıştım diyebilirim.

Çocuk hayatınızı nasıl etkiledi? Eşinizle ilişkinizde ve iş hayatınızda nasıl değişimler oldu?

Mavi'nin doğumu ile hayatımdaki birçok şey değişti diyebilirim. Bazılarından bahsetmek gerekirse sabahları erken kalkmak, düzenli yemek yapmak, uykusuz geceler de buna dahil (gülüyor). Çocuğun getirdiği sorumluluk bilinci ile işime daha çok özen göstererek çalıştım. Eşim ile aramızdaki sevgi daha da güçlendi.

Hamilelik sürecinde 23 kilo aldığınızı söylemiştiniz. Doğumdan sonra özellikle çevreden ve sosyal medyadan doğum kilolarıyla ilgili bir baskı oluyor. Siz böyle bir duruma maruz kaldınız mı?

Hamilelik sürecimde takipçilerimin eleştirisi hep olumlu yönde olmuştu. Hamileliğin ve kilo almanın bana çok yakıştığını söylediler hep.

Kardeşiniz Hande Hanım, Aylin Mavi'yi sevdiği anları sosyal medyada paylaşıyor, ortaya çıkan renkli kareler sık sık gündem oluyor. Teyze yeğen arasındaki ilişkiyi nasıl anlatırsınız?

Çok tatlılar gerçekten ben onları seyrederken çok mutlu oluyorum.

Hande Erçel'den bahsetmişken şunu merak ediyorum, kardeşiniz ile aranız nasıl? Birbirine yakın, sırlarını paylaşan iki dost musunuz; birbirini yiyen, anlaşmakta güçlük çeken küçük kız kardeşler gibi misiniz?

Birinci şık tabii ki (gülüyor).

Hande Hanım şimdilerde "Sen Çal Kapımı" dizisinde başrol oynuyor, sosyal medyada büyük ilgi görüyor... Siz diziyi izliyor musunuz, kardeşinizin oyunculuğunu nasıl buluyorsunuz?

Mavi'den zaman buldukça izliyorum. Kendini gün geçtikçe ilerlettiğini görebiliyorum.

Sizin güzelliğinize de değinmeden geçemeyeceğim... Hayranlarınızın dikkatini çeken pürüzsüz bir cilde sahipsiniz. Bunu neye borçlusunuz?

Tek yaptığım bol su içmek. Hafif makyaj yaptığım için günlük temizlik rutinim yoktur. Arada nemlendirir, haftada bir kerede maske yaparım.

Günlük rutininizi bizimle paylaşır mısınız?

Sabah erken saatte Mavi ile biz de uyanırız. Ona kahvaltı hazırlarım. Öğle uykusuna kadar birlikte oyun oynarız. Uyuduğunda Caner ile yapılacak işlerimizi hızlıca hallederiz. Bazen birlikte spor yaparız. Mavi tekrar uyandığında öğle yemeğini hazırlar yediririm. Hava güzelse hep birlikte dışarı çıkar Mavi ile zaman geçiririz. Bol bol fotoğraf çekeriz (gülüyor). Akşam olup Mavi uyuduğunda ise Caner ile film keyfi yaparız.

Hiç estetiğiniz var mı? Yoksa estetiğe karşı olup doğal güzelliği savunanlardan mısınız?

Estetiğim yok ama ileride ihtiyaç duyarsam yaptırmak isterim.

Instagram'da 3 milyona yakın bir takipçi kitlesine sahipsiniz. Profilinizin analizini yapsak... Sizce Gamze Erçel nasıl bir görüntü çiziyor?

Kişinin kendini analiz etmesi ne kadar doğru olur bilmiyorum ama kısaca şunu söylemek isterim; Takipçilerimin beklentileri doğrultusunda paylaşımlar yapmaya çalışıyorum. Her gün yeni içerikler üreterek onları sıkmadan günlük rutinimi paylaşmaya çalışıyorum. Sanırım onlar da bundan keyif alıyor ki git gide büyüyoruz.