Göz kuruluğu başa dert!..
Uzmanlar, göz kuruluğunun erken safhada tedavi edilmediği takdirde görme kayıplarına kadar giden ciddi sorunlara neden olabileceği uyarısında bulunuyor.
Kış aylarının başlıca şikayeti: Göz Kuruluğu
Gözünüzde yanma, batma, kızarma, kumlanma gibi şikayetleriniz varsa, gözünüzün çabuk yorulduğunu hissediyorsanız, kontakt lenslerinizi takarken bile gözleriniz zorlanıyorsa nedeni göz kuruluğu olabilir. Uzmanlar, göz kuruluğunun erken safhada tedavi edilmediği takdirde görme kayıplarına kadar giden ciddi sorunlara neden olabileceği uyarısında bulunuyor.
Dünyagöz Bursa’dan Op. Dr. Tamer Haytoğlu, gözyaşının temel görevlerinin gözün şeffaf ön yüzü olan korneanın sinirlerinin tahriş olmasını engellemek olduğunu dile getirdi. Gözün ön tabakasını kaplayarak pürüzsüz hale getiren gözyaşının, gözün oksijen almasını ve beslenmesini sağladığına dikkat çekti. Dr. Haytoğlu, şunları kaydetti: "Yapısında bulunan maddeler sayesinde dışarıdan gelen hastalıklara karşı gözün savunma bariyeri konumundadır ve yabancı maddelerin göze teması durumunda gözü yıkayarak temizler. Adeta gözün kalkanı olan gözyaşı eksikliği gözde uzun vadede ciddi problemlere hatta körlüğe gidebilecek durumlara yol açabilir. Bu sebeple ciddi olarak değerlendirilmesi ve tedavi edilmesi gereken bir durumdur."
"KLİMA VE BİLGİSAYAR GÖZ KURULUĞUNU TETİKLİYOR"
Klimalı ortamların ve uzun süre bilgisayar başında kalmanın göz kuruluğunu tetiklediğini ifade eden Dr. Tamer Haytoğlu, şu bilgileri verdi: "Günümüzde maalesef zamanımızın büyük kısmını klimalı, kuru hava ile havalandırılan ofislerde ve bilgisayar başında geçirmek zorundayız. Bu çevresel şartlar ciddi göz kuruluklarına yol açabilir. Bu sebeple ekran başında ve ofiste çalışanların düzenli aralar ile göz kontrolü yaptırmaları gereklidir. Bunun yanında açık hava şartlarında çalışanlar için de belli riskler mevcuttur. Küresel ısınma ile birlikte atmosferinde değişmesi açık hava şartlarında çalışanlarında da benzer durumların ortaya çıkmasına sebep olabilmektedir. Uzun süreli kontakt lens kullanıcılarının da göz kurluğu konusunda dikkatli olması gerekmektedir. Tıpkı cilt ve saçta olduğu gibi, gözyaşı miktarımızda yaşın ilerlemesiyle birlikte azalma görülür. Göz kuruluğu hem erkekleri hem de kadınları her yaşta etkileyebilse de, rahatsızlık kadınlar arasında, özelikler menopozdan sonra daha yaygın olarak görülmektedir. Göz kuruluğu olan hastaların romatolojik hastalıklar yönünden de tetkik edilmesi gereklidir."
"GÖZ KURULUĞU TEDAVİSİNDE KANSER İLACI"
Göz kuruluğu tedavisinde temel amacın göz ıslaklığını temin için gözyaşını artırmak olduğunu dile getiren Haytoğlu, kanser tedavisinde kullanılan bir ilacın damla formunun göz kuruluğunun tedavisinde kullanıldığına dikkat çekti. Haytoğlu, hastalıkla baş etme yollarını şöyle özetledi: "Öncelikle bulunulan odanın nem oranı arttırılmalı, güneşli ortamlarda güneş gözlüğü kullanılmalıdır. Sık aralıklarla kullanılan suni gözyaşları tedavimizin ilk basamağıdır. Fakat suni gözyaşları orta ve az dereceli kuruluklarda yeterli olup daha ileri durumlarda yeterli olmayabilir. Gözyaşı kanallarına gözyaşı kaybını azaltmak adına geçici olarak tıkaç takılması, aynı bölgenin kalıcı olarak tıkaçlarla kapatılması ve daha da ileri durumlarda ise temel olarak kanser tedavisinde kullanılan ilaçların seyreltilmiş hallerinden oluşan ilaçlarla gözyaşı salgılama sisteminin yeniden düzenlenmesi gibi yöntemler uygulanmaktadır. Kanser ve vücudun savunma mekanizmasının dengesini bozan (otoimmun) hastalıklarda kullanılan Siklosporin A’nın sulandırılmasıyla elde edilen ilaç, göz kuruluğunun tedavisinde de kullanılarak ciddi olumlu sonuçlar sağlamıştır. İlaç şu an başarıyla ileri derece göz kuruluklarında ve göz kuruluğu ile giden sistemik hastalıklarda kullanılmaktadır."