'Kanseri nasıl yendim?...'

Türkiye’nin birçok yerinde kanser hastalarının tedavi olması için mücadele veren genel cerrahi uzmanı Dr. Nilgün Erdoğan, yıllardır savaş açtığı kanser hastalığına yakalandı. 5 ay önce bazı belirtilerden şüphelendikten sonra ameliyat olmaya karar veren Erdoğan, ameliyat masasından kalktıktan sonra meme kanserine yakalandığını öğrendi. Hastalarına her zaman moralli olmaları ve depresyona girmemeleri konusunda uyarıda bulunan Erdoğan, kanser hastalığını 1. evrede fark etmesi ile hemen tedavi altına alındı.

Işın ve ilaç tedavisi gören Erdoğan’ın hastalığı yenmesinde umudunu hiç kaybetmemesi etkili oldu.

"HAYATA OLUMLU BAKTIM"

9 yıldır Bursa’da yaşadığını belirten Erdoğan, kanser hastalığı konusunda çok sayıda araştırma yaptığını ve bu hastalığı yenmek isteyen hastalara sürekli yardım ettiğini söyledi. Kanser hastalığından kurtulmasında erken tanının çok önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Kanser hastaları asla kendilerini kötü düşüncelere sevk etmemeli. Çünkü kanseri yenmek için her şey hastanın kendisinde bitiyor. Kanser olduğumu öğrendikten sonra doğal yiyeceklerle beslendim, bol bol su içtim ve hayata olumlu baktım" dedi.

"ERKEN TANI HAYAT KURTARIYOR"

Kanseri yenmesinde ailesinin önemli rolü olduğunu kaydeden Erdoğan, "Ben 6 yaşından beri doktor olmak istiyordum. Doktor olmak benim için bir tutkudur. He iyileştirdiğim hasta, azmimi daha da artırdı. Kanser olduğumu öğrenmeden önce hemen şüphelendim. Israrım sonucunda ameliyat olmaya karar verdim. Doğru bir tercih yaptığımı anladım. Erken dönemde kanserin teşhis edilmesi, hastalığın ilerlemesini engelledi. Eğer umursamasaydım, hastalık ileriki evrelere seyredebilirdi. İlk evrede hastalığımı tespit edilmesi çok önemli. Mesela hastalık 4. evrede olsaydı kurtulma şansım yüzde 20’ydi. Hayat beklentisi daha düşük olacaktı" şeklinde konuştu.

"EN BÜYÜK DESTEĞİ KENDİMDE BULDUM"

Yıllardır hastalarını ameliyat masasında tedavi etmek için çalışırken bir hasta olarak ameliyat masasına yatmanın farklı bir duygu olduğunu söyleyen Erdoğan, "Bu ameliyatı olurken önce kanser olduğum düşünmemiştim. Ufak bazı rahatsızlar olabileceğini düşünüyordum. Ama kanser hastalığına yakalandığımı öğrenince kendimi bir garip hissettim. Şok oldum. İçimde bir üzüntü oldu. Ama o günden bugüne kadar ilaç ve ışın tedavilerinin yanı sıra benim en büyük destekçim yine kendim oldu. Depresyona girmemek için hep kendimi motive ettim. Moralimi yüksek tutacak işler yaptım. 5 ay boyunca da hastalarımdan da uzak kalmadım. Hastalarımla sürekli iletişim halinde oldum. Bu benim hayata bağlanmamı da sağladı" ifadelerini kullandı.

"HAYATTAN KOPMAYIN, ELİNİZDEN GELENİ YAPIN"

Kanser hastalarına önerilerde de bulunan evli ve 1 çocuk sahibi Erdoğan, "Hayatınızdan mutlaka zehirli ajanları çıkartın. Hazır gıdalar yemeyin. Bol bol su için ve iyi dinlenin. Her zaman sevdiklerinizle birlikte olun ve moralinizi asla bozmayın. Ben herhangi bir ağır tedavi görmedim. Işın ve ilaç tedavisi uygulandı. Hastalığım boyunca işten uzaklaşmadım. İstek ve inanç hastalığı yenmede çok önemli. Kader de önemli bir etken. ’Kaderimizdir, öleceğiz’ diyerek hayattan kopmak yanlış. Hemen kabullenmeyin.

Elinizden geleni yapın. Bir doktor ve hasta olarak şunu söylemek isterim. Mutlaka takiplerinizi yaptırın. Kanser sinsi bir hastalıktır. Hemen farkına varamazsınız. Aile fertlerini mutlaka bir takip sürecine dahil edin" mesajını verdi.

Her gün kızı Deniz Erdoğan’ı okuldan alan Erdoğan, mutlu bir aile hayatı olduğunu belirterek kanser hastalarına umutlu olmaları gerektiğini söyledi.