İhanete af yok

Ünlü manken, "Geçen gün önemli bir Türk yazarının röportajını okudum. O röportajda geçen 'İhaneti öğreteni terk ettim, sadakati öğretene ibadet ettim' cümlesi, benim erkeklerden ne öğrendiğimi özetliyor" dedi.

Yurtdışında Carmen Kass, Eva Herzigova, Karolina Kurkova gibi birçok top modelle çalışma fırsatı bulan Seda Ertan, hem podyum dünyasının bilinmeyenlerini anlattı hem de erkeklere ve aşka dair ilginç açıklamalarda bulundu.

Yurtdışında modellik yaptığınızı biliyoruz. Büyük ajanslarla çalışma fırsatı buldunuz...
- Modellikte benim sondan başa doğru işleyen bir kariyer hikayem var. İki seneye kadar Milano’da Woman ve NEXT ajanslarıyla çalıştım, daha sonra Türkiye’ye döndüm. Woman, dünyanın en iyi ajanslarından birisidir. Ajansımda Carmen Kass, Eva Herzigova, Karolina Kurkova birçok top model vardı ve hep onlarla aynı işlerde çalıştım. Geçen sene New York Fashion Week’e katılan tek Türk mankendim. Atıl Kutoğlu’nun defilesindeydim.

Seda Ertan’ın amacı ne?
- Modellik mesleğine daha fazla saygı duyulmasını sağlamak istiyorum. Yaptığınız işlerde birilerine faydalı olabiliyorsanız başarılısınız demektir. Ben bu aralar sosyal sorumluluk projelerine yöneldim. Amacım yardıma ihtiyacı olan insanlara yardım etmek. Kariyerini insanlara yardım için kullanmayan ünlüler bence bencilce davranıyor.

Sizce Türkiye’nin en iyi top modeli kim? Türkiye’deki top model olma kıstasları dünya piyasasına göre farklı mı?
- Birçok iyi manken arkadaşım var. Top modellik başka bir şey... Yurtdışında top modelliğin en önemli kıstası, çalıştığınız firmaların marka değerinin büyüklüğü ile doğru orantılı. Tabii podyumda hangi firmalar için askı olarak kullanıldığınız da çok önemli. En çok kampanya almayı başarmış bir model olarak dünyanın birçok moda şehrinde ülkemi temsil etme gururu, "Türkiye’de kim top model?" sorusunun yanıtından önemli.

Asıl mesleğiniz moda tasarımı değil mi?
- Evet ama şu aralar marka danışmanlığı yaptığım aksesuvar markası JİA tüm vaktimi alıyor. Moda benim hayatım ve en büyük hayalim; tasarladıklarımı herkesle paylaşmak.

Kampanya modeli olmanın zorlukları neler?
- En büyük zorluğu sözleşmeyle hayatınızın kontrol altına alınması.

Kariyer açısından Eyşan Özhim’le benzerlikleriniz var...
- Hem modellikte hem de bir marka yaratıcısı olma becerisi konusunda başarılı olan Eyşan Özhim’e benzetilmek hoş. Ama modellik konusunda bir benzerliğimiz yok.

Modellik konusunda yurtdışıyla Türkiye arasındaki farklar nelerdir?
- Maalesef çok fazla fark var. Bir kere zaman konusuna çok dikkat ediyorlar. Burada 10.00’da çağırılıp 12.00’de çalışmaya başladığımı çok bilirim. Orada model house’dan çıktığım andan itibaren firma bana para ödemeye başlar. İşim 10 dakika geç bitsin, hemen mesai ücreti alırım. En önemli farklardan biri de orada casting’lere top modellerin bile gelmesi. Burada defile öncesi provaya bile gelmiyor kimse. Defilelerden tatmin edici bir rakam kazanılsa herkes provalara gelir.

  Erkek arkadaşınız var mı?
- Yok... Aslında bu biraz da bilinçli bir tercih. Küçüklüğümden beri annemle babamın yaşadığı aşkı ya da seyrettiğim romantik filmlerdeki aşkı aradım. Yani bir insanı aramaktan çok, kafamdaki senaryoyu canlandıran insanı bulmaya çalışmışım. Ancak şimdi büyüdüm. Gereken konularda dersime çalıştığımı düşünüyorum.

 Peki, erkeklerden ne öğrendiniz?
- Geçen gün önemli bir Türk yazarının röportajını okudum. Onun "İhaneti öğreteni terk ettim, sadakati öğretene ibadet ettim" açıklaması, benim erkeklerden ne öğrendiğimi özetliyor.

YURTDIŞINDAKİLER TÜRKİYE’YİAFGANİSTAN GİBİ GÖRÜYOR

Yurtdışında modellik yaparken başınızdan geçen ilginç bir olayı anlatır mısınız?
- Milano Fashion Week’de Gisele Bündchen ile sıramızın gelmesini beklemek ve Karolina Kurkova’yı uzun süre Türk olduğuma inandırmaya çalışmam, yaşadığım ilginç anılardan... Kurkova beni Amerikan sandı. Maalesef birçok top model Türkiye’yi Afganistan gibi hayal ediyor. Ben, Türkler’in dünyaca ünlü top modeller kadar iyi işlerde yer alabileceğini kanıtladım. Bir de Eva Herzigova ile Prag’da Tereza Maksova’nın defilesine çıkmıştık.

Büşra BOZOK/Kelebek