Kadınların 'kabusu' son bulacak
ABD’lilerin geliştirdiği ışık teknolojisi, rahim ağzı kanserinin erken evrede yakalanmasında umut veriyor. FDA'nın onayladığı, Türkiye’ye de yeni giren MHS teknolojisi kanser hücreleri daha rahim ağzı yüzeyine dökülmeye başlamadan, dokuları derinlemesine tarayarak yakalıyor.
MHS teknolojisinde, rahim ağzı dokusuna gönderilen ışığı sağlıklı hücreler ile fiziksel ve kimyasal yapısı bozulmuş atipik hücreler farklı şekilde geriye yansıtıyor. MHS bu farklılığı algılama temelinde çalışan bir teknoloji. Testi uygulayan doktor ekranda üç tip sonuç görüyor. Yeşil, rahim ağzındaki bütün hücrelerin sağlıklı olduğunu ve hastanın rutin sürelerle taranması gerektiğini söylüyor. Sarı, risk faktörünün orta düzeyde olduğunu ve hastanın daha kısa sürelerle takip altına alınması gerektiğini anlatıyor. Kırmızıysa rahim ağzı dokusunda öncü kanser hücrelerinin bulunduğunu ve kolposkopi, LEEP, konizasyon gibi ileri teşhis ve tedavi süreçlerine başlanması gerektiği sinyalini veriyor. İşlem yaklaşık 2 dakika sürüyor.
DAHA ERKENCİ VE HIZLI
Yöntemi kullanan kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarından Prof. Dr. Mete Güngör, “Yeni tekniğin doğruluk oranı yüzde 90’a yakın. Aynı seansta sonuç vermesi avantajlarından. Halen rutinde uygulanan tarama testi smear, o anki durumu gösteriyor. Ancak MHS yüzeyden daha derindeki hücrelere de ulaşıyor ve önümüzdeki 1-2 sene içinde de bir şey çıkıp çıkmayacağını söyleyebiliyor. Cihaz önümüzdeki birkaç yıl içinde riskli grubu belirleyip, onları daha iyi, daha yakından takip etmenizi sağlayabilir. Hastayı, zaman kaybetmeden direkt tanı yöntemlerine yönlendirebilir hale getiriyor” diyor.
TANI KOYMUYOR
Peki tarama testi smear veya tanı yöntemi olan kolposkopinin yerini alır mı? Prof. Dr. Güngör, şunları söylüyor:
“Esas önemli olan tarama yöntemlerindeki başarıyı artırmak. Smear efektif bir yöntem. 1950’lerden beri kullanılıyor ve rahim ağzı kanserinde belirgin düzeyde azalma da sağladı. Belirli bir noktaya geldi ve başarısı daha yükseğe çıkamadı. Smear bakacak personel ve patolog yetiştirmek ayrıca maliyetli. Üstelik yüzde 30 oranında yalancı pozitiflik ve negatiflik de söz konusu. Gereksiz testler yapmamız gerekebiliyor. Ya da tam tersi... Sonucun çıkması için 3-10 gün bekleniyor. Bu beklemede hastada sıkıntı yaratabiliyor. Yeni teknik tüm bunları ortadan kaldırabilir. Ancak bu bir tanı yöntemi değil. Tanı için yine kolposkopi ve biyopsi gerekecek”
KANSERE MARKAJ
Test muayene odasında uygulanabiliyor. Jinekolojik muayenede kullanılan problar benzeri bir aletle vajinadan giriliyor ve rahim ağzına bakılıyor. Testin doğruluk oranları yüzde 90’lara ulaşıyor. Sistem rahim ağzındaki en derin katmana kadar bakabiliyor. İşlem esnasında doku örneği alınmıyor, ağrı duyulmuyor. Rahim ağzı kanseri önlenebilir bir kanser. HPV aşısı son yıllarda geliştirilen en etkili korunma yöntemlerin biri. Smear veya MHS ile saptanabilecek kanser öncesi lezyonların kansere dönüşmesi 10 yılı buluyor ve bazen geçiyor. Dolasıyla düzenli aralıklarla takip, kanserin çok erken evrede yakalanmasına fırsat veriyor. Prof. Dr. Güngör, 21 yaşından veya aktif cinsel hayata geçtikten sonra rahim ağzı tarama testlerine geçilmesi gerektiğini hatırlatıyor.
ÇOK EŞLİ YAŞAMAK RİSKİ ARTIRIYOR
Dünya genelinde rahim ağzı kanseri kadınlarda en sık görülen ikinci kanser türü. Her yıl 530 bin kadın bu tanıyı alıyor. 275 bin kadınsa bu nedenle kaybediliyor. Dünyada rahim ağzı kanseri nedeniyle hayatını kaybeden kadınların büyük çoğunluğu düşük ya da orta gelirli ülkelerde yaşıyor. Aşağıdaki faktörler riski artırıyor:
* Çok eşlilik, * HPV, * Stres, * Sigara alışkanlığı, * Fazla çocuk doğurmak, * Erken yaşta çocuk doğurmak, * Sosyo-ekonomik seviyelerin düşük olması, * Aile üyelerinde görülmesi.
BU BELİRTİLERİ CİDDİYE ALIN
* Rahim ağzı kanserinin, özelliklede ilk evrede, belirtisi yok.
* Genellikle adet dönemleri arasında ya da cinsel ilişkiden sonra kanama,
* Vajinadan rahatsız edici koku gelmesi,
* Cinsel ilişki sırasında acı hissetme.
MESUDE ERŞAN / HÜRRİYET
DAHA ERKENCİ VE HIZLI
Yöntemi kullanan kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarından Prof. Dr. Mete Güngör, “Yeni tekniğin doğruluk oranı yüzde 90’a yakın. Aynı seansta sonuç vermesi avantajlarından. Halen rutinde uygulanan tarama testi smear, o anki durumu gösteriyor. Ancak MHS yüzeyden daha derindeki hücrelere de ulaşıyor ve önümüzdeki 1-2 sene içinde de bir şey çıkıp çıkmayacağını söyleyebiliyor. Cihaz önümüzdeki birkaç yıl içinde riskli grubu belirleyip, onları daha iyi, daha yakından takip etmenizi sağlayabilir. Hastayı, zaman kaybetmeden direkt tanı yöntemlerine yönlendirebilir hale getiriyor” diyor.
TANI KOYMUYOR
Peki tarama testi smear veya tanı yöntemi olan kolposkopinin yerini alır mı? Prof. Dr. Güngör, şunları söylüyor:
“Esas önemli olan tarama yöntemlerindeki başarıyı artırmak. Smear efektif bir yöntem. 1950’lerden beri kullanılıyor ve rahim ağzı kanserinde belirgin düzeyde azalma da sağladı. Belirli bir noktaya geldi ve başarısı daha yükseğe çıkamadı. Smear bakacak personel ve patolog yetiştirmek ayrıca maliyetli. Üstelik yüzde 30 oranında yalancı pozitiflik ve negatiflik de söz konusu. Gereksiz testler yapmamız gerekebiliyor. Ya da tam tersi... Sonucun çıkması için 3-10 gün bekleniyor. Bu beklemede hastada sıkıntı yaratabiliyor. Yeni teknik tüm bunları ortadan kaldırabilir. Ancak bu bir tanı yöntemi değil. Tanı için yine kolposkopi ve biyopsi gerekecek”
KANSERE MARKAJ
Test muayene odasında uygulanabiliyor. Jinekolojik muayenede kullanılan problar benzeri bir aletle vajinadan giriliyor ve rahim ağzına bakılıyor. Testin doğruluk oranları yüzde 90’lara ulaşıyor. Sistem rahim ağzındaki en derin katmana kadar bakabiliyor. İşlem esnasında doku örneği alınmıyor, ağrı duyulmuyor. Rahim ağzı kanseri önlenebilir bir kanser. HPV aşısı son yıllarda geliştirilen en etkili korunma yöntemlerin biri. Smear veya MHS ile saptanabilecek kanser öncesi lezyonların kansere dönüşmesi 10 yılı buluyor ve bazen geçiyor. Dolasıyla düzenli aralıklarla takip, kanserin çok erken evrede yakalanmasına fırsat veriyor. Prof. Dr. Güngör, 21 yaşından veya aktif cinsel hayata geçtikten sonra rahim ağzı tarama testlerine geçilmesi gerektiğini hatırlatıyor.
ÇOK EŞLİ YAŞAMAK RİSKİ ARTIRIYOR
Dünya genelinde rahim ağzı kanseri kadınlarda en sık görülen ikinci kanser türü. Her yıl 530 bin kadın bu tanıyı alıyor. 275 bin kadınsa bu nedenle kaybediliyor. Dünyada rahim ağzı kanseri nedeniyle hayatını kaybeden kadınların büyük çoğunluğu düşük ya da orta gelirli ülkelerde yaşıyor. Aşağıdaki faktörler riski artırıyor:
* Çok eşlilik, * HPV, * Stres, * Sigara alışkanlığı, * Fazla çocuk doğurmak, * Erken yaşta çocuk doğurmak, * Sosyo-ekonomik seviyelerin düşük olması, * Aile üyelerinde görülmesi.
BU BELİRTİLERİ CİDDİYE ALIN
* Rahim ağzı kanserinin, özelliklede ilk evrede, belirtisi yok.
* Genellikle adet dönemleri arasında ya da cinsel ilişkiden sonra kanama,
* Vajinadan rahatsız edici koku gelmesi,
* Cinsel ilişki sırasında acı hissetme.
MESUDE ERŞAN / HÜRRİYET