İlk görüşte aşk mümkün mü?
İlk görüşte aşk mümkün mü?
Peki, ilk tanıştığınız insanın sizin hakkınızda bir fikre sahip olma süresinin sadece bu kadar olduğunu biliyor musunuz?
Kendinize olan güveninizle ilgili bir derdiniz olmasa bile günlük sıkıntıları, anlık kötü ruh halini, iletişim kurduğunuz kişinin bıraktığı negatif etkiyi dışarıda bırakmak, doğru vücut dili, sözcükler, bakış ve ses tonu kombinasyonunu yakalayarak etkilemek istediğiniz insan üzerinde iyi bir tesir bırakmak kimi zaman zor, bunu biliyoruz. Hatırlasanıza, çoğu tanımadığınız insanlardan oluşan kalabalık bir arkadaş grubuna tek başınıza girdiğinizde elleriniz boşsa -ve onları sokacak bir cebiniz yoksa- ne yapacağını şaşırmadınız mı? Veya çok heyecanlandığınız bir iş görüşmesinde alnınızdaki boncukları, kol altlarınızdaki koyu ıslak halkaları saklamak için tuvalete kaçmadınız mı? Hele bir de etkilemek istediğiniz erkek tam karşınıza oturuyorsa… Kim bilir bir “ilk izlenim anı” olarak anımsadığınız, yüzünüzün kızardığı daha kaç hatıranız var… Dolayısıyla hayatınıza girmiş, kalmış veya çıkmış belki de onlarca kişinin sizinle ilgili kendinizle hiç bağdaştırmayacağınız bir “ilk izlenim” fotoğrafı kaldı aklında…
Şimdi, bu duruma müdahale etmeye ne dersiniz? Hayatınızın gidişatında belki de büyük rol oynayacak olumlu bir “ilk izlenim” bırakmanın yöntemleri var. İlk görüşte aşkı gerçeğe çevirmek için yapmanız gereken birkaç basit adım var… Derlemesi bizden, uygulaması sizden…
Geç kalmayın
Trafik artık hiç iyi bir bahane değil! İlk defa göreceğiniz kişi, geç kalma sebebinizi -ne kadar geçerli olursa olsun- dinlemez ve ilgilenmez. Kendinizi, buluşma yerine birkaç dakika erken gidecek şekilde ayarlayın.
Doğru görünün
Kıyafetiniz, ağzınızdan çıkan sözcüklerden daha fazla mesaj verir. İşe giderken piknik elbisesi giymemeniz, ilk buluşmada da meme çatalı göstermemeniz gerektiğini elbette biliyorsunuz. Ancak her güzel kıyafetin doğru mesaj göndermeyeceğini bilmelisiniz. Seçiminizi gideceğiniz mekanın koşullarını, tanışacağınız insan hakkında duyduklarınızı, iş görüşmesiyse şirketin profilini göz önünde bulundurarak yapın.
Bakımlı olun
Kaşlarınızın ortası Frida Kahlo’nunkiler gibi görünüyorsa, saç diplerinizdeki kuruma omuzlarınıza sirayet etmişse, gece televizyon izlerken çekirdek yerine tırnaklarınızı yediyseniz sorunumuz var demektir. Bilin ki kötü intiba bırakacak, işi alamayacak, kötü dedikodulara mahal vereceksiniz. Hele bir erkekle buluşmaya bu şekilde gidiyorsanız, onu etkilemeyi kesinlikle unutun… Çözüm basit: bol ışıkta kendinize iyice bakın, kuaförden randevu alın!
Gülümseyin
Ağzınızı Julia Roberts kadar açmanız gerekmiyor, ancak abartısız samimi bir tanışma gülümsemesi, karşınızdaki Erol Taş bile olsa yumuşatır. Fakat gülümsemenizi çok uzatmamalı, yüzünüze gerçek olmayan bir sırıtma halinin yapışmasına mani olmalısınız. Sürekli sırıtmanız karşınızdaki kişiyi fazla önemsediğinizin emaresi gibi görünür.
El sıkışın
İyi bir gülümsemenin ardından gelen dozunda bir tokalaşma karşınızdakine iyi mesaj verir. Ellerinizin terli olmamasına özen göstermelisiniz. Eli kavramadan çok hafifçe dokunarak tokalaşmak, kendine güvensizliğin ve tereddüdün göstergesidir. Çok fazla sıkmaksa “buradaki en güçlü benim, bunu aklının bir köşesine yaz” mesajı verir. Orta karar ve güvenli bir tokalaşma anı iyi etkinin anahtarı. Eğer bir iş görüşmesinde değilseniz tokalaşırken karşınızdakinin elinin üzerine sol elinizi koyduğunuzda bu, “bana her zaman güvenebilirsin” sinyalleri gönderir. Tahmin edersiniz ki kendine güvenen ve aynı zamanda karşısındakine güven veren bir kadın her erkeğin hoşuna gider…
Kendinize olan güveninizle ilgili bir derdiniz olmasa bile günlük sıkıntıları, anlık kötü ruh halini, iletişim kurduğunuz kişinin bıraktığı negatif etkiyi dışarıda bırakmak, doğru vücut dili, sözcükler, bakış ve ses tonu kombinasyonunu yakalayarak etkilemek istediğiniz insan üzerinde iyi bir tesir bırakmak kimi zaman zor, bunu biliyoruz. Hatırlasanıza, çoğu tanımadığınız insanlardan oluşan kalabalık bir arkadaş grubuna tek başınıza girdiğinizde elleriniz boşsa -ve onları sokacak bir cebiniz yoksa- ne yapacağını şaşırmadınız mı? Veya çok heyecanlandığınız bir iş görüşmesinde alnınızdaki boncukları, kol altlarınızdaki koyu ıslak halkaları saklamak için tuvalete kaçmadınız mı? Hele bir de etkilemek istediğiniz erkek tam karşınıza oturuyorsa… Kim bilir bir “ilk izlenim anı” olarak anımsadığınız, yüzünüzün kızardığı daha kaç hatıranız var… Dolayısıyla hayatınıza girmiş, kalmış veya çıkmış belki de onlarca kişinin sizinle ilgili kendinizle hiç bağdaştırmayacağınız bir “ilk izlenim” fotoğrafı kaldı aklında…
Şimdi, bu duruma müdahale etmeye ne dersiniz? Hayatınızın gidişatında belki de büyük rol oynayacak olumlu bir “ilk izlenim” bırakmanın yöntemleri var. İlk görüşte aşkı gerçeğe çevirmek için yapmanız gereken birkaç basit adım var… Derlemesi bizden, uygulaması sizden…
Geç kalmayın
Trafik artık hiç iyi bir bahane değil! İlk defa göreceğiniz kişi, geç kalma sebebinizi -ne kadar geçerli olursa olsun- dinlemez ve ilgilenmez. Kendinizi, buluşma yerine birkaç dakika erken gidecek şekilde ayarlayın.
Doğru görünün
Kıyafetiniz, ağzınızdan çıkan sözcüklerden daha fazla mesaj verir. İşe giderken piknik elbisesi giymemeniz, ilk buluşmada da meme çatalı göstermemeniz gerektiğini elbette biliyorsunuz. Ancak her güzel kıyafetin doğru mesaj göndermeyeceğini bilmelisiniz. Seçiminizi gideceğiniz mekanın koşullarını, tanışacağınız insan hakkında duyduklarınızı, iş görüşmesiyse şirketin profilini göz önünde bulundurarak yapın.
Bakımlı olun
Kaşlarınızın ortası Frida Kahlo’nunkiler gibi görünüyorsa, saç diplerinizdeki kuruma omuzlarınıza sirayet etmişse, gece televizyon izlerken çekirdek yerine tırnaklarınızı yediyseniz sorunumuz var demektir. Bilin ki kötü intiba bırakacak, işi alamayacak, kötü dedikodulara mahal vereceksiniz. Hele bir erkekle buluşmaya bu şekilde gidiyorsanız, onu etkilemeyi kesinlikle unutun… Çözüm basit: bol ışıkta kendinize iyice bakın, kuaförden randevu alın!
Gülümseyin
Ağzınızı Julia Roberts kadar açmanız gerekmiyor, ancak abartısız samimi bir tanışma gülümsemesi, karşınızdaki Erol Taş bile olsa yumuşatır. Fakat gülümsemenizi çok uzatmamalı, yüzünüze gerçek olmayan bir sırıtma halinin yapışmasına mani olmalısınız. Sürekli sırıtmanız karşınızdaki kişiyi fazla önemsediğinizin emaresi gibi görünür.
El sıkışın
İyi bir gülümsemenin ardından gelen dozunda bir tokalaşma karşınızdakine iyi mesaj verir. Ellerinizin terli olmamasına özen göstermelisiniz. Eli kavramadan çok hafifçe dokunarak tokalaşmak, kendine güvensizliğin ve tereddüdün göstergesidir. Çok fazla sıkmaksa “buradaki en güçlü benim, bunu aklının bir köşesine yaz” mesajı verir. Orta karar ve güvenli bir tokalaşma anı iyi etkinin anahtarı. Eğer bir iş görüşmesinde değilseniz tokalaşırken karşınızdakinin elinin üzerine sol elinizi koyduğunuzda bu, “bana her zaman güvenebilirsin” sinyalleri gönderir. Tahmin edersiniz ki kendine güvenen ve aynı zamanda karşısındakine güven veren bir kadın her erkeğin hoşuna gider…